Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yenileme Emri”
- Uyuşmazlık: Reşit olmayan borçluya yapılan ödeme emri tebliğinin geçerliliği ve yenileme emrinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi sayılıp sayılamayacağı hususunda yaşanan hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'na göre reşit olmayanlara tebligatın kanuni temsilcileri aracılığıyla yapılması gerektiği, ancak takip talebinde borçlu ile birlikte kanuni temsilcisinin de gösterilmiş ve yenileme emrinin tebliğ edilmiş olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ödeme emrinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde haciz talebinde bulunulmasına rağmen, haciz işleminin gerçekleştirilememesi nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılmasının ve sonrasında haciz talebi için yenileme harcı istenmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Alacaklının, bir yıllık süre içinde haciz talebinde bulunmuş olması halinde, haciz işleminin gerçekleştirilememiş olması haciz isteme hakkının düşmesini gerektirmediği ve bu durumda yenileme talebi olmaksızın doğrudan haciz istenebileceği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinin işlemden kaldırılmasının zamanaşımını kesme etkisini ortadan kaldırıp kaldırmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra takibinin işlemden kaldırılmasının takibin sona erdiği anlamına gelmediği, takibin derdest kaldığı ve bu nedenle zamanaşımının kesilme etkisinin devam ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takibinde kısmen itiraz edilen ve haricen tahsil edilen kısım üzerinden vekalet ücreti talebinde bulunulup bulunulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: İcra takibinin takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırılmasının takibin düşmesi anlamına gelmediği, alacaklının takibe devam ederek icra incası ve vekalet ücretini talep edebileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkeme kararında davalı olarak gösterilen şirket ile takip başlatan şirketin farklı tüzel kişiler olması nedeniyle yapılan tavzih talebinin reddinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu icra takibini başlatan şirket ile mahkeme kararında davalı olarak gösterilen şirketin farklı tüzel kişiler olduğu ve davada taraf sıfatı bulunmayan şirket vekilinin yaptığı tavzih talebinin kabul edilmesi gerekirken reddinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek, ek karar kanun yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan itirazın iptali davasında, ilamın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm ile kararın tebliği arasında on yıldan fazla süre geçmiş olması ve ilam zamanaşımı itirazının mahkemece değerlendirilmemesi nedeniyle, 1939/15 Esas ve 1940/70 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı da gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kefalet sözleşmesinden kaynaklanan borç için başlatılan icra takibinin, kefalet tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre geçmesi nedeniyle iptal edilip edilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kefalet sözleşmesinin 1999 yılında imzalandığı, takibin yenilenme tarihinin ise 2015 yılı olduğu, dolayısıyla 6098 sayılı TBK'nın 598. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Abonelik sözleşmesinden kaynaklanan su kullanım bedeli alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebinin, takip borçlusu olmayan bir şirkete karşı yöneltilmesinin hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali davasının, icra takibi ile sıkı sıkıya bağlı bir dava olması ve davalı şirket hakkında başlatılmış geçerli bir icra takibi bulunmaması nedeniyle, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra kefili hakkında İİK’nın 39. maddesinde öngörülen 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı ve icranın geri bırakılıp bırakılmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Alacaklının, icra kefili hakkında yaptığı haciz taleplerinin zamanaşımını kesmesi ve şikayet tarihine kadar 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolmamış olması gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ticaret sicilinden terkin edilmiş bir kooperatife karşı açılan itirazın iptali davasında, kooperatifin taraf ehliyetinin bulunup bulunmadığı ve davanın dava şartı yokluğundan reddedilip reddedilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifin ticaret sicilinden silinmesinin tüzel kişiliği sona erdirmediği, tasfiye işlemlerinin tamamlanması gerektiği ve bu durumda davacıya kooperatifin ihyası için dava açma imkanı tanınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.