Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yararlanma Koşulları”
- Uyuşmazlık: Davacının asıl işverenin işçisi olarak kabul edilip edilmeyeceği ve buna bağlı olarak talep ettiği fark ücret, sosyal haklar ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının hüküm altına alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının asıl işverenin işçisi olarak kabul edilmesi gerektiği, ancak mahkemenin davacının emsal işçisini tespit etmeden, toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşullarını araştırmadan ve toplu iş sözleşmesinden yararlanmayan emsal işçi bordrolarını getirterek kıyaslama yapmadan hüküm kurmasının hatalı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, çalıştığı işyerinde geçerli olan toplu iş sözleşmesinden hangi tarihten itibaren ve hangi kapsamda yararlanabileceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sürekli işçi kadrosuna geçirildiği tarihten sonra imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşullarının oluştuğu, ancak bu yararlanmanın kapsamına ücret zammı hükümlerinin dahil olmadığı ve 31.10.2020 tarihli ücret üzerinden, yapılan ödemeler de dikkate alınarak hesaplama yapıldığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı, gerçek işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşulları ve alacak hesaplamalarına itiraz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sendika üyeliğini işverene bildirmediği ve toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşullarını yerine getirmediği, diğer alacak hesaplamalarının ise usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, davalı temyizinin miktardan reddine, davacı temyizinin ise onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı belediyenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşullarının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sendika üyeliğinin davalı belediyeye bildirilmemiş olması ve toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebiyle davalı belediyeye başvuruda bulunmamış olması, davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı gerekçesiyle bozmaya uygun ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı, muvazaa halinde toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşulları, alacak hesaplamasında esas alınacak ücret, dava türü, zamanaşımı, faiz, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sendika üyeliğinin Kuruma bildirilmediğinin tespit edilmesi ve toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşullarının oluşmaması gözetilerek, davacının ilave tediye alacağı dışındaki taleplerinin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, alt işveren işçisinin toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarından sorumlu olup olmadığı ve işçinin sözleşmeden yararlanma koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin sendikaya ikinci kez üyeliğinin toplu iş sözleşmesinin imza tarihinden sonra olduğu ve bu durumda işverene bildirim tarihinden itibaren toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, mahkemece bu hususun eksik değerlendirildiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı ve yararlanma koşullarının bulunması halinde, sözleşmeden kaynaklanan alacaklarından davalıların sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının toplu iş sözleşmesinin imza tarihinde sendikaya üye olduğunun tespit edilmesi ve 6356 sayılı Kanun'un 39. maddesi uyarınca, sözleşmenin yürürlük tarihinden itibaren toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşullarının bulunup bulunmadığı ve varsa toplu iş sözleşmesinden kaynaklı alacaklarından davalıların sorumluluğunun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının toplu iş sözleşmesinin imzalandığı tarihte sendika üyesi olması nedeniyle, 6356 sayılı Kanun'un 39. maddesi gereğince sözleşmeden ayrıca bir bildirime gerek olmaksızın yararlanabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin davacının toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağına dair yanılgılı değerlendirmesiyle davanın reddine ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu durumlarda, işçinin asıl işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşulları ve bu kapsamdaki alacakların hesabı ile ilgili uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendikaya üye olmasının yanı sıra, üyeliğinin asıl işverene bildirilmiş olması ve yararlanma talebinin de asıl işverene yapılmış olması gerektiği, davacının sendika üyeliğinin ve yararlanma talebinin hangi tarihte asıl işverene bildirildiğinin tespit edilerek toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan fark ücret talepleri hakkında buna göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı kurumla alt işveren şirketler arasında akdedilen hizmet alım sözleşmelerinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, davalı kurumun asıl işvereni olduğunu iddia edip ilave tediye ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının tahsiline ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, davalı kurumun taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin davalı kuruma bildirilmesi veya dayanışma aidatı ödenmesi gerektiği, davacının bu koşulları sağlamadığının anlaşılması ve alt işverenin toplu iş sözleşmesinin davalı kurumu bağlayıcı olmaması gözetilerek, davacının toplu iş sözleşmesinden kaynaklanan alacak taleplerinin reddine, ancak ilave tediye alacağına hükmedilmesine karar verilmiş ve bu doğrultuda Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olup olmadığı, muvazaa halinde toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşulları, alacak hesabı, faiz, yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmesi için sendika üyeliğinin yanı sıra, üyeliğin asıl işverene bildirilmiş olması ve dayanışma aidatı ödeme talebinin de asıl işverene yapılmış olması gerektiği, davacının talebinin 26.11.2019 tarihli olması gözetilerek, bu tarihten önceki dönemlerin de hesaplandığı bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulmasının hatalı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğu tespit edilen bir davada, işçinin gerçek işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanma koşulları.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinin yapıldığı tarihte işçi, yetkili sendikaya üye olsa dahi, asıl işveren-alt işveren ilişkisinin muvazaalı olduğunun tespiti halinde, işçinin gerçek işveren nezdinde sendika üyeliğinin bildirilmemiş olması sebebiyle gerçek işverenin toplu iş sözleşmesinden yararlanamayacağı gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.