Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İfraz İşlemi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kamulaştırma konusu irtifak hakkı karşılığının tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın ifraz işleminden sonra oluşan yeni parsel numaralarının hüküm fıkrasında belirtilmemesi şekli bir hata olduğundan, bu husus düzeltilerek karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma konusu irtifak hakkı karşılığının tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın ifraz işleminden sonra oluşan yeni parsellerin değerinin bilirkişi raporuna dayanılarak tespitinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, ancak hüküm fıkrasında eski parsel numarasının yer almasının düzeltilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekaletname ile yapılan ifraz işlemi sonucu davacının hissesinin azaldığı iddiasıyla, vekalet görevinin kötüye kullanılması nedeniyle ifraz işleminin iptali ve taşınmazın eski haline getirilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların rızai taksim ve ifraz işlemi yaptığı, davacının hissesinde azalma olsa da bunun vekalet görevinin kötüye kullanıldığını göstermediği ve tazminat talebi de bulunmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş kadastro mahkemesi kararıyla belirlenen taşınmaz sınırlarına rağmen, davacının 1988 yılındaki ifraz işleminin iptali ve tapu kayıtlarının düzeltilmesi talebiyle açtığı tapu iptal ve tescil davasının reddinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro mahkemesinin taşınmazların yüzölçümlerini belirleyerek tapuya tesciline hükmettiği kararın kesin hüküm oluşturması ve davacının aynı amacı elde etmek üzere farklı gerekçelerle dava açmasının mümkün olmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkeme kararına dayanılarak yapılan ifraz işlemi sonrasında tapu kaydına işlenen krokinin hatalı olduğu iddiasıyla tapu kaydının iptali ve tescili davası açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Daha önce aynı konuda açılan davanın kesin hüküm oluşturması ve davacının mevcut davasının bu kesin hükmü ihlal etmesi nedeniyle, HMK'nın 114/1. maddesi uyarınca kesin hüküm itirazının kabulü ile davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İfraz işlemi sonucu oluşan parsellerden davacıya ait taşınmaza taşma yapıldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, mahkemenin kararı ve harç miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında sehven yer alan parsel numarası hatası ile hesaplanan harç miktarının dava değerine göre fazla olması hususları gözetilerek, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle yapılan ifraz işlemi sonucu oluşan parsellerin tapu kayıtlarının iptali ve eski hale iadesi istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin, vekalet verenin hak ve menfaatlerini gözetmeksizin hareket ederek davacıları zarara uğrattığı, ifraz işlemine dayanak oluşturan Encümen kararının da iptal edilmesiyle oluşan parseller yönünden tapu kaydının hukuki dayanağını kaybettiği gözetilerek yerel mahkemenin tapu iptali ve tescil kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının vekili tarafından yetkisiz ifraz işlemi yapıldığı ve Belediye adına yolsuz tescil yapıldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, vekalet görevinin kötüye kullanılıp kullanılmadığı ve İmar Kanunu'na uygun kesinti yapılıp yapılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin davacının iradesi dışında taşınmazın büyük bir kısmını belediyeye terk etmesinin vekalet görevinin kötüye kullanılması niteliğinde olduğu ve imar planına göre yasal olarak terk edilmesi gereken miktarın tespiti için uzman bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya ait taşınmazın, davalıya ait taşınmazın ifrazı sırasında oluşan koordinat hatası nedeniyle azaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, kadastro sonrası ifraz işlemlerine dayalı uyuşmazlıklarda Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanamayacağı ve davacı taşınmazındaki eksikliğin nasıl giderileceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davaya konu uyuşmazlığın kadastro sonrası ifraz işlemlerine dayandığı, bu nedenle Kadastro Kanunu m.12/3'teki 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanamayacağı, ayrıca bilirkişi raporunda davacı taşınmazındaki eksikliğin ne şekilde oluştuğunun ve giderileceğinin açıklanmadığı, bu hususların tespiti için keşif yapılması gerektiği ve davacının ölümü nedeniyle adına tescil kararı verilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın bir kısmının komşu parsele eklenmesi nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açılması üzerine, kadastro sınırlarının belirlenmesinde maliklerin rızasıyla yapılan ifraz işleminin dikkate alınıp alınmaması hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Maliklerin rızasıyla yapılan ifraz işleminin uygulama kadastrosunda dikkate alındığı, tesis kadastrosunda da taşınmaz sınırlarının sabit sınır esas alınarak belirlenip belirlenmediğinin tespit edilemediği ve ifraz işlemindeki koordinatların yenileme kadastrosundaki sınırlarla uyuştuğu gözetilerek yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya ait taşınmazın sınırlarının ifraz işlemiyle hatalı olarak değiştirildiği iddiasıyla tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde tazminat ve yüzölçümünün düzeltilmesi istemiyle açılan davanın reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tapu iptali ve tescil talebinin zilyetlikle kazanım hükümlerine dayanmadığı, 4721 sayılı Kanun'un 713/2. maddesindeki özel hukuki sebeplere dayanmadığı ve 3402 sayılı Kanun'un 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.