Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ayın”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının işverenden talep ettiği yayın tatiline bağlı ücret, fazla mesai ücreti, %5 fazlalık ücreti ve faiz başlangıç tarihi hususlarında anlaşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dosya kapsamına, uygulanacak hukuk kurallarına ve tarafların delillerine göre yapılan değerlendirmede davacı vekilinin temyiz itirazlarının kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının sosyal medya paylaşımları nedeniyle iş sözleşmesinin feshedilmesinin haklı nedene dayanıp dayanmadığı, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sosyal medya paylaşımlarının işverenin yayın ilkelerine aykırılık teşkil etse de, haklı fesih nedeni oluşturmadığı ve iş sözleşmesinin geçerli nedenle feshedildiği gözetilerek, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnternet yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan manevi tazminat davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği veya gelme ihtimalinin bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olduğu ve davacının bu yerlerden birini seçebileceği gözetilerek, internet yayınının takip edilebildiği yer mahkemesinin yetkili olduğuna ve İstanbul Anadolu 28. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnternet yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle açılan manevi tazminat davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İnternet yayını yoluyla yapılan haksız fiillerde, yayının yapıldığı yerde zarar meydana gelme ihtimali de bulunduğundan ve davacı seçimlik yetkisini kullanarak bu yer mahkemesinde dava açabildiğinden, Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan yol olarak terkini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Emsal karşılaştırması ve Bayındırlık birim fiyatları üzerinden hesaplanan kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tapudan terkinine ilişkin açılan davada, istinaf mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzelterek onamasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırılan arsa niteliğindeki taşınmazın bedeline, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-g maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak, üzerindeki yapı ve müştemilata Bayındırlık Birim Fiyatları esas alınarak ve ağaçlara yaş ve cinslerine göre değer biçilerek ulaşıldığı ve istinaf mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararının ödemeye ilişkin kısımlarını HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca düzeltmesinin yerinde olduğu gözetilerek, temyiz isteminin reddine ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespitinde gelir metodunun uygulanması ve yapı bedelinin hesaplanmasında dava tarihine endeksleme yapılıp yapılmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yapı bedelinin hesabında dava tarihine endeksleme yapılmasının doğru olmadığı, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu ve bayındırlık birim fiyatları esas alınarak hesaplama yapılması gerektiği gözetilerek, istinaf mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak yeniden hüküm kurmasına ilişkin karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin adi ortaklık payının davacıya devredildiğinin tespiti ve davacının adi ortaklığa kayyum olarak atanması talebinin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket yetkilisinin, adi ortaklık payını devretmeye yetkili olmadığı, devir protokolünün davalı şirket yönünden bağlayıcı olmadığı ve tüzel kişilik perdesinin aralanması koşullarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ortak olarak satın alındığı iddia edilen bir taşınmazdan kaynaklanan payın tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ortaklığın varlığı ve davacıların talep edebileceği payın belirlenmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından kabul edilen adi ortaklığa ait araçtaki payın tescili ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilip yükletilmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından ortaklık payının kabul edilmiş olması, davalıya isnat edilen vergi ödemelerine ilişkin ifadelerin hakkın özüne ilişkin bulunmaması ve davalının davanın açılmasına kendi hâl ve davranışlarıyla sebebiyet verdiğinin ispatlanamaması gözetilerek davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı eczacıya, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından hastanın bilgisi dışında ilaç yazıldığı iddiasıyla kesilen cezai şartın iptali istemiyle açılan davanın kabulü üzerine yapılan temyiz başvurusunun infazi.
Gerekçe ve Sonuç: Ceza mahkemesinin beraat kararının hukuk hakimini maddi olaylar yönünden bağlayıcı olduğu, ancak 2016 yılı protokol hükümlerine göre davacı hakkında ne miktarda cezai işlem uygulanması gerektiğinin belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Adi ortaklıktan kaynaklı alacak davasında, ortaklık payının devri ve davaya tüm ortakların dahil edilmesi gerekliliği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ortağın rızası olmaksızın yapılan ortaklık payı devrine geçerlilik tanınamayacağı ve adi ortaklığa karşı açılan davada tüm ortakların davaya dahil edilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.