Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yoksulluk.”
- Uyuşmazlık: Boşanma davasında, asgari ücretle çalışan davacı kadının boşanma sonucu yoksulluğa düşüp düşmeyeceği ve bu durumda yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı TMK’nın 175. maddesi uyarınca yoksulluk nafakası şartlarının oluşması için, boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olma ve kusurun daha ağır olmama koşullarının gerçekleşmesi gerektiği, davacı kadının asgari ücretle çalışıyor olmasının tek başına yoksulluk nafakasına hükmedilmesine engel teşkil etmediği, somut olayda davacı kadının asgari ücret düzeyindeki geliri ve kira gideri nazara alındığında boşanma sonucu yoksulluğa düşeceğinin açık olduğu, davalı kocanın kusurlu olduğunun da kabul edildiği gözetilerek, yerel mahkemenin davacı kadın lehine yoksulluk nafakasına hükmetmesi gerektiği yönündeki direnme kararı onanmış, ancak nafakaya itirazların incelenmesi için dosya Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Yoksulluk nafakasına hükmedilen eşin yoksulluğunun ortadan kalkması halinde nafakanın tamamen mi kaldırılacağı, yoksa miktarının mı azaltılacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yoksulluk nafakasının, boşanma sebebiyle yoksulluğa düşecek taraf için öngörüldüğü, TMK 176. maddesi uyarınca alacaklının yoksulluğunun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla kaldırılabileceği, bu durumda nafakanın azaltılmasının mümkün olmadığı ve ileride tekrar yoksulluğa düşme ihtimalinin şarta bağlı nafaka hükmüne olanak tanımadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, SSK emeklisi olan davacı kadına yoksulluk nafakası verilip verilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının asgari ücret düzeyinde geliri olsa dahi, davalıya ait evde oturması, davalı ile gelir düzeyi arasında büyük fark bulunması, aldığı yaşlılık aylığının onu yoksulluktan kurtarmaya yetmeyeceği ve yoksulluğun sadece asgari ücretle değil, tarafların sosyal ve ekonomik durumları da gözetilerek değerlendirilmesi gerektiği gerekçeleriyle, yerel mahkemenin yoksulluk nafakası vermeyen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Asgari ücretle çalışan davalı kadının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi üzerine, davalının yoksulluğunun ortadan kalkıp kalkmadığı ve buna bağlı olarak nafakaya ilişkin verilen kararın hukuka uygun olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem nafaka alacaklısı kadının hem de nafaka yükümlüsü erkeğin asgari ücret seviyesinde geliri olduğu ve her ikisinin de yoksul sayılabileceği, yoksulluk nafakasının amacının alacaklıyı zenginleştirmek değil asgari yaşam koşullarını sağlamak olduğu, bu durumda yoksulluk nafakasının kaldırılmasına dair verilen yerel mahkeme kararının hukuka uygun olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında hükmedilen yoksulluk nafakasının, kadın eşin asgari ücretle çalışmaya başlaması nedeniyle kaldırılmasının talep edilmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yoksulluk nafakasının kaldırılması için, nafaka alacaklısının yoksulluğunun ortadan kalkmış olması şartının aranması, kadının asgari ücretle çalışmaya başlamasının tek başına yoksulluğunun ortadan kalktığını göstermediği ve günün ekonomik koşulları ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları birlikte değerlendirildiğinde kadının yoksulluk halinin devam ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının ve yoksulluk nafakasının ödeme biçiminin (toptan veya aylık) doğru belirlenip belirlenmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur oranları gözetildiğinde, hükmedilen maddî tazminat miktarının düşük olduğu ve tarafların toptan yoksulluk nafakasına ilişkin taleplerinin olmaması karşısında yoksulluk nafakasının aylık irat şeklinde ödenmesine karar verilmesi gerekirken, toptan ödenmesine hükmedilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının maddî tazminat ve yoksulluk nafakasının ödeme biçimi yönünden bozulmasına, diğer yönlerden onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, kadına yoksulluk nafakası ödenip ödenmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için, nafaka talep eden eşin boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olması gerektiği, ancak mahkemece kadının çalışıp çalışmadığı, çalışıyorsa gelirinin kendisini yoksulluktan kurtarıp kurtarmayacağı hususlarında araştırma yapılmadan eksik inceleme ile yoksulluk nafakasına hükmedildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadının açtığı evlilik birliğinin temelden sarsılması davasının reddine ve erkeğin açtığı akıl hastalığına dayalı boşanma davasının kabulüne ilişkin verilen kararda, kadına yoksulluk nafakası takdir edilip edilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının, erkeğin açtığı akıl hastalığına dayalı boşanma davasına cevap dilekçesi vermeyerek yoksulluk nafakası talebinde bulunmaması nedeniyle, mahkemenin re'sen yoksulluk nafakasına hükmedemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davacı kadının dava dilekçesinde talep etmediği yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf başvurusunda bulunmayan davalı erkeğin, Bölge Adliye Mahkemesi'nin re'sen inceleme yaparak yoksulluk nafakası hükmünü kaldırmasına karşı yapılan temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin istinaf dilekçesinde yoksulluk nafakasına ilişkin bir itirazı bulunmadığı, 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf incelemesinin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olması gerektiği ve bu husus gözetilmeden Bölge Adliye Mahkemesince re'sen yoksulluk nafakasına ilişkin hüküm kurulmasının usule aykırı olduğu gözetilerek davacı kadının temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan davalı kadına yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği ve nafakaya hükmedilecekse bunun toptan mı yoksa irat şeklinde mi ödeneceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği, nafakaya hükmedilirken de tarafların ekonomik ve sosyal durumları ile ödeme gücünün değerlendirilerek toptan ödeme yapılıp yapılmayacağının da ayrıca değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden ortadan kaldırılmasına ve ilk derece mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına yoksulluk nafakası hükmedilmesinin koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olan eş yararına yoksulluk nafakasına hükmedilebileceği, ancak mahkemenin kadının mevcut gelir durumunu ve bu gelirin onu yoksulluktan kurtarıp kurtarmayacağını araştırmadan eksik inceleme ile yoksulluk nafakasına hükmetmesinin usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.