Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yargıtay'ın Yetkisi”
- Uyuşmazlık: Uluslararası karayolu eşya taşımacılığında (CMR), üst taşıyıcının alt taşıyıcıya rücu ettiği tazminat alacağı için başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, rücu talebine esas teşkil eden mahkeme kararının kesinleşme tarihinin tespiti ve zamanaşımı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın, üst taşıyıcı ile taşıtan arasındaki davada verilen ve üst taşıyıcının temyizden feragat ettiği kararın kesinleşme tarihinin, feragat tarihi değil, karar düzeltme yolu da tüketildikten sonraki tarih olduğu, bu tarihten itibaren CMR'ye göre bir yıllık zamanaşımı süresinin hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın, HSK üyesi iken silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yargılanmasında, HSK üyelerine tanınan koruma ve soruşturma usullerinin uygulanıp uygulanmayacağı, yargılama makamının belirlenmesi ve suçüstü halinin varlığına dair itirazların değerlendirilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullanması, örgüt toplantılarına katılıp himmet vermesi, örgüt talimatıyla HSK üyeliğine aday olup seçildikten sonra da örgüt talimatlarını yerine getirmesi, örgütsel amaçlarla hareket etmesi ve örgütün hiyerarşik yapısına dahil olması gibi hususlar sanığın silahlı terör örgütüne üye olma suçunu işlediğine dair kesin kanaat oluşturması, HSK üyeliğine ilişkin dokunulmazlık ve özel soruşturma usullerinin silahlı terör örgütü üyeliği suçu gibi ağır cezalık suçüstü hallerinde uygulanamayacağı, yargılama makamının belirlenmesinde kanuni hakim ilkesinin ihlal edilmediği, sanığın örgüt üyeliğindeki devamlılığın suçüstü anında belirlenmesiyle suçüstü halinin varlığının kabul edilebileceği, TCK'nın 30/1. maddesindeki hata hükmünün uygulanma olanağı bulunmadığı, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasında indirim oranının isabetli olduğu ve savunma hakkının kısıtlanmadığı gözetilerek yerel mahkemenin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında bölge adliye mahkemesince takdir edilen manevi tazminat miktarına ilişkin Yargıtay'ın bozma kararına karşı direnilmesi üzerine, Yargıtay'ın denetim yetkisinin kapsamı ve manevi tazminat miktarının denetime tabi olup olmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin manevi tazminat miktarını takdir ederken kullandığı takdir hakkının hukuki bir nitelik taşıdığı ve Yargıtay'ın hukukî denetim yetkisi kapsamında olduğu, dolayısıyla bölge adliye mahkemesinin Yargıtay'ın bozma kararına direnmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütü üyesi olma suçundan mahkumiyetine dair Yargıtay 3. Ceza Dairesince verilen hükmün temyizi üzerine, hükmün onanıp onanmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hazırlık aşamasındaki kabule dönük beyanları, tanık beyanları ve diğer delillerin sanığın örgüt üyeliğine işaret etmesi, Danıştay üyeliğine örgütsel faaliyetler kapsamında yerleştirildiği ve örgüt hiyerarşisine dahil olduğunun anlaşılması gözetilerek, Yargıtay 3. Ceza Dairesinin mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının Yargıtay tarafından denetlenip denetlenemeyeceği ve Yargıtay'ın bu miktarları az bularak bozma kararına karşı direnme kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesinin, Yargıtay'ın temyiz incelemesinde maddi vakıa ve delil değerlendirmesine giremeyeceği gerekçesiyle hükmedilen tazminat miktarlarına yönelik Yargıtay bozma kararına direnmesinin hatalı olduğu, zira hâkimin takdir yetkisinin kullanımının da bir hukukilik denetimi konusu olduğu ve Yargıtay'ın denetim yetkisi kapsamında bulunduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kuruma yapılan bağışın, miras bırakan tarafından saklı pay kurallarını etkisiz kılmak amacıyla yapılıp yapılmadığı ve davacıların tenkis isteminin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, miras bırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılma amacı taşımadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararına karşı yapılan temyizde, Yargıtay'ın dosya kapsamındaki vakıa ve deliller ile tanık beyanlarına göre miras bırakanın saklı pay kurallarını etkisiz kılma kastıyla hareket ettiğinin anlaşıldığı gerekçesiyle bozma ilamına karşı direnilmesi üzerine, Yargıtay'ın hukuki denetim yetkisi kapsamında maddi hukukun doğru uygulanıp uygulanmadığını denetleyebileceği ve somut olayda da Yargıtay'ın, Bölge Adliye Mahkemesinin takdir yetkisini aşan bir müdahalede bulunmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İmar kirliliğine neden olma suçundan verilen hapis cezasına yönelik yerel mahkemenin direnme kararının niteliği ve Yargıtay'ın inceleme yetkisi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına rağmen sanığın ekonomik ve sosyal durumunu dikkate almaksızın ve yeni gerekçelerle aynı cezaya hükmetmesinin bozmaya uyma değil, yeni bir hüküm oluşturduğu ve bu nedenle dosyanın temyiz incelemesinin ilgili daire tarafından yapılması gerektiği gözetilerek, dosyanın Yargıtay 4. Ceza Dairesine gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın ByLock kullanıcısı olması, örgüt üyeleriyle toplantılara katılması, örgüt liderinin talimatıyla Bank Asya'ya para yatırması, örgütün eğitim biriminin çocuğunun eğitimiyle ilgilenmesi ve tanık beyanları gibi deliller değerlendirilerek sanığın FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olduğuna kanaat getirilerek mahkumiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Miktar itibariyle kesin nitelikteki yerel mahkeme hükmüne karşı suç vasfına yönelik yapılan temyiz isteminin kabul edilip hüküm incelendikten sonra, hükmün kesinliği gerekçesiyle temyiz isteminin reddinin isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Miktar itibariyle kesin olsa da suç vasfına yönelik temyiz üzerine Yargıtay'ın hükmü inceleme yetkisi olduğu, temyiz incelemesine girildikten sonra hükmün kesinliği gerekçesiyle temyiz isteminin reddedilemeyeceği, bu durumda hükmün esastan incelenip onanması, bozulması veya düzeltilmesi gerektiği gözetilerek Özel Daire kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, bölge adliye mahkemesince takdir edilen maddi-manevi tazminat ve iştirak nafakası miktarlarına ilişkin Yargıtay'ın temyiz incelemesinin kapsamı ve Yargıtay'ın bu miktarları bozma yetkisinin olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın, hukukî denetim ve içtihat birliğini sağlama görevi gereği, alt mahkemelerce hükmedilen tazminat ve nafakaların miktarlarını da denetleyebileceği ve hâkimin bu konudaki takdir yetkisinin Yargıtay denetiminin dışında olmadığı gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş Kanunu'nun 20. maddesindeki "Yargıtay'ın kararı kesindir" hükmü gereğince, işe iade davasında Yargıtay'ın bozma kararına karşı direnme kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20. maddesindeki "kesin karar verme" ifadesinin, Yargıtay Özel Daire kararının kesin olduğu ve bu nedenle direnme yolunun kapalı olduğu anlamına geldiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.