Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“5320 Sayılı Kanun”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Yargıtay 1. Ceza Dairesinin verdiği onama kararında yer alan ifadelerin maddi hata oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlamda eleştirilen hususun maddi hatadan kaynaklandığı, bu ibarenin karışıklığa yol açtığı ve mahkemenin ceza hesaplamasında herhangi bir yanlışlık bulunmadığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın maddi hata düzeltme talebi kabul edilerek, karardaki belirtilen ifadelerin çıkarılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin verdiği kararda sehven hapis cezası süresinin yanlış yazılması nedeniyle maddi hatanın düzeltilip düzeltilemeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay 1. Ceza Dairesi kararında hapis cezası süresinin yazım hatası nedeniyle eksik yazıldığının tespiti üzerine, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca maddi hatanın düzeltilerek kararın düzeltilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozma sonrası verilen hükümde, kazanılmış hakların nasıl uygulanacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların kazanılmış hakları gözetilirken, yeniden ceza tayini yapılmasının yerine, kazanılmış hakka esas cezanın infazına karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: 18 yaşından küçük mağdura baro tarafından atanan vekilin vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 18 yaş altı mağdurlara baro tarafından atanan vekillere, vekâlet ücreti değil, 5320 sayılı Kanun'un 13. maddesi gereği yargılama gideri olarak vekillik ücreti ödenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay 1. Ceza Dairesinin verdiği temyiz incelemesine ilişkin kararda sehven "Kanun Yararına Bozma" ibaresinin yer alması nedeniyle oluşan maddi hatanın düzeltilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay kararında yer alan sehven "Kanun Yararına Bozma" ibaresinin dosya içeriğine aykırı olması ve 5320 sayılı CMK'nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 8/1. maddesi gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının maddi hata düzeltme talebi kabul edilerek, ilgili ibarelerin karardan çıkarılıp yerine "Tutuklu-Duruşma Talepli" ibaresinin eklenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık tarafından neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün temyiz edilmesi üzerine, tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın tekerrüre esas sabıka kaydına ilişkin yapılan uyarlama yargılaması sonucunda yine mahkûmiyet kararı verilmesi ve bu nedenle tekerrüre esas olma koşullarının ortadan kalkmaması gözetilerek, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiği halde uygulanmamasının usule aykırı olmadığı, diğer temyiz itirazlarının da yerinde olmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yargıtay 1. Ceza Dairesinin verdiği kararda, gerekçe kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı belirtilmesine rağmen karar kısmında hüküm kurulmaması nedeniyle oluşan maddi hatanın düzeltilip düzeltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 8. maddesi uyarınca, Yargıtay kararlarındaki maddi hataların Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın talebi üzerine düzeltilebileceği gözetilerek, Yargıtay 1. Ceza Dairesinin kararında eksik kalan hüküm yazılarak maddi hata düzeltilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında verilen basit yaralama suçundan hükmolunan adli para cezasına dair kararın temyiz edilebilirliği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmolunan adli para cezasının miktarı nedeniyle hükmün kesin nitelikte olduğu ve bu nedenle temyiz yoluna kapalı bulunduğu gözetilerek, yerel mahkemenin temyiz talebini reddeden ek kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay 1. Ceza Dairesi'nin verdiği bir kanun yararına bozma kararında, infaz hakimliği kararının esas ve karar numarasının yanlış yazılması nedeniyle oluşan maddi hata.
Gerekçe ve Sonuç: 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca, Yargıtay kararlarındaki maddi hataların Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın başvurusu üzerine düzeltilebileceği gözetilerek, Yargıtay 1. Ceza Dairesi kararındaki infaz hakimliği kararının numarasına ilişkin maddi hata düzeltilmiştir. - Uyuşmazlık: Suça konu olduğu iddiasıyla el konulan araca ilişkin otopark ücretinin tazmini istemiyle açılan davada görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK ve 5320 sayılı CMK'nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 6. maddesi uyarınca tazminat istemine dayanak alınan el koyma işleminin 1 Haziran 2005 tarihinden önce gerçekleştiği ve 466 sayılı Kanun'da da düzenlenmemiş olması nedeniyle davanın genel hükümlere göre ve dava değerine göre sulh hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemeleri'nin kuruluşundan önce verilen bir hükmün, Yargıtay tarafından bozulması sonrasında verilen yeni hükmün temyiz süresinin, 1412 sayılı CMUK'un 310. maddesine göre bir hafta mı yoksa 7035 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 291. maddesine göre on beş gün mü olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesinde, Bölge Adliye Mahkemeleri'nin kuruluşundan önce temyiz edilmiş dosyalarda CMUK hükümlerinin uygulanacağı açıkça belirtildiğinden ve 7035 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin CMUK'daki temyiz süresini etkilemediği değerlendirilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilmiş ve sanığın temyiz istemi süresinden sonra yapıldığı gerekçesiyle reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemeleri'nin faaliyete başlamasından önce verilen ve Yargıtay'ca bozulan bir hükmün, bozma sonrası verilen yeni hükme karşı yapılan temyiz başvurusunda, temyiz süresinin 1412 sayılı CMUK'a göre bir hafta mı yoksa 7035 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK’ya göre on beş gün mü olduğu hususunda yaşanan ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemeleri'nin kuruluşundan önce verilen kararlar hakkında kesinleşinceye kadar CMUK hükümlerinin uygulanacağı, 7035 sayılı Kanun ile CMK'daki temyiz süresinin uzatılmasına ilişkin değişikliğin ise yalnızca bu kanunun yürürlüğe girdiği tarih ve sonrasında verilen kararlar için geçerli olduğu, sanığın temyiz başvurusunun CMUK'a göre bir haftalık yasal süreyi aştığı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı kabul edilerek temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.