Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Eve Dön İhtarı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadının manevi tazminat talebinin reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının temyiz edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin, kadını ortak konuta almaması ve bu durumun kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olması ve toplum içinde küçük düşmesine neden olması gözetilerek, manevi tazminat talebinin reddine ilişkin karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin değerlendirilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin kadını tam kusurlu bularak yoksulluk nafakası talebini reddetmesi ve erkeğe tazminat vermesi hatalı olup, eve dön ihtarının kadının önceki kusurlarını affettiği anlamına geldiği, erkeğin de onur kırıcı sözler sarfettiğinin tanık beyanlarıyla sabit olduğu, bu sebeple tarafların eşit kusurlu sayılması ve kadının yoksulluğa düşeceğinin anlaşıldığından yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası ve erkek lehine hükmedilen tazminat yönlerinden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eşini ortak konutu terk etmeye zorlayan eşin, terk nedeniyle boşanma davası açıp açamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 Sayılı TMK’nın 164. maddesi uyarınca, diğerini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eş de terk etmiş sayılacağından, davacı eşin terk nedeniyle boşanma davası açma hakkı bulunmadığı ve davacı taraf sıfatının olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı değişik gerekçeyle onanmıştır. - Uyuşmazlık: Terk nedeniyle boşanma davasında, davacının terk edilmiş sayılacağı tarih, eve dön ihtarının samimiyeti ve süresinde olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, ilk kararında yer almayan ve Özel Dairece de değerlendirilmeyen yeni bir gerekçeyle direnme kararı vermesi nedeniyle, verilen kararın yeni hüküm niteliğinde olduğu ve temyiz incelemesinin Özel Daireye ait olduğu gözetilerek dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı erkeğin, davalı kadına gönderdiği eve dön ihtarının, kadının kusurlu davranışlarını affettiği anlamına gelip gelmediği ve bu sebeple boşanma davasının reddine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin, davalı kadına gönderdiği eve dön ihtarının boşanmaya sebep olan olayları affettiği veya hoş gördüğü anlamına geldiği, bu sebeple evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı kadının kusurlu olduğundan bahsedilemeyeceği ve davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölümle sonuçlanan evlilikte sağ kalan eşin boşanmaya sebebiyet verecek kusurunun olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları dikkate alınarak, usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle temyiz başvurusunun reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, erkeğin terk iddiasına dayalı boşanma talebinin kabulünün hakkaniyete uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, kadının eve dön ihtarına rağmen dönmemesini ve erkeğin terk nedeniyle boşanma davası açmakta haklı olduğunu kabul ederek verdiği boşanma kararının, usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz talebi reddedilmiş ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davalarının kabulü, kusur belirleme, nafaka ve tazminat miktarlarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uygulanması gereken hukuk kuralları ve hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, nafaka ve tazminat miktarlarının belirlenmesi, eve dönüş ihtarının geçerliliği ve kişisel ilişki düzenlemesi hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları dikkate alınarak usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, davacı-karşı davalı kadının kişisel ilişkiye ilişkin temyiz talebi hariç olmak üzere, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi ve yoksulluk nafakası talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, tarafların kusur durumlarını, delilleri ve yasal dayanakları değerlendirerek erkeğin boşanmada tam kusurlu olduğuna, kadının ise çalışıyor olması nedeniyle yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin yerinde olmadığına ve takdir edilen tazminat miktarlarının hakkaniyete uygun olduğuna karar vererek, yerel mahkemenin kararını onamıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.