Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“2004 Sayılı İcra İflas Kanunu”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davasında davalıların zorunlu dava arkadaşı olması ve davacının yetki tercihini davalılardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde kullanabilmesi gözetilerek Bakırköy 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında zorunlu dava arkadaşlarının yetki itirazında bulunup bulunmadığına ilişkin yargı yeri uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davasında borçlu ve onunla işlem yapan üçüncü kişi arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu, yetki itirazının davalılar tarafından birlikte ileri sürülmesi gerektiği ve borçlu şirketin yetki itirazında bulunmadığı gözetilerek davanın ilk açıldığı yer mahkemesinin yetkili olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davalarında davalı borçlu ile işlem yapan üçüncü kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve davalıların tamamının yetki itirazında bulunması gerektiği, ayrıca tüm davalıların Uşak'ta ikamet ettikleri gözetilerek Uşak 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, zorunlu dava arkadaşlarından sadece birinin yetki itirazında bulunması durumunda yetki uyuşmazlığının nasıl çözüleceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davalarında davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve usul işlemlerinin birlikte yapılması gerektiği, bu nedenle yetki itirazının da tüm davalılar tarafından birlikte ileri sürülmesi gerektiği, duruşmaya katılan dava arkadaşının yaptığı usul işlemlerinin gelmeyen dava arkadaşı için de geçerli olduğu gözetilerek Adana 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davasında kesin yetki kuralı bulunmaması, davalıların yetki itirazında bulunmaması ve 6100 sayılı HMK'nın 19. maddesi gereğince davanın açıldığı mahkemenin yetkili hale gelmesi gözetilerek, davanın ilk açıldığı Yalova 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, zorunlu dava arkadaşlarının yetki itirazında bulunup bulunmadığına ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davasında davalı borçlu ile işlem yapan üçüncü kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve yetki itirazının tüm zorunlu dava arkadaşları tarafından birlikte yapılması gerektiği, davalıların bir kısmının yetki itirazında bulunmaması sebebiyle davanın ilk açıldığı mahkemenin yetkili olduğu gözetilerek, Manisa 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında davalıların birden fazla olması halinde yetkili mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davasında 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun 282. maddesi gereğince davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve zorunlu dava arkadaşlarının usul işlemlerini birlikte yapmak zorunda oldukları, bu nedenle yetki itirazının davalılarca birlikte ileri sürülmesi gerektiği, davalılardan birinin yaptığı yetki itirazının geçerli olduğu ve diğer davalının cevap dilekçesi vermemiş olsa dahi bu itirazın onu da bağlayacağı gözetilerek İstanbul 32. Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında yargı yeri uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davalarında davalı borçlu ile hukuki işlemde bulunan üçüncü kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve davalılardan birinin yasal cevap süresi içinde yetki itirazında bulunduğu gözetilerek Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında zorunlu dava arkadaşlarından sadece birinin yetki itirazında bulunması durumunda, yetki itirazının geçerli olup olmadığına ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davasında davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ve usul işlemlerinin birlikte yapılması gerektiğinden, davaya katılan zorunlu dava arkadaşının yaptığı yetki itirazının diğer davalı için de geçerli olduğu gözetilerek, Bursa 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında, davalıların bir kısmının yetki itirazında bulunması durumunda, yetki itirazının geçerli sayılıp sayılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davalarında davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğu ve usul işlemlerinin birlikte yapılması gerektiği, bu nedenle yetki itirazının da tüm davalılar tarafından birlikte yapılması gerektiği, aksi halde tek bir davalının yaptığı yetki itirazının hukuki sonuç doğurmayacağı gözetilerek, davalıların bir kısmının yetki itirazında bulunması durumunda, diğer davalıların da usulüne uygun tebligat yapılmış olmasına rağmen cevap vermemeleri ve duruşmaya katılmamaları durumunda, yetki itirazında bulunan davalıların yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğuna karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.