Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Teknik Direktör Sözleşmesi”
- Uyuşmazlık: Futbol kulübü ile teknik direktör arasındaki, tek tip sözleşme dışında kalan ve futbolla ilgili bir uyuşmazlıkta görevli mahkemenin hangisi olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın çözümünde, yargılama aşamalarındaki ve direnme kararının verildiği tarihteki yasal düzenlemeler ile Türkiye Futbol Federasyonu Statüsü hükümleri birlikte değerlendirilerek, futbol kulübü ile teknik direktör arasında her türlü sözleşmeden doğan veya futbolla ilgili olan uyuşmazlıklarda görevli merciin Türkiye Futbol Federasyonu Uyuşmazlık Çözüm Kurulu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin görevsizlik kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının sportif direktör olarak çalıştığı dönemde işverenin haksız fesih nedeniyle bakiye ücret ve tazminat alacağı talebinin reddine ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının fiilen sportif direktör olarak çalıştığı, 5894 sayılı Kanun kapsamında olmadığı ve bu sebeple asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu, feshin haklı bir nedene dayanmadığı ve davacının bakiye ücret alacağına hak kazandığı gözetilerek istinaf başvurusunun reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Profesyonel futbolcu sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden önce açılmış olması ve davanın açıldığı tarihteki mevzuata göre sporcularla ilgili uyuşmazlıklarda genel mahkemelerin görevli olması gözetilerek, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnternet sitesinde yayınlanan haberin davacının kişilik haklarına saldırı teşkil edip etmediği ve davalının manevi tazminat sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Haberin güncel ve gerçeğe uygun olmaması, kamu yararı taşımaması, haberin veriliş şekliyle öz ve biçim arasında dengenin bozulması ve basın özgürlüğü sınırlarının aşılması suretiyle hukuka aykırılık oluştuğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış ancak tazminat miktarı yönünden inceleme yapılmak üzere dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Profesyonel futbolcu ile kulüp arasında imzalanan sözleşmeden kaynaklanan ücret alacağından COVID-19 pandemisi nedeniyle indirim yapılıp yapılamayacağı ve indirim yapılmaması halinde faizin başlangıç tarihinin ne olacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kulübün pandemi nedeniyle tek taraflı ücret indirimi talebinin haksız olduğu, davacının sözleşmedeki ücret alacağına hak kazandığı ve bu alacağın ödendiği tarih ile fiili tahsil tarihi arasında yasal faiz işlemesi gerektiği gözetilerek, istinaf mahkemesince verilen davanın kısmen kabulü yönündeki karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacı işçinin iş sözleşmesini işletme, işyeri ve işin gerekleri nedeniyle feshetmesinin geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, işletmesel karar alarak işçi sayısını azaltmasına rağmen, fesih sonrası benzer pozisyonlarda işçi alımı yapması ve davacının başka bir pozisyonda değerlendirilmemesi, işletmesel kararın tutarlı uygulanmadığını ve feshin son çare ilkesine aykırı olduğunu gösterdiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elli yedi kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazasında, havayolu şirketinin hissedarı, eğitim müdürü ve kiralayan havayolu şirketinin genel müdürü ile genel müdür yardımcısının taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan kusur ve sorumluluklarının bulunup bulunmadığı; uçakta görev yapan bir pilotun olaydan sonra verdiği ifadede yalan tanıklık suçunu işleyip işlemediği; Sivil Havacılık Genel Müdürü ve yardımcısının görevlerini kötüye kullanıp kullanmadıkları.
Gerekçe ve Sonuç: Havayolu şirketinin hissedarının şirketin tüm faaliyetleriyle bizzat ilgilenip karar alma mekanizmasına müdahale etmesi, uçaktaki hayati arızaları bildiği hâlde uçağın kiralanmasında belirleyici rol oynaması, kiralayan havayolu şirketinin genel müdürü ve genel müdür yardımcısının ise uçağın teknik durumunu kontrol etme yükümlülüklerini yerine getirmemeleri nedeniyle kazanın oluşumunda asli ve tali kusurlu oldukları; eğitim müdürünün pilotların eğitimlerinin eksik verilmesi nedeniyle kazada kusurlu olduğu; pilotun verdiği ifadenin teknik raporlarla çelişmesi ve gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu, Sivil Havacılık Genel Müdürü ve yardımcısının ise şirketin uçuş ruhsatını iptal etmeyerek görevlerini kötüye kullandıkları gerekçesiyle yerel mahkeme kararları kısmen onanmış, kısmen bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı sendikanın toplu iş sözleşmesi yapmak için gerekli çoğunluğu sağlayıp sağlamadığı ve yetki tespitinin işletme düzeyinde mi yoksa işyeri düzeyinde mi yapılması gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, aynı amaca yönelik faaliyet yürütülmesi, yönetimde birlik olması ve aynı organizasyon kapsamında faaliyet göstermeleri sebebiyle uyuşmazlığa konu birimlerin tek bir işyeri olarak değerlendirilmesi gerektiği, bu sebeple davalı sendikanın toplu iş sözleşmesi yapabilmesi için işçilerin yarıdan fazlasının sendikaya üye olma şartını sağlayamadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin iş sözleşmesinin hangi tarafça feshedildiği ve buna bağlı olarak kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının yaptığı işin niteliğinin ve buna bağlı olarak 4857 sayılı İş Kanunu'nun veya 5953 sayılı Basın İş Kanunu'nun uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların holding hisselerini paravan şirketlere devretmek suretiyle gerçekleştirdikleri eylemlerin nitelikli dolandırıcılık mı yoksa hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu mu oluşturduğu, eylemlerin katılan sayısınca zincirleme suç mu yoksa tek bir suç mu olduğu ve sanık ... hakkında TCK'nın 167. maddesindeki şahsi cezasızlık hükmünün uygulanıp uygulanamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların şirket yönetimindeki yetkilerini kullanarak şirket malvarlığı üzerinde tevdi amacına aykırı tasarrufta bulunmalarından sonra bu tasarrufların ortaya çıkmaması için hileli davranışlar sergilemelerinin eylemlerini dolandırıcılık suçuna dönüştürmeyeceği, şirket aleyhine hizmet ilişkisiyle bağdaşmayan tasarruflar yapmalarının hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı, şirketin tüzel kişilik kazanması ve doğrudan şirketin zarar görmesi nedeniyle eylemlerin zincirleme suç değil tek bir suç teşkil edeceği, tüzel kişiye karşı suç işlenmesi nedeniyle TCK'nın 167. maddesindeki şahsi cezasızlık hükmünün uygulanamayacağı ve sanık ... hakkında katılan ...'e yönelik nitelikli dolandırıcılık suçundan dava açılmadığı halde mahkumiyet kararı verilmesinin usule aykırı olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının sanık ... yönünden kaldırılmasına ve diğer sanıklar yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hâkim ve savcıların, Selam Tevhid soruşturması kapsamında verdikleri kararlar ve taleplerin hukuka uygun olup olmadığı, bu kapsamda çeşitli suçlardan cezalandırılıp cezalandırılmayacakları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarınca yürütülen soruşturmada, yetkilerini aşarak, usulsüz dinleme ve izleme kararları verdikleri, sahte delil ürettikleri, gizli bilgileri açıkladıkları, kişisel verileri kaydettikleri ve görevi kötüye kullandıkları eylemlerinin, bazı sanıklar bakımından mahkûmiyet için yeterli delil oluşturmadığı, bazılarının ise etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanma taleplerinin değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca görevi kötüye kullanma suçundan verilen beraat kararlarında eksik araştırma yapıldığı gözetilerek, kararın kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.