Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“6769 Sayılı SMK”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalının, davacının şirketinde çalıştığı dönemde geliştirdiği ve davacının kullandığı markayı kötü niyetle kendi adına tescil ettirip ettirmediğine ilişkin marka hükümsüzlüğü davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, davacının şirketinde çalışırken geliştirdiği ve davacının daha önce kullandığı markayı, davacının ticari faaliyetlerine engel olmak amacıyla kötü niyetle kendi adına tescil ettirdiği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi’nin davalı markasının hükümsüzlüğüne karar veren direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıların eylemlerinin davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı TTK'nın yürürlüğe girmesiyle tescilli marka haklarının haksız rekabet hükümleriyle kümülatif olarak korunamayacağı, özel düzenleme olan 6769 sayılı SMK hükümlerinin uygulanmasının yeterli olduğu gerekçesiyle, mahkemenin haksız rekabete ilişkin hüküm kurması hatalı bulunmuş ve karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu'nun (YİDK), davacı marka başvurusunu reddetmesi üzerine, davacı tarafından YİDK kararının iptali ve marka tescilinin yapılması talebiyle açılan davada, taraf markaları arasında karıştırılma tehlikesinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraf markalarının müşterek unsurlar içermesi, benzer mallar için başvuru yapılması ve karıştırılma tehlikesinin bulunması nedeniyle, davacıya ait önceki tarihli markanın müktesep hak teşkil etmediği gözetilerek, İlk Derece Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararı ile bu kararı onayan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescilli bir marka ile benzerlik gösteren bir ticaret unvanı ve alan adı kullanımının marka hakkı ihlali ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6769 sayılı SMK'nın marka hakkına tecavüz ve haksız rekabeti kapsayan özel hükümler öngörmesi ve davacının da bu özel hükümlere dayanması nedeniyle, haksız rekabet hükümlerinin SMK ile birlikte uygulanmasına gerek olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının haksız rekabetin tespiti ve men'ine ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tescilli bir markanın izinsiz kullanımının hem marka hakkına tecavüz hem de haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı TTK'nın yürürlüğe girmesiyle tescilli marka hakları bakımından sadece özel kanun olan 6769 sayılı SMK hükümlerinin uygulanacağı, SMK'nın haksız rekabeti de kapsayacak şekilde özel ve üstün koruma sağladığı, bu nedenle haksız rekabet hükümlerinin SMK yanında ayrıca uygulanamayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının haksız rekabetin tespiti yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescilli marka ve tasarım haklarına tecavüz ile haksız rekabet iddiasına dayalı açılan davada, haksız rekabet hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı TTK'nın yürürlüğe girmesinden sonra tescilli marka ve tasarımların 6769 sayılı SMK ile özel olarak korunduğu, SMK hükümlerinin haksız rekabet hukukunu da kapsayacak şekilde düzenlendiği ve bu nedenle tescilli marka ve tasarım haklarına tecavüz ile haksız rekabet davalarında kümülatif korumanın uygulanma alanı kalmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının haksız rekabetin tespiti ve men'ine ilişkin kısmının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından tescilli markası ile davalı tarafından tescil başvurusu yapılan marka arasında benzerlik bulunup bulunmadığı ve davalının kötüniyetli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraf markaları arasında 6769 sayılı SMK'nın 6/1 maddesi anlamında benzerlik ve karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, davacı markasının tanınmış olsa dahi taraf markaları benzer olmadığından SMK'nın 6/5. maddesinde sayılan koşulların gerçekleşmediği ve davalının kötüniyetli başvuru yaptığının ispatlanamadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından kullanılan işaretlerin davacının tescilli markasına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tescilli markaların, 6769 sayılı SMK ile haksız rekabet hukukunu da kapsayacak şekilde özel olarak korunduğu, bu nedenle SMK hükümlerinin haksız rekabet hükümlerine göre öncelikli olarak uygulanması ve kümülatif korumanın söz konusu olmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının haksız rekabete ilişkin kısmının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının, davacının tescilli markasını internet sitelerinde izinsiz kullanarak marka hakkına tecavüz edip haksız rekabet oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6769 sayılı SMK ile özel koruma getirilen tescilli marka hakkı ihlallerinde, haksız rekabet hükümlerinin SMK yanında ve aynı anda uygulanarak kümülatif koruma sağlanamayacağı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin marka hakkına tecavüzü tespit ve bu tecavüzün ref’i ile men’ine ve manevi tazminata hükmeden kararının, haksız rekabetin tespiti, ref’i ve men’ine ilişkin kısmı kaldırılarak düzeltilmesine ve onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescilli bir markanın izinsiz kullanımının hem marka hakkına tecavüz hem de haksız rekabet teşkil edip etmediği ve kümülatif korumanın uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı TTK'nın yürürlüğe girmesiyle tescilli marka haklarının özel kanun olan 6769 sayılı SMK ile korunmasının yeterli görüldüğü, haksız rekabet hükümlerinin SMK hükümleri yanında eş zamanlı olarak uygulanmasının mümkün olmadığı ve kümülatif korumanın artık uygulama alanı kalmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının haksız rekabetin tespiti ve men'ine ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıya ait tescilli markanın 5 yıllık süre içinde ciddi şekilde kullanılmadığı iddiasıyla markanın iptaline ilişkin davada, davalının markayı ciddi şekilde kullandığına dair yeterli delil sunup sunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, markanın ciddi şekilde kullanıldığına dair sunduğu delillerin yetersiz olduğu ve HMK’nın ilgili maddeleri gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesinin davalının istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının markasının davacının marka haklarına tecavüz teşkil edip etmediği ve bu kapsamda haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 6102 sayılı TTK'nın yürürlüğe girmesinden sonra tescilli marka haklarının korunmasında 6769 sayılı SMK hükümlerinin uygulanacağı, haksız rekabet hükümlerinin birlikte uygulanmasını gerektiren kümülatif korumanın artık uygulama alanı olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının haksız rekabetin tespiti ve men'ine ilişkin kısmının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.