Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yol Emniyet Sahası”
- Uyuşmazlık: Tamamı Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırılan taşınmazın, yolda kalan ve terkin edilen kısmı dışında bulunan ve Hazine adına tescil edilen bölümünün, kamulaştırma bedelinin iadesi karşılığında tapusunun iptali ve eski malike tescil edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Mülga 1593 sayılı Erişme Kontrollü Karayolları Kanunu'nun 6. maddesi ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 41. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, erişme kontrollü karayolları için yapılan kamulaştırmalarda 2942 sayılı Kanun'un 23. maddesindeki mal sahibinin geri alma hakkının uygulanma imkanı bulunmadığı ve idarenin de 22. maddeye göre bir işlem yapmadığı gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından dava konusu taşınmaza kamulaştırmasız el atılıp atılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın yol emniyet sahasında kalması, idarenin kamulaştırmaktan vazgeçmesi, taşınmaza ulaşım ve kullanım imkanının kalmaması ve imar mevzuatı gereği yararlanma olanağının olmaması, idarenin eyleminin mülkiyet hakkının özüne dokunup onu ortadan kaldırması ve davacıların mülkiyet hakkının engellenmesi nedeniyle kamulaştırmasız el atma hükümleri gereğince bedel talep edebilecekleri gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmaza ilişkin açılmış olan ve derdest bulunan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayalı bedel tespiti ve tescil davasının, el atma bedeli davası için bekletici mesele yapılması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görüldüğünden Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tamamı Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırılan taşınmazın, yolda kalan ve terkin edilen kısmı dışında bulunan ve Hazine adına tescil edilen bölümünün, kamulaştırma bedelinin iadesi karşılığında tapusunun iptali ve davacı adına tescili mümkün müdür?
Gerekçe ve Sonuç: 1593 sayılı Erişme Kontrollü Karayolları Kanunu'nun 6. maddesi ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 23. ve 41. maddeleri uyarınca, erişme kontrollü karayolları için yapılan kamulaştırmalarda mal sahibinin geri alım hakkının olmadığı ve idarenin de 22. maddeye göre iade işlemi yapmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı idarenin, kamulaştırılan taşınmazın yol, inşaat ve emniyet sahası içerisinde kaldığı halde kadastro çalışmaları sırasında özel mülkiyete tahdit ve tespit edildiğini ileri sürerek tespitin iptali ve yola terkinini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın niteliğinin ve kamulaştırma sahasında kalıp kalmadığının tespiti için yeterli araştırma yapılmadan ve teknik bilirkişi raporu alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde, adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesinde ve taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemesi gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve terkin davasında, bölge adliye mahkemesince verilen fark bedel depo etme süresinden sonra depolama yapılması halinde, işin esasının incelenip incelenemeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesince usulüne uygun tebligat yapılarak verilen kesin süre içerisinde fark kamulaştırma bedelinin yatırılmadığı, kesin süre geçtikten sonra yatırılmasının hukuki sonuç doğurmayacağı, taraf iradesine değer verilmesi gerektiği iddiasının 2942 sayılı Kanun’un 10. maddesi gereği verilen kesin sürenin amacına aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin eylemleri sonucu fiilen kullanılamaz hale gelen taşınmazlar için kamulaştırmasız el atma hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin eylemleri neticesinde taşınmazlara fiilen ulaşım ve kullanım imkanının kalmaması, taşınmaz maliklerinin mülkiyet hakkının özüne dokunan bir müdahale olarak değerlendirilerek, kamulaştırmasız el atma hükümlerinin uygulanabilirliği kabul edilmiş ve yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacıların, davalı idarelerin kamulaştırmasız el koyması nedeniyle taşınmaz bedeli ve ecrimisil talepleri.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmaz değerlendirmesinde usule aykırılıklar bulunması, ecrimisil hesabında dava tarihinden sonrası için talepte bulunulması ve asıl ve ek davada aynı taşınmaz için ayrı ayrı vekâlet ücretine hükmedilmesi hataları gözetilerek mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli ile ecrimisil bedelinin davacıya ödenip ödenmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza el atıldığı tarihte yürürlükte olan mevzuat, taşınmazın niteliği, bilirkişi raporuna göre hesaplanan bedel ve davalı idarenin savunmasının yerinde olmadığı değerlendirilerek mahkeme kararının onanmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırma işlemi kesinleşmiş taşınmazın tamamına yönelik açılan kamulaştırmasız el atma ve ecrimisil davasının reddinin doğru olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırılan alan ile dava konusu taşınmazın yüzölçümü arasındaki fark gözetilmeksizin davanın tamamının reddine karar verilmesi doğru görülmeyerek bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.