Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İyi Niyetli Hamil”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Çeklerin çalınması ve ciro edilmesi nedeniyle açılan menfi tespit davasında, son hamilin iyi niyetli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Çekin son hamili olan davalının, çeklerin karşılıksız olduğunu bildiği ve ticari teamüllere aykırı hareketlerde bulunduğu, deliller ve ticari defter kayıtları ile ispat edildiğinden, davalının iyi niyetli hamil olmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Çekin keşideciye iade edildikten sonra tahrifat yapıldığı ve kötüniyetli olarak tekrar tedavüle sokulduğu iddiası üzerine, borçlunun olmadığının tespiti davasında, davalının iyi niyetli hamil olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Borçlunun senette tahrifat yapıldığı iddiası mutlak bir defi niteliğinde olduğundan, mahkemenin bu iddiayı incelemesi ve gerektiğinde bilirkişi raporu alarak senette tahrifat olup olmadığını araştırması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya verilen çeklerin karşılığında sözleşmedeki yükümlülüğün yerine getirilmediği ve sözleşmenin feshedilerek çeklerin iade edilmesi konusunda anlaşıldığı halde, davalının çekleri iade etmeyip faktoring şirketine ciro etmesi sebebiyle davacı tarafından, çek bedelleri için borçlu olmadığının tespiti istenmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Faktoring şirketinin, ortakları aynı olan şirketler arasında düzenlenen fatura ve belgelere dayanarak, faturaya konu mal satışının fiktif olup olmadığı, işlem taraflarının güvenilirliği ve mali durumları hususunda gerekli araştırma ve istihbarat çalışmasını yapmadan, keşideciden teyit almadan işlem yapmasının, 6361 sayılı Kanun ve ilgili yönetmelik uyarınca kendisine yüklenen istihbarat yükümüne aykırı olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalı şirkete verilen çeklerin, davalı şirketin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle, son hamil olan bankaya karşı iadesinin talep edilip edilemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çeklerin arkasında tahsil ibaresi bulunmaması ve cironun temlik cirosu olması nedeniyle, davalı bankanın iyi niyetli hamil sıfatıyla çekleri iktisap ettiği, davacının ise şahsi defilerini iyi niyetli hamile karşı ileri süremeyeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Çalındığı iddia edilen bir çekin, davalı tarafından takibe konulması üzerine açılan menfi tespit ve çekin istirdadı davalarında, davalının iyi niyetli hamil olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çekteki ciro silsilesinin kopuk olması ve davalının yetkili hamil olmadığının kabulü gerektiği gözetilerek, birleşen davadaki istirdat talebinin kabul edilmesi gerekirken reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı şirket ve bankaya karşı, bedelsiz bir çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çekin avans olarak verildiğini ispat etmesi, davalı şirketin ise mal teslimini ispatlayamaması ve davalı bankanın da iyi niyetli hamil olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından düzenlenen ve bedelinin sonradan tahrif edildiği iddia edilen bir senetten kaynaklanan menfi tespit ve alacak davalarında, senedin tahrif edilip edilmediği ve davacının iyi niyetli hamil olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesi kararı, icra hukuk mahkemesi kararı ve bilirkişi raporları ile senette tahrifat yapıldığı sabit görüldüğünden ve davacının senedi ciro yoluyla aldığı, senedin sahte olduğunu bildiğine dair bir delil bulunmadığı, iyi niyetli üçüncü kişi olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin asıl davayı kabulüne, birleşen davayı reddine ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesince onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.