Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çocuk Hakları”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Korunma ihtiyacı olan çocuk hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilmesi talebinde hangi mahkemenin görevli olduğu hususunda yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 8. maddesi uyarınca, korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında koruyucu ve destekleyici tedbirlerin, çocuğun menfaatleri bakımından kendisinin bulunduğu yerdeki çocuk hâkimince alınacağı gözetilerek, çocuğun yerleşim yeri olan Niksar Asliye Hukuk (Çocuk Mahkemesi sıfatıyla) Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Korunmaya muhtaç çocuklar hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilmesi talebinde hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 5. ve 8. maddeleri ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 19. maddesi uyarınca çocuğun yerleşim yerinin Erzurum olduğunun tespit edilmesi üzerine, yetkili mahkemenin Erzurum Çocuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakkında koruyucu ve destekleyici tedbir kararı verilen küçüğün bulunduğu yer değişikliği sebebiyle tedbirlerin uygulanmasının takibinden hangi mahkemenin sorumlu olacağı hususunda yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 8. maddesi uyarınca koruyucu ve destekleyici tedbir kararlarının hangi hâkim veya mahkeme tarafından alınmış ise uygulamasını takip, uygulanan tedbirin sonuçlarını inceleyerek kaldırma, süresini uzatma veya değiştirme görevinin de aynı hâkim veya mahkemeye ait olduğu gözetilerek, tedbirlere ilişkin ilk kararları veren ve takip eden Batman Çocuk Mahkemesinin yetkili olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakkında bakım ve sağlık tedbiri uygulanan küçüğün, tedbir uygulamasının takibinin hangi mahkemece yapılacağına ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 8. maddesi uyarınca koruyucu ve destekleyici tedbir kararlarının uygulanmasını takip, sonuçlarını inceleyerek kaldırma, süresini uzatma veya değiştirme yetkisinin kararı veren mahkemeye ait olması gözetilerek, uyuşmazlığın Balıkesir Çocuk Mahkemesince sonuçlandırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 5395 sayılı Kanun'un 5. maddesinin (d) bendi uyarınca verilen sağlık tedbirlerinin uygulanmasının devamı istemine ilişkin yetkili mahkemenin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 5395 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca koruyucu ve destekleyici tedbir kararlarının uygulamasını takip, uygulanan tedbirin sonuçlarını inceleyerek kaldırma, süresini uzatma veya değiştirme görevinin kararı veren hâkim veya mahkemeye ait olduğu gözetilerek yetki uyuşmazlığının Çorum 3. Aile Mahkemesi tarafından çözümlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hakkında danışmanlık ve sağlık tedbiri uygulanan küçüğün, bu tedbirlerin uygulamasının takibinin hangi mahkemece yapılacağına ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 8. maddesi gereğince, koruyucu ve destekleyici tedbir kararlarının uygulanmasını takip, sonuçlarını inceleyerek kaldırma, süresini uzatma veya değiştirme yetkisinin, bu kararları veren hakim veya mahkemeye ait olduğu gözetilerek, uyuşmazlığın Erzurum Çocuk Mahkemesince sonuçlandırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanmış eşler arasında müşterek çocukla baba arasında düzenlenen kişisel ilişkinin kaldırılması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Müşterek çocuğun babası ile görüşmek istemediği, babasının çocuğa ve anneye şiddet uyguladığı, taraflar arasında güven ilişkisinin bulunmadığı ve çocuğun babasıyla görüşmesinin psikolojisini olumsuz etkileyeceği gözetilerek kişisel ilişkinin kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı baba ile müşterek çocuk arasında kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebi üzerine, yatılı kişisel ilişkinin çocuğun üstün yararına uygun olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesince alınan sosyal inceleme raporları ve mahkeme gözlemi sonucunda baba ile çocuk arasında yatılı olmayan kişisel ilişki tesisine karar verilmesine rağmen, davalı annenin istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin, davacı babanın istinaf yoluna başvurmaması ve sosyal inceleme raporuna aykırı şekilde kişisel ilişkinin yatılı olarak tesis edilmesi hatalı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı ile evlat edinilmek istenen arasında yasal olarak öngörülen yaş farkının bulunmaması nedeniyle evlat edinme davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Medeni Kanunu'nun 308. maddesinde öngörülen evlat edinmede yaş farkı şartının oluşmadığı, davacı vekilinin Anayasa'ya aykırılık iddiasının ve diğer temyiz sebeplerinin de reddine gerekçe oluşturmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, velayetin kime verileceği, nafaka ve manevi tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin, davacı kadının çocuklara şiddet uyguladığına dair sunduğu hastane raporlarının mahkemece yeterince değerlendirilmediği ve çocukların velayeti hususunda bu hususun önem arz ettiği gözetilerek, hükmün velayet yönünden bozulmasına, diğer konularda ise onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Korunma kararı kaldırılması talebi üzerine yasal temsilciye tebligat yapılmadan verilen kararın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Korunma altında bulunan çocuğun hak ve menfaatleriyle ilgili olan korunma kararının kaldırılmasına ilişkin davanın, karardan etkilenen çocuğa veya yasal temsilcisine yöneltilmesi gerektiği, aksi halde eksik hasımla hüküm kurulacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vefat eden babanın annesinin, torunları ile kişisel ilişki kurma talebinin reddi üzerine açılan davada, ret kararının yerinde olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Olağanüstü hal olan babanın vefatı nedeniyle babaannenin TMK m. 325 uyarınca torunları ile kişisel ilişki kurma hakkının bulunduğu, ayrıca sosyal inceleme raporunda da kişisel ilişki kurulması yönünde görüş bildirildiği ve çocukların yararı aksine bir durum gerektirmediği gözetilerek, yerel mahkemenin kişisel ilişki kurulmasını reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.