Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Elektrik Tüketim Bedeli”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Elektrik tüketim bedelinden kaynaklı alacak için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporunda, davalının fiili elektrik kullanım miktarı üzerinden sorumluluğunun belirlendiği gözetilerek, davacı vekilinin diğer temyiz itirazları reddedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı abonenin, arızalı sayaç nedeniyle itiraz ettiği elektrik faturası borcundan dolayı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Elektrik sayacının arızalı olduğuna dair kesin bir tespit bulunmaması ve tüketimlerin yanlış kaydedilmesinde davalının kusurunun olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine kısmi kabul kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hatalı çarpan farkı nedeniyle düzenlenen fark faturası ve ödenmeyen elektrik tüketim borcuna dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, önceki bozma kararında belirtilen hususlara uygun karar verdiği ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının bozma kapsamı dışında kaldığı değerlendirilerek yerel mahkeme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacıya bağlı hastanelere ticarethane tarifesi uygulayarak fazla elektrik tüketim bedeli tahsil ettiği iddiasıyla açılan istirdat davasında, mahkeme kararının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda davacının alacaklı olduğu miktarın taraf ve Yargıtay denetimine elverişli şekilde belirlendiği ve bozma kararı dışında kalan hususların kesinleştiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketime esas ödenmeyen fatura bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin Yargıtay'ın önceki bozma kararlarına uygun hüküm verdiği ve bozma kapsamı dışında kalan hususların kesinleştiği gözetilerek, davacı vekilinin gecikme zammı uygulanması ve davalının tüketim bedelinden sorumlu olmadığı yönündeki karar düzeltme talepleri reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalı elektrik şirketine fazladan tahakkuk ettirilen elektrik tüketim bedeli nedeniyle borçlu olmadığının tespiti talebiyle açılan menfi tespit davasının, daha önce aynı konu hakkında açılan ve feragatle sonuçlanan dava nedeniyle reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının aynı konu hakkında daha önce açtığı ve feragatle sonuçlanan davanın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 303. maddesi uyarınca kesin hüküm oluşturması ve bu hükmün mevcut davada kesin delil teşkil etmesi gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kiralanana ait elektrik tüketim bedellerinin kiracı tarafından ödenmemesi nedeniyle kiraya verenin başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinde elektrik tüketim bedellerinin kiracıdan tahsil edileceğinin kararlaştırılmış olması ve davalının kullanımda olan kiralananın elektrik borcunu ödememesi nedeniyle kiraya verenin yaptığı takipte bir usulsüzlük bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik sayacının abonenin kusuru olmaksızın tüketim kaydetmediği dönemde, dağıtım şirketi tarafından tahakkuk ettirilen faturanın fazla olduğu iddiasıyla açılan istirdat davasında, hesaplamaya esas alınacak döneme ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Daire, bozmaya uyularak verilen kararda, sayacın bozuk olduğu dönem için hesaplanan kıyas tüketim bedelinin Yönetmeliğe uygun ve denetime elverişli olduğu, bozmaya uymakla kesinleşen yönlerin yeniden incelenemeyeceği ve tarafların temyiz itirazlarının kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, davalı elektrik şirketine ait aboneliğinden kaynaklanan faturalardaki tüketim bedelinin fahiş olduğunu ve gerçekte o kadar elektrik tüketmediğini iddia ederek, borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uygun olarak davada hükme esas aldığı bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu ve davacının iki ayrı aboneliğinin bulunduğu hususu da dikkate alınarak uyuşmazlık değerlendirildiğinden, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Elektrik tüketim bedelinin tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali davasında, davalının abonelik sözleşmesinin tarafı olup olmadığı ve borçlu sayılıp sayılamayacağı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, davalı ile akdettiğini iddia ettiği abonelik sözleşmesini ibraz edememesi ve davalının da sözleşme yapmadığını ispatlaması karşısında, davalının takip konusu abonelik sözleşmesinin tarafı olduğunun ispatlanamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik tüketim bedelinden kaynaklanan alacak davasında, önceki abonenin borcundan dolayı yeni abonenin sorumluluğunun olup olmadığı ve hükmedilen gecikme zammına faiz yürütülüp yürütülemeyeceği noktalarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İş yerini devralan yeni abonenin, devreden şirketle organik bağı bulunması ve muvazaalı devir yapılmış olması sebebiyle önceki abonenin elektrik tüketim borcundan sorumlu olduğuna, ancak gecikme zammı niteliğinde olan temerrüt faizine ayrıca faiz yürütülemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Abonelik sözleşmesi sona erdikten sonra, fiili elektrik kullanıcısının, abone adına tahakkuk eden elektrik borcundan sorumlu olup olmadığı ve sorumluluğun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Fiili kullanıcının, abone ile birlikte kullandığı miktarla sınırlı olmak üzere elektrik borcundan müteselsilen sorumlu olduğu gözetilerek, davalı fiili kullanıcının kullandığı elektrik miktarının tespiti için mahkemeye işin esasına ilişkin eksik inceleme yapması nedeniyle bozma kararı verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.