Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Denetim Süresi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Hükmün açıklanması geri bırakılan hükümlünün denetim süresi içinde işlediği suçtan dolayı hükmün açıklanmasına ilişkin kararın, suçun zamanaşımına uğraması nedeniyle hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün denetim süresi içinde işlediği suçun, hükmün açıklandığı tarihte zamanaşımına uğradığının anlaşılması nedeniyle, yerel mahkeme kararının bozulması için Adalet Bakanlığı'ndan görüş istenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanığın denetim süresi içinde işlediği iddia edilen suçtan beraat etmesi nedeniyle hükmün açıklanmasının geri alınması kararı doğru mudur?
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın denetim süresi içinde işlediği iddia edilen suçtan beraat etmesi ve bu nedenle hükmün açıklanmasının geri alınması için gerekli yasal şartların oluşmadığı gözetilerek yerel mahkemenin hükmü açıklanması kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden önce işlenen suç nedeniyle hükmün açıklanmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Denetim süresinin hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesiyle başladığı ve bu tarihten önce işlenen suçların hükmün açıklanmasını gerektirmediği gözetilerek yerel mahkemenin hükmün açıklanmasına dair kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildikten sonra, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi üzerine hükmün açıklanması halinde, Türk Ceza Kanunu'nun 50. ve 51. maddelerindeki seçenek yaptırımların ve ertelemenin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı sonrasında denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi sebebiyle hükmün açıklanması durumunda, Türk Ceza Kanunu'nun 231/11. maddesi gereğince hükmün aynen açıklanması gerektiğinden ve sanığın lehe hükümlerden ikinci kez yararlanamayacağından, seçenek yaptırımlar ve ertelemenin uygulanmasına yer olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bozulan sanık hakkında, daha sonra hükmün açıklanması gündeme geldiğinde, ilk hükümdeki ceza ertelemesinin kazanılmış hak olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanması geri bırakma kararı bozulduktan sonra sanığın denetim süresi içinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verilmesi durumunda, ilk hükümde uygulanan ceza ertelemesinin sanığın kazanılmış hakkı olduğu gözetilerek, hükmün açıklanması aşamasında da ceza ertelemesinin uygulanması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı kısmen bozulmuş ve düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan verilen hükmün açıklanması kararının bozma sonrası tekrar hükmün açıklanmasının geri bırakılması talebinin reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın denetim süresi içinde kasıtlı suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükmün açıklanması talebinin reddine yönelik temyiz itirazlarının, delillerin ve usulün hukuka uygun olduğu gözetilerek reddiyle hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verildiği tarih itibariyle başlayan denetim süresi içerisinde işlenmeyen suçtan dolayı hükmün açıklanıp açıklanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiği tarihten itibaren başlayan beş yıllık denetim süresi geçtikten sonra işlenen suçtan dolayı hükmün açıklanamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin hükmü açıklamasına dair kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanması geri bırakılan hükümlünün denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi üzerine hükmün açıklanarak ceza verilmesi kararına karşı, zamanaşımı nedeniyle kamu davasının düşmesi gerektiği iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün suç tarihinde çocuk olması ve denetim süresi içinde işlediği suçtan dolayı hükmün açıklanmasına karar verilmesi aşamasında kasten yaralama suçundan dolayı yargılanması, dava zamanaşımının dolduğu gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309/4-d maddesi uyarınca kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildikten sonra, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi üzerine hükmün açıklanması gerekirken, kamu davasının zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın işlediği kasten yaralama suçu için öngörülen cezanın hapis cezası olması ve 8 yıllık zamanaşımı süresinin, hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı tarih ile hükmün açıklandığı tarih arasında geçen durma süresi de gözetildiğinde dolduğu gerekçesiyle hükmün açıklanmasına ilişkin yerel mahkeme kararı bozulmuş ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanması geri bırakılan hükümlünün, denetim süresi içinde işlediği kasten yaralamaya teşebbüs suçu nedeniyle hükmün açıklanmasına karar verilmesinin ardından, kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşüp düşmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün fiili işlediği tarih ile hükmün açıklandığı tarih arasında geçen sürede, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 66/2. maddeleri uyarınca, 15-18 yaş grubu için öngörülen zamanaşımı süresinin dolduğu ve hükmün açıklanması aşamasında davanın düşmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuş ve kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanması geri bırakıldıktan sonra sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi üzerine hükmün açıklanmasına karar verilmesi üzerine aynı hüküm için ikinci kez hükmün açıklanmasına karar verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında hükmün açıklanması geri bırakılan hükmün, denetim süresi içinde işlediği suçtan dolayı açıklanmasına karar verildikten sonra, aynı hüküm için tekrar hükmün açıklanması talebinin hukuken geçersiz ve yok hükmünde olduğu, bu nedenle kanun yararına bozma yoluna konu olamayacağı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden önce işlenen suç nedeniyle hükmün açıklanmasının mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Denetim süresinin, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesiyle başladığı ve sanığın bu tarihten önce işlediği suçlar sebebiyle hükmün açıklanamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin hükmün açıklanmasına dair kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.