Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Toz Ölçümü”
- Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak fazla mesai ücreti ile kısa çalışma primi taleplerinin dayanağı bulunup bulunmadığı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif ve bilirkişi incelemeleri sonucunda davacının çalıştığı işin yönetmelik kapsamında olmadığı, gürültü ve toz ölçümlerinin sınır değerlerin altında kaldığı tespit edilerek davacının fazla mesai ve kısa çalışma primi taleplerinin reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığına ve buna bağlı olarak fazla mesai ve kısa çalışma primi taleplerinin yerindeliğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalıştığı işin, yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu Yönetmelik kapsamında olduğunun tespit edilmesi ve fazla mesai ile kısa çalışma primi alacaklarının da toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre hesaplanması gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işyerinin, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak Yedibuçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak fazla mesai ve kısa çalışma primi alacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacının çalıştığı işyerinde daha önce yapılan gürültü ölçümlerinde farklı sonuçlar elde edilmiş olması, işveren tarafından alınan tedbirlerin belirsizliği ve dava konusu dönemle ilgili yeni bir gürültü ölçümü yapılmadan hüküm kurulması hatalı görülerek ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin, Sağlık Kuralları Bakımından Günde Ancak Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak fazla mesai ve kısa çalışma primi alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının çalıştığı ortamda pnömokonyoz riski bulunduğu ve bu sebeple Yönetmelik kapsamında değerlendirilerek günde 7,5 saatten fazla çalıştırılmaması gerektiği, fazla çalışma ve kısa çalışma primi alacaklarının da toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca hesaplandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketlerin faaliyetleri nedeniyle oluşan toz ve gürültünün davacının manevi tazminat istemine konu komşuluk hukuku kapsamındaki sorumluluğu ve tazminat miktarının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davalı şirketlerin faaliyetleri sonucu oluşan toz ve gürültünün davacının manevi zararına neden olduğu hususunda hükme varırken, bozma ilamına uygun davranıp, tazminat miktarını makul seviyede belirlediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işyerinin, Sağlık Kuralları Bakımından Çalışma Saatleri Veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak fazla mesai ve kısa çalışma primi alacaklarının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, dosya kapsamında yapılan değerlendirme ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda gürültü ölçüm değerlerinin yasal sınırların altında kaldığının tespit edilmesi gözetilerek, davacının ağır ve tehlikeli işler kapsamında çalışmadığı ve dava konusu alacakları talep edemeyeceği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, yağmur suyu ve kuyu suyu aboneliği ile ilgili olarak kullanılan suyun atıksu deşarjına konu olmadığını ileri sürerek Kullanılmış Su Uzaklaştırma Bedeli (KSUB) yönünden borçlu olmadığının tespiti, abonelik sözleşmesinin iptali ve ödenen bedelin iadesini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararında, davacının taleplerinin her biri hakkında verilen hüküm açıkça belirtilmediği ve bu nedenle hükmün infazda tereddüt yaratacak nitelikte olduğu gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan sanıkların mahkûmiyetlerine dair verilen kararda, suçun işlendiği yerin TCK'nın 188/4-b maddesinde öngörülen "okula iki yüz metreden yakın mesafedeki umumi veya umuma açık yer" olup olmadığı ve bu madde hükmünün uygulanıp uygulanamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Suç konusu uyuşturucu maddelerin satışının yapıldığı rent a car olarak işletilen iş yeri ile okul arasında yaya yolu mesafesinin 172 metre olması ve iş yerinin herkesin koşulsuz girebileceği umuma açık bir yer olması gözetilerek, TCK'nın 188/4-b maddesinin uygulanmasının hukuka uygun olduğu ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı 5977 sayılı Biyogüvenlik Kanunu'na aykırılık suçunun yasal unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İthal edilen çeltik ve pirinçlerde GDO bulunmamasına rağmen, ürünlerde tespit edilen düşük miktardaki GDO'lu soya bulaşanının, sanıkların uzun süredir ithalat işiyle iştigal etmeleri ve ticari deneyimleri nedeniyle öngörmeleri gereken bir durum olduğu, bulaşan GDO'nun yem amaçlı kullanımı onaylanmış olsa dahi insanların tüketimine sunulan gıdalarda bulunmasının kanuna aykırı olduğu ve bu nedenle sanıkların eylemlerinin 5977 sayılı Biyogüvenlik Kanunu'nun 15/1. maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sigortalının hastalığının mesleki nitelikte olup olmadığı ve işverenin kusur oranı ile kaçınılmazlık ilkesinin değerlendirilip değerlendirilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sigortalının çalıştığı işin niteliği gereği hastalığın meydana geldiği, işyeri koşulları ile hastalık arasında uygun illiyet bağının bulunduğu, ancak mahkemece meslek hastalığının meydana gelmesinde işverenin kusur oranı belirlenirken kaçınılmazlık ilkesinin değerlendirilmediği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işin Sağlık Kuralları Bakımından Günde Azami Yedi Buçuk Saat veya Daha Az Çalışılması Gereken İşler Hakkında Yönetmelik kapsamında olup olmadığı ve buna bağlı olarak kısa çalışma primi ile fazla çalışma ücreti alacaklarının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının görevlendirildiği ikinci işyerinde (400 Bayındırlık Müdürlüğü) gerekli inceleme yapılmadan ve davacının fiili çalışma koşulları ile fiziki ortam şartları kapsamlı bir şekilde değerlendirilmeden Yönetmelik kapsamında çalıştığı sonucuna varılmasının hatalı olduğu ve ayrıca davacının bir süre 7,5 saat çalıştırıldığı dönem için fazla mesai ücreti hesaplanmasının da doğru olmadığı gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uyuşturucu madde ticareti suçunda, satışın okul gibi toplu bulunulan yerlere 200 metreden yakın bir mesafedeki araç içerisinde yapılması halinde TCK'nın 188/4-b maddesindeki ceza artırım hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşturucu madde satışının, TCK'nın 188/4-b maddesinde belirtilen yerlere 200 metreden yakın bir mesafede olsa dahi, umumi veya umuma açık yer olarak kabul edilemeyecek araç içerisinde yapılması ve kanun koyucunun bu maddedeki ceza artırımını eylemin "umumi veya umuma açık yerlerde" işlenmesi şartına bağlaması gözetilerek, araç içerisinde yapılan satışta TCK'nın 188/4-b maddesinin uygulanamayacağına ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.