Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Teminat Alacağı”
- Uyuşmazlık: Davalı şirket tarafından davacı şirket lehine verilen ve davacı şirket tarafından tahsil edilen teminat mektubu bedelinin cezai şart alacağına mahsup edilip edilemeyeceği ve bu mahsubun sonuçlarının takibe konu cari hesap alacağına etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, teminat mektubunu cezai şart alacağı doğmadan tahsil etmesi ve cezai şartın varlığı hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunması nedeniyle, teminat mektubu bedelinin cari hesaptan mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Borçlunun şikâyet ve istinaf dilekçelerinde takibin iptali talebi olmamasına rağmen, Bölge Adliye Mahkemesince teminat mektubu ve çek yaprakları alacağına dayalı takibin gayri nakdi alacak olması sebebiyle kamu düzeninden re'sen iptal edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Teminat alacakları için genel haciz yoluyla ilamsız takip yapılabileceği, bu hususun kamu düzenine ilişkin olmadığı ve borçlunun da takibin iptalini talep etmediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin takibi re'sen iptal eden direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı para üzerinden başlatılan icra takibinde, takip talebinde yabancı para alacağının Türk Lirası karşılığının gösterilmesinin zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra ve İflas Kanunu'nun 58/3. maddesi ve İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği'nin 20. maddesi gereğince, yabancı para üzerinden başlatılan takiplerde, takip talebinde yabancı para cinsinden alacağın Türk Lirası karşılığının gösterilmesinin zorunlu olduğu ve bu hususun kamu düzeninden olduğu gözetilerek, takip talebinde TL karşılığının gösterilmemesi nedeniyle takibin geçersiz olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı adına vekaleten verilen yetkiyle tesis edilen ipoteğin kaldırılması talebiyle açılan davada, vekilin ve ipotek lehtarının davalı sıfatının bulunup bulunmadığı ve ipoteğin geçerli bir borç ilişkisine dayanıp dayanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekâleten verilen yetkiyle tesis edilmiş olsa dahi, ipoteğin geçerli bir borç ilişkisine dayanmaması ve davacının ipotek lehtarına herhangi bir borcunun bulunmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak vekilin davalı sıfatı ve yargılama giderlerine ilişkin itirazların incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Satış bedeli üzerinden ödenmeyen kısım için taşınmaz üzerinde satıcı lehine tesis edilen kanuni ipotekte, ipoteğin paraya çevrilmesi halinde satıcının, tapuda kayıtlı ipotek bedelini mi yoksa taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri üzerinden hesaplanan tutarı mı talep edebileceği.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK'nın 893. maddesi uyarınca satış bedeli üzerinden ödenmeyen kısım için taşınmaz üzerinde satıcı lehine tesis edilen kanuni ipotekte, ipoteğin paraya çevrilmesi halinde satıcının, taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri üzerinden hesaplanan tutarı talep edebileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yüklenici ile işveren arasında imzalanan inşaat sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedeli, eksik ve ayıplı işler ile haksız fesih iddialarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinde, teminat mektubu bedelinin işveren tarafından irat kaydedilmesinin sözleşmeye uygun olup olmadığı hususunda çelişki bulunduğu ve bu çelişkinin giderilmesi gerektiği gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takipte, kredi sözleşmesinin uyarlanmasına ilişkin mahkeme kararı ile belirlenen miktarın ipoteğin paraya çevrilmesi işleminde gözetilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kesin borç ipoteğinde, borç ilişkisinden doğan alacağın teminat altına alındığı, paraya çevirme anında geçerli bir alacağın varlığının rehin hakkının kullanılması için zorunlu olduğu, bu halde hakkın kullanılmasında ipoteğin alacağa bağlılığının mutlak olduğu ve ipoteğin dayanağı olan Destek Kredisi Sözleşmesi’nin uyarlanması sonucu belirlenen miktarın ipoteğin temelini oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Konkordato isteminin reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararına karşı yapılan temyiz üzerine verilen bozma kararına direnilmesi nedeniyle, konkordato tasdiki için gerekli şartların oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bir ortağını konkordato talep eden şirketin oluşturduğu adi ortaklıklara oy hakkı tanınmasının, alacaklılar arasında eşitlik ilkesine ve konkordatonun kötü niyetle sakatlanmaması ilkesine aykırı olması, aynı şirketler grubunda bulunan ve alacakları temlik alan şirketin oylamaya katılmasının konkordato şartlarını sakatlaması ve üçüncü kişi tarafından verilen ipotekle teminat altına alınan alacağın adi alacak olarak nisaba dahil edilmesinin yeterli görülmesi, kefilin henüz ödememiş olduğu borç üzerinden nisap tespiti yapılmasının mümkün olmadığı ve bölge adliye mahkemesince nisaba dahil edilecek tutarın belirlenemeyeceği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yabancı şirket tarafından başlatılan icra takibinde, alacağın yargılama sırasında Türk vatandaşına temlik edilmesinin, takibe devam için teminat yatırma şartını ortadan kaldırıp kaldırmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı şirketin, takibin başlatılmasından sonra teminat yatırma yükümlülüğünü yerine getirmemiş olsa da, yargılama sırasında alacağını Türk vatandaşına temlik etmesiyle yabancı unsur ortadan kalktığından ve takibin devamı için teminat yatırma şartı aranmayacağından, yerel mahkemenin takibin iptaline karar vermesi hatalı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan teminat mektubu iadesi, yargılama aşamasında nakde çevrilen miktarın istirdatı, alacak, maddi ve manevi tazminat taleplerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konkordato sürecinde, üçüncü kişi rehniyle teminat altına alınmış alacak için faiz talep edilip edilemeyeceği ve kefilin sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Üçüncü kişi rehniyle teminat altına alınmış alacağın konkordato nisabında adi alacak olarak değerlendirilmesi ve alacaklının konkordato projesine ret oyu vermesi halinde faiz talebinde bulunamayacağı, ancak kefilin sorumluluğunun devam edeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının davacı şirket lehine bozulmasına, davacı kefil lehine ise onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kiralananın süresinden önce tahliyesinden kaynaklanan cezai şart alacağı ile haklı feshe dayalı teminat mektubu iptali ve alacak istemleri.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde yer alan cezai şart hükmünün davalı kiracıyı bağladığı, davalının haklı fesih iddiasını ispatlayamadığı, cezai şartta yapılan indirimde isabetsizlik bulunmadığı ve havalandırma sisteminin dava tarihinden sonra teslim edilmesi nedeniyle karşı davalının davaya sebebiyet verdiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesince hükmedilen vekalet ücretinin Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle yürürlükte olan tarifeye göre düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.