Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Zam Uygulaması”
- Uyuşmazlık: Davacının, işverenin 2004 yılında ücret zam uygulamasını değiştirmesini yıllarca kabul ederek çalıştıktan sonra emekliliğini takiben, önceki uygulamaya göre hesaplanan ücret farkı ve buna bağlı fark yıllık izin ücreti talep etmesinin hukuki sonuçları.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ücret zam uygulamasındaki değişikliğe yıllarca ses çıkarmadan çalışmasının zımni kabul anlamına geldiği, bu değişikliğin işyeri uygulaması haline geldiği ve 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesindeki "Taraflar aralarında anlaşarak çalışma koşullarını her zaman değiştirebilir." hükmü gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin, iş akdinin sona ermesinden sonra, işverenin 2004 yılından itibaren değiştirdiği ücret zam uygulamasına karşı, geriye dönük ücret farkı talebinde bulunup bulunamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin, ücret zam uygulamasındaki değişikliğe yaklaşık 12 yıl boyunca sessiz kalarak çalışmaya devam etmesinin, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca zımni kabul anlamına geldiği ve iş şartlarının karşılıklı anlaşma ile değiştirildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşverenin 2004 yılında ücret zam uygulamasını değiştirdikten sonra, işçi on iki yıl boyunca sessiz kalıp yeni koşullarla çalışmaya devam etmiş; peki iş akdinin emeklilik nedeniyle sona ermesinin ardından işçi, önceki zam uygulamasına göre ücret farkı ve diğer işçilik alacakları talep edebilir mi?
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin işverenin ücret zam uygulamasındaki değişikliğe on iki yıl boyunca sessiz kalarak çalışmaya devam etmesi, 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi uyarınca zımni rıza olarak değerlendirilmiş ve iş şartlarının karşılıklı anlaşma ile değiştirildiği kabul edilerek işçinin fark ücret ve diğer işçilik alacakları taleplerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesi ile toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca ücretinin nasıl hesaplanması gerektiği ve fark alacağının bulunup bulunmadığı noktasında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçilerin ücretlerinin tespitinde, iş sözleşmesinde belirlenen asgari ücretin belirli bir oran fazlası ile toplu iş sözleşmesi hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi, taban ücret uygulaması, asgari ücrete yapılan zamlar ve toplu iş sözleşmesindeki zam oranlarının birlikte değerlendirilerek ücretin hesaplanması gerektiği, somut olayda ise mahkemece yapılan ücret tespitinin bu ilkelere uygun olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve fark ücret alacağının olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçinin ücretinin hesabında, iş sözleşmesindeki asgari ücretin belirli bir oran fazlası hükmü ile toplu iş sözleşmesi hükümlerinin birlikte değerlendirilerek, taban ücret uygulaması, zam oranları ve enflasyon farkı gibi unsurların gözetilmesi, işçiye daha yüksek ücreti sağlayan hükmün uygulanması gerektiği, mahkemece yapılan ücret tespitinin bu ilkelere uygun olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacının kadroya alınmasını takiben ücretinde %4 zam uygulaması, davacının ise kadroya alınmadan önceki sözleşmesinde belirtilen %14 zam oranının uygulanması gerektiği iddiasıyla açtığı ücret farkı alacak davası.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararının gerekçesinde, tarafların iddia ve savunmalarıyla ilgisi bulunmayan açıklamalara yer verilmesi ve taraflarca ileri sürülmeyen hususlarda karar verilmiş olması nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırılık teşkil ettiği gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirketin özelleştirilmesinden sonra işe girmesine rağmen, daha önce çalışanlara taahhüt edilen ücret artışlarından yararlanıp yararlanamayacağı ve buna bağlı olarak ücret, ikramiye ve yıllık izin farkı alacaklarının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İşverenin, işyerinde çalışan işçiler arasında haklı ve objektif bir neden olmadıkça farklı davranamayacağı ve eşit davranma borcunun işçilerin haklarını koruduğu, bu kapsamda mahkemece davacı ile işe giriş tarihinde yazılı bir sözleşme yapılıp yapılmadığının, yapıldıysa sözleşmeye göre zamların uygulanıp uygulanmadığının, sözleşme yapılmadıysa işe girdikten sonra yapılan ücret zamlarının işyeri uygulaması haline gelip gelmediğinin araştırılması gerektiği gözetilerek, eksik inceleme ve araştırmayla verilen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçiye, kadroya geçiş esnasında düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücretin tespiti, fark ücret, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının olup olmadığı ve faiz oranı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK kapsamında kadroya geçen işçinin ücreti hesaplarken, iş sözleşmesinde belirlenen asgari ücretin belirli bir oran fazlası ile toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre belirlenen ücretin karşılaştırılması ve yüksek olanın uygulanması, ayrıca toplu iş sözleşmesindeki taban ücret uygulaması ve zam oranlarının dikkate alınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçiye, kadroya geçiş esnasında düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca ödenmesi gereken ücret farkı, ilave tediye farkı ve ikramiye farkının tespiti ile bu alacaklara uygulanacak faiz oranının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin ücretinin belirlenmesinde, iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi, taban ücret uygulaması, asgari ücrete yapılan zamlar ve enflasyon farkının hesaba katılması gerektiği, ilave tediye alacağına ise yasal faiz uygulanması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının ilave tediye alacağına uygulanacak faiz oranı yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı işverenden daimi nezaretçilik ücreti, fazla mesai ücreti, prim ve 2015 yılı ücret farkı alacaklarını talep ettiği işçilik alacakları davasında, talep edilen alacakların ispatı ve davalı işverenin sorumluluğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının daimi nezaretçilik ücreti, fazla mesai, prim ve ücret farkı alacaklarına dair iddialarını ispatlayamaması ve işverenin de sözleşme ve yasal yükümlülüklerini yerine getirdiğinin tespiti gözetilerek, davacının temyiz talebinin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçen davacıya ödenmesi gereken ücret, ikramiye ve ilave tediye miktarının tespiti ile davacının fark alacaklarının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinde ücretin her ay asgari ücretin belirli bir oranı üzerinden ödeneceğinin kararlaştırılmış olması ve bu ücrete toplu iş sözleşmesi uyarınca zam uygulanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçiye, iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücret farkı alacaklarının hesaplanması uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde ücretin her ay asgari ücretin belirli bir oran fazlası olarak ödeneceğinin kararlaştırılmış olması nedeniyle, 2021 ve sonrası için asgari ücrete göre ücret belirlenmesi gerekirken, bilirkişi raporunda 2021 ve sonrası için ayrıca %4 zam uygulanarak hatalı hesaplama yapıldığı gözetilerek, mahkeme kararları bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.