Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yönetmelik Hükmü”
- Uyuşmazlık: İşçinin, işveren tarafından yürürlükten kaldırılan personel yönetmeliği hükmü gereğince kıdem teşvik ikramiyesine hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin, yeni personel yönetmeliğinin kendisine tebliğinden önceki çalışma süresi için eski yönetmelikteki kıdem teşvik ikramiyesine hak kazanmış sayılamayacağı, yeni yönetmeliğin yürürlüğe girmesiyle eski yönetmelikte düzenlenen kıdem teşvik ikramiyesi hükmünün de ortadan kalktığı, İş Kanunu m.22'ye uygun olarak yapılan değişikliğin geçmişe etkili olarak uygulanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin kıdem ve ihbar tazminatı talep ettiği davada, işçinin işten ayrılma dilekçesinin istifa mı yoksa ikaleye yönelik bir icap mı olduğu ve işveren tarafından daha önce benzer durumdaki işçilere kıdem tazminatı ödenmesinin işyeri uygulaması oluşturup oluşturmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece ilk bozma kararına uyularak yapılan araştırmada, davacı ile benzer durumda olan bazı işçilere kıdem tazminatı ödendiği tespit edilmiş ve bu durumun davacıda kıdem tazminatı ödeneceği yönünde haklı bir beklenti yarattığı, davalının da bu güveni pekiştirdiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf üniversitesinde öğretim görevlisi olarak iş sözleşmesi ile çalışan davacının açtığı işçilik alacakları davasına adli yargının mı yoksa idari yargının mı bakacağına ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vakıf yükseköğretim kurumlarında çalışan öğretim elemanlarının hizmet sözleşmelerine 4857 sayılı İş Kanunu hükümlerinin uygulanacağı ve davacının davalı üniversite ile akdettiği sözleşmenin de özel hukuk hükümlerine tabi olduğu gözetilerek, uyuşmazlığın iş mahkemesinde çözümlenmesi gerektiği ve direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin kapsam dışı görevden kapsam içi göreve atanması nedeniyle ücretinde azalma olması sebebiyle açtığı ücret farkı alacağı davasında, işverenin yaptığı görevlendirmenin çalışma koşullarında esaslı değişiklik oluşturup oluşturmadığı ve davacının ücret farkı alacağına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kapsam Dışı Personel Yönetmeliği'nin ilgili hükmü gereğince davacının görevlendirilmesinde Yönetmeliğe aykırılık bulunmadığı, ancak davacının lisans mezunu olmayan büro görevlisi olarak kapsam içi statüde çalışmaya devam etseydi alması gereken ücret ile dava konusu atama işlemi sonrasında ödenen ücret arasında fark olup olmadığının belirlenmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatifin olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların ticaret siciline tescili için gerekli koşulların oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif ana sözleşmesi ve ilgili yönetmelik hükümleri uyarınca birden fazla denetim kurulu üyesi bulunan kooperatiflerde genel kurulu toplantıya çağırma yetkisinin tüm denetim kurulu üyelerince birlikte kullanılması gerektiği, sadece bir denetim kurulu üyesinin yaptığı çağrının usule aykırı olduğu ve bu nedenle Bakanlık temsilcisi görevlendirilmesi talebinin reddedilmesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararını onayan istinaf kararının da onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel yurt konaklama hizmet sözleşmesinin öğrenci tarafından feshedilmesi üzerine, yurt işletmecisinin talep ettiği cayma bedelinin geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Öğrenci Yurtları Yönetmeliği ve sözleşme hükmünün birlikte değerlendirildiğinde, cayma bedeli hükmünün haksız şart niteliğinde olmadığı ve öğrencinin yurttan ayrıldığı tarihten sonraki aylara ilişkin yurt ücretinin %30'u ile son kaldığı ayın ücretinin toplamının yurt işletmecisi tarafından talep edilebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketiciden su aboneliğinin tesisi sırasında tahsil edilen kanalizasyon ve su tesisleri harcamalarına katkı payının hesaplanmasında, yetkisiz olarak belediye tarafından çıkarılan ve sonradan iptal edilen yönetmeliğin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Düzenleyici işlem yapma yetkisi bulunmayan idarenin tesis ettiği yönetmelik hükmünün, iptal kararının kesinleşmesiyle birlikte geriye dönük olarak hukuki sonuç doğurmayacağı ve davalı idarenin katılım paylarını ancak yetkili merci tarafından çıkarılan mevzuat hükümleri çerçevesinde tahsil edebileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın kaçakçılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraatine ilişkin hükmün, Yargıtay tarafından bozulmasına rağmen, yerel mahkeme tarafından sanığın beyanı alınmadan direnme kararı verilmesi üzerine, usul hükümlerine uygunluğu tartışması.
Gerekçe ve Sonuç: Aleyhe bozma kararına karşı sanığın savunma hakkının kısıtlanamayacağı ve CMUK 326/2 maddesi gereğince sanığın aleyhine olan bozma kararına karşı beyanının alınmasının zorunlu olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Büyükşehir statüsünde olmayan bir ilde, 2.000-3.000 TL arasındaki tüketici uyuşmazlığında, il tüketici hakem heyetine başvurunun zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 68. maddesi ve ilgili yönetmeliğin, büyükşehir statüsünde olmayan illerde 2.000-3.000 TL arasındaki uyuşmazlıklarda da il tüketici hakem heyetine başvuruyu zorunlu tuttuğu, yerel mahkemenin aksi yöndeki direnme kararının ise bu düzenlemelere aykırı olduğu gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların, bir dernek hesabından yetkisiz para çekmek için düzenledikleri belgenin sahteciliği ve niteliği ile sanıkların kamu görevlisi sayılıp sayılmayacağı hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suçtan zarar görenin rızasının bulunduğunun anlaşılması ve sanıkların suç işleme kastı ile hareket etmediklerinin kabulüyle, bir sanık hakkında kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan kurulan mahkumiyet hükmü bozulmuş, diğer sanık hakkında ise ölüm nedeniyle mahallinde araştırma yapılması için hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının 19.09.2008 tarihinde imzaladığı iş sözleşmesi ile kendisine daha az ücret zammı öngören ve 26.09.2008 tarihinde yürürlüğe girecek olan yeni iç yönetmeliği kabul ettiğinin kabul edilip edilemeyeceği ve buna bağlı olarak fark ücret, ikramiye ve ilave tediye taleplerinin reddinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iş sözleşmesinde eski iç yönetmeliğe atıf yapılmış olması ve yeni iç yönetmeliğin yürürlüğe girmesinden önce imzalanan iş sözleşmesi ile henüz yürürlükte olmayan ve işçi aleyhine değişiklikler içeren yeni iç yönetmeliğe rıza gösterdiğinin kabul edilemeyeceği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Trafik kazasında, sürücünün alkollü olmasının sigortacının rücu hakkını doğurup doğurmadığı ve bunun için kaza nedeninin yalnızca alkol etkisi olup olmadığının bilirkişi incelemesi ile tespit edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sürücünün aşırı alkollü olmasına rağmen, kazanın meydana geliş şekli, tanık ifadeleri ve ceza mahkemesi kararı birlikte değerlendirildiğinde, kazanın münhasıran alkol etkisiyle meydana geldiğinin tespit edilebildiği, bu nedenle de ayrıca bilirkişi incelemesine gerek olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.