Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yapının Akıbeti”
- Uyuşmazlık: İmar uygulaması sonucu davacı parseline taşan yapının akıbeti ve davacı tarafından yapı sahibine ödenmesi gereken bedelin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Taşkın yapı nedeniyle 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesi uyarınca yapı sahibine ödenmesi gereken bedelin tespitinde, daha önce ortaklığın giderilmesi davasında taşkın yapının değerinin de gözetildiği ve yapı sahibine ödeme yapıldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi, tapu iptali ve tescili, tazminat ve kaçak yapının akıbeti davasında, yapı kayıt belgesi alınmasının yüklenicinin sözleşmeden doğan edimini yerine getirmesi anlamına gelip gelmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Yapı kayıt belgesinin, imara aykırı yapıyı ruhsata uygun hale getirmediği ve yüklenicinin sözleşmesel yükümlülüklerini ifa etmediği, dolayısıyla da mahkemenin direnme kararının yerinde olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kısmen kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, arta kalan kısmın değer kaybının hesaplanması ve taşınmaz üzerindeki yapının durumu hususunda eksik inceleme yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, kısmi kamulaştırmada arta kalan kısmın değer kaybının %50’yi aşması halinde davalıya bu kısım için bedelin tamamını talep etme imkanı tanıyıp tanımadığı ve taşınmaz üzerindeki yapının akıbeti hususunda ek inceleme yapmadan karar vermesi doğru görülmeyerek, eksik inceleme nedeniyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kıyı Kanunu kapsamında doldurularak elde edilen arazi üzerine yapılan yapıların akıbeti ve tapu kaydının iptali ile terkinine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu alanın kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı ve davalı tarafından izinsiz doldurma yapılarak elde edildiği gözetilerek, mahkemenin tapu kaydının iptali ve terkinine, elatmanın önlenmesine ve yapıların akıbetine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından davacıya ait taşınmaza tecavüz edildiği iddiasıyla açılan el atmanın önlenmesi ve kal davasında, davalının savunma yoluyla yaptığı temliken tescil talebinin kabul edilip edilemeyeceği ve yapının akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Taşkın yapının kamu taşınmazı üzerine ve kadastro çalışmaları sonrası yapılmış olması nedeniyle davalının iyiniyet iddiasının kabul edilemeyeceği ve yapının eski eser niteliği taşımaması sebebiyle kaldırılmasının fahiş zarara yol açmayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ve temliken tescil talebinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Başkasına ait taşınmaza yapılan yapının yıkımı veya bedelinin ödenmesi talebi üzerine yapının akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının iyiniyetli olmadığı ve taşınmaz üzerinde kadastrol hakkı bulunmadığı, davacının ise temyiz aşamasında yapının asgari levazım bedeli karşılığında temellükünü talep ettiği gözetilerek, Medeni Yasa hükümleri uyarınca asgari levazım bedeli karşılığında yapının davacıya bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, mahkemenin yıkım kararı vermesi hatalı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan dere yatağı üzerine yapılan yapının akıbeti ve tapu kaydının iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hazine adına tescil edilmesi gereken dere yatağı üzerindeki yapının, davalılar adına tapuda kayıtlı olan kısmına ilişkin tapu iptali ve elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne, ancak bozma kararına rağmen mahkemece, tapu iptali yapılan kısım haricindeki kısım için ayrıca davalılar adına tescil kararı verilmesinin hatalı olduğu, ayrıca kal masraflarının davacı üzerinde bırakılmasının ve davacı lehine vekalet ücreti takdir edilmemesinin de isabetsiz olduğu gözetilerek mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediye tarafından doldurulan alanın kıyı kenar çizgisi içinde kalıp kalmadığı ve bu alana yapılan yapıların akıbeti.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu alanın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı ve davalı belediyenin bu kısma yaptığı müdahalenin hukuka aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davalının el atmasının önlenmesi, yapıların kaldırılması ve tapu kaydının iptali yönündeki kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından Eğirdir Gölü kıyı kenar çizgisi içindeki dolgu alanına yapılan yapıların akıbeti ve tapu kaydının iptali ile terkinine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kıyı Kanunu'na göre kıyı kenar çizgisi içindeki dolgu alanlarının kamuya ait olduğu ve bu alanda yapılan yapıların izinsiz olduğu gözetilerek yerel mahkemenin davalı aleyhine verdiği yıkım, tapu iptali ve terkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının, davacıya ait taşınmaza tecavüz ederek yaptığı yapının akıbeti ve davacıya ödenecek ecrimisil miktarının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının taşınmaza tecavüzünün sabit olması ve Yargıtay'ın önceki bozma kararına uygun olarak hüküm kurulması gözetilerek, davalının tecavüzünün önlenmesi, yapının davacıya kalması ve ecrimisil ödenmesi yönündeki yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kıyı Kanunu'na aykırı doldurma yoluyla elde edilen arazi üzerindeki yapıların akıbeti ve el atmanın önlenmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu alanın kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığı ve 3621 sayılı Kıyı Kanunu'na aykırı olarak doldurulduğu gözetilerek, yerel mahkemenin el atmanın önlenmesi ve yapıların yıkımına ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kıyı kenar çizgisi içinde kalan taşınmaz üzerindeki yapının akıbetinin ne olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı hususunda daha önce kesinleşmiş karar bulunması ve elatmanın önlenmesi davalarında taşınmazı haksız kullanan ile başkasına kullandıranın birlikte sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin davalıların sorumluluğuna hükmeden direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.