Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yasal Zorunluluk”
- Uyuşmazlık: Elektrik faturalarına yansıtılan kayıp-kaçak bedelinin tüketiciden alınıp alınamayacağı ve buna bağlı olarak tüketici hakem heyeti kararının iptal edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun kayıp-kaçak bedelini belirleme yetkisi bulunduğu ve bu bedelin tahsilinin yasal bir zorunluluk olduğu, ayrıca elektrik dağıtım şirketinin kayıp ve kaçakları önleme yükümlülüğünün tüketiciye yansıtılmasının hukuk ve hakkaniyetle bağdaşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin usulüne uygun olarak ilgili banka şubesine yatırılıp yatırılmadığından kaynaklanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma bedelinin süresinde doğru şubeye intikal ettirilmiş olması ve hak sahibinin belli olması sebebiyle bedelin üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasında yasal zorunluluk bulunmaması, vadeli yatırılmaması halinde mahkemece bu konuda bankaya talimat verilebilecek olması ve yatırılan paraya üçer aylık dönemlerde faiz işletildiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra müdürlüğünün ihale bedelini nemalandırmaması sebebiyle davacının uğradığı zararın tazmin edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İhale bedelinin nemalandırılmasının yasal bir zorunluluk olduğu, icra memurunun bu yükümlülüğüne aykırı davranarak davacıya zarar verdiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hapis cezası alt sınırdan verilen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunda, adli para cezasının da alt sınırdan verilmesi zorunlu mudur, değilse alt sınırdan uzaklaştırılması kanun yararına bozma sebebi midir?
Gerekçe ve Sonuç: Hapis cezasının alt sınırdan verilmesi halinde adli para cezasının da alt sınırdan verilmesi gerektiğine dair yasal bir zorunluluk bulunmadığı, ancak alt sınırdan uzaklaştırılmasının yasal ve dosya kapsamına uygun bir gerekçeye dayanması gerektiği, aksi halde takdirin hatalı kullanımının kanun yararına bozma nedeni olamayacağı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlamlı takipte, ilamın hüküm fıkrasında geçen "reeskont faizi" ibaresinin, 3095 sayılı Kanun'daki değişiklikler dikkate alınarak yasal faiz olarak yorumlanıp yorumlanamayacağı ve faizin hangi orandan hesaplanması gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: 3095 sayılı Kanun'da yapılan değişikliklerin, yasal faiz hesaplama yöntemini değiştirmesine rağmen, Merkez Bankası'nın reeskont oranı belirleme yetkisini ortadan kaldırmadığı, mahkemelerin ilamın hüküm fıkrasını yorum yoluyla değiştiremeyeceği ve ilamda hükmedilen "reeskont faizi"nin TCMB’nin reeskont işlemlerinde uyguladığı oran üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatifin olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kararların ticaret siciline tescili için gerekli koşulların oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif ana sözleşmesi ve ilgili yönetmelik hükümleri uyarınca birden fazla denetim kurulu üyesi bulunan kooperatiflerde genel kurulu toplantıya çağırma yetkisinin tüm denetim kurulu üyelerince birlikte kullanılması gerektiği, sadece bir denetim kurulu üyesinin yaptığı çağrının usule aykırı olduğu ve bu nedenle Bakanlık temsilcisi görevlendirilmesi talebinin reddedilmesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararını onayan istinaf kararının da onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki ismin düzeltilmesi isteminde, Tapu Sicil Tüzüğü gereğince öncelikle tapu müdürlüğüne başvuru zorunluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hasımsız alınan mirasçılık belgesine dayalı olarak tapu kaydına ismin yanlış yazılması ve tescil edilmesi halinde, Tapu Sicil Tüzüğü'nün 74/3. maddesi koşullarının oluştuğu ve bu nedenle öncelikle tapu müdürlüğüne başvuru zorunluluğu getiren yasal prosedürün izlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kaçak elektrik kullanımına dayalı tazminat alacağına Katma Değer Vergisi (KDV) eklenip eklenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kaçak elektrik kullanımının sözleşme benzeri bir borç ilişkisi doğurduğu, Katma Değer Vergisi Kanunu ve ilgili mevzuat uyarınca kaçak kullanım bedeline KDV eklenmesinin yasal bir zorunluluk olduğu ve aksi halde kaçak kullanımın teşvik edileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakim hakkında açılan tazminat davasında, hakim hakkında devam eden HSYK şikayetinin sonucunun beklenip beklenmemesi gerektiği.
Gerekçe ve Sonuç: HSYK şikayetinin sonucunun beklenmesine dair yasal bir zorunluluk bulunmadığı ve HSYK kararının hukuki niteliğinin Borçlar Kanunu'nun 53. maddesi kapsamına girmediği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takipte, takip talebinde yabancı para alacağının Türk Lirası karşılığının gösterilmemesi nedeniyle takibin iptali gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı para alacağına dayalı takiplerde, alacağın Türk Lirası karşılığının takip talebinde gösterilmesinin yasal zorunluluk olduğu ve bu zorunluluğun yerine getirilmemesinin takibin iptalini gerektireceği gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.