Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Fark Ücret Alacakları”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının sürekli işçi kadrosuna geçişinde intibakının doğru yapılıp yapılmadığı, buna bağlı fark alacaklarının bulunup bulunmadığı, davalıların sorumluluklarının kapsamı ve vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, usul ve yasaya uygun olduğu, davacı ve davalı belediye vekillerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri gerekçelerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, davalı DSİ Genel Müdürlüğü'nün temyiz isteminin reddine, davacı ve davalı belediyenin temyiz isteminin ise esastan reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının mevsimlik çalışması olmadığı tespit edildikten sonra, mevcut konumuna göre derece ve kademesinin doğru tespit edilip edilmediği ve buna bağlı olarak fark ücret alacaklarının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozma kararına uyularak, davacının mevcut durumuna göre derece ve kademesinin tespit edildiği ve fark ücret alacaklarının hesaplandığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olduğu ve kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının hatalı intibak işlemi nedeniyle derece ve kademesinin tespiti ile fark ücret ve diğer alacaklarının davalı kurumlardan hangisine yöneltileceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının daha önce çalıştığı kurumların devri ve nakilleri sonucu oluşan yasal sorumluluğun belirlenmesi ve davacının çalıştığı kurumların her biri için kendi dönemlerindeki sorumluluklarının tespiti gözetilerek, davalı ... yönünden davanın reddine, diğer davalılar yönünden ise davanın kısmen kabulüne ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, büro görevlisi olarak çalıştığı halde düz işçi pozisyonunda gösterilmesi nedeniyle eksik ücret, ikramiye, ilave tediye ve yıpranma primi alacaklarının ödenmesi talebiyle açtığı tespit ve alacak davasında, arabuluculuk son tutanak tarihi ile dava tarihi arasında kalan dönem yönünden dava şartının bulunup bulunmadığı ve fark alacakların hesaplanıp hesaplanamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, 696 sayılı KHK ile kadroya geçirilmesi sürecinde, çalıştığı işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinin geçici 3. maddesinden yararlanıp yararlanamayacağı ve kadroya geçişine bağlı olarak dava konusu fark ücret alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya yapılan ödemeler, kadroya alınırken imzalanan sulhname, ilgili dönem için toplu iş sözleşmesi imzalanmamış olması, 375 sayılı KHK'nın geçici 23. maddesi ve davacının hizmet döküm cetvelindeki meslek kodu birlikte değerlendirilerek, davacının taleplerinin yasal dayanağı olmadığı ve yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle temyiz başvurusunun reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinden sonra ancak imza tarihinden önce dayanışma aidatı ödeyerek toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinin kabul edilip edilmeyeceği ve bu talebin kabulü halinde doğacak alacakların kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesinin 6356 sayılı Kanun'un 39. maddesinin 4. fıkrasının 4. cümlesini iptal etmesiyle, toplu iş sözleşmesinin imza tarihinden önce işçi tarafından dayanışma aidatı ödenerek toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinde bulunulması halinde, talep tarihinden itibaren toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanılacağının kabulü ve bilirkişi raporunun da bu doğrultuda hüküm kurmaya elverişli olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinden sonra ancak imza tarihinden önce dayanışma aidatı ödeyerek toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinin kabul edilip edilmeyeceği ve bu kapsamda talep ettiği fark ücret, fark ilave tediye, fark ikramiye, fark fazla mesai ücreti, fark dini bayram ve genel tatil ücreti ile sendikal tazminat alacaklarının davalıdan tahsil edilip edilemeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 6356 sayılı Kanun'un 39. maddesinin 4. fıkrasının 4. cümlesini iptal etmesi ve davacının toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinden sonra dayanışma aidatı ödeyerek toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinde bulunması nedeniyle, talep tarihinden itibaren toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandırılması gerektiği gözetilerek, davalı vekilinin temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinden sonra ancak imza tarihinden önce dayanışma aidatı ödeyerek toplu iş sözleşmesinden yararlanıp yararlanamayacağı ve buna bağlı olarak fark ücret, ikramiye, fazla mesai gibi alacaklarının olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesinin 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39. maddesinin 4. fıkrasının 4. cümlesini iptal etmesi ve davacının toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinden sonra dayanışma aidatı ödeme talebinde bulunması nedeniyle, talep tarihinden itibaren toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlanması gerektiği gözetilerek istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, toplu iş sözleşmesinin yürürlük tarihinden sonra ancak imza tarihinden önce dayanışma aidatı ödeyerek toplu iş sözleşmesinden yararlanma talebinde bulunup bulunamayacağı ve buna bağlı olarak fark ücret ve diğer alacaklarının ödenip ödenmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 39. maddesinin dördüncü fıkrasının dördüncü cümlesini iptal etmesi ve toplu iş sözleşmesinin yürürlük süresi gözetilerek talep tarihinden itibaren işçinin toplu iş sözleşmesi hükümlerinden yararlandırılması gerektiği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 375 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçen davacıya ödenmesi gereken ücretin tespiti ve fark ücret, ikramiye, ilave tediye ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki iş sözleşmesi ve uygulanan toplu iş sözleşmesi hükümleriyle birlikte davacının kadroya alınmasıyla işverence ödenmesi gereken ücretin belirlendiği ve davacının fark ücret alacaklarına hak kazandığı gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti, fark ücret alacaklarının hesaplanması ve ikramiye alacağına uygulanacak faiz oranının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dairece, ilk derece mahkemesinin bozmaya uygun karar verdiği, kararda ve gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozma ile kesinleşen karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine imkân bulunmadığı gözetilerek davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mevsimlik işçinin daimi kadroya alınması sırasında, önceki mevsimlik çalışma süresinin derece ve kademe intibakında dikkate alınıp alınmayacağı ve buna bağlı olarak fark ücret ve diğer işçilik alacaklarına hak kazanıp kazanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Eşit davranma ilkesi ve emsal Yargıtay kararları gözetilerek, mevsimlik işçinin daimi kadroya geçirilmesi sonrasında aynı işyerinde ve nitelikte çalışmaya devam etmesi halinde, önceki mevsimlik çalışma süresinin de derece/kademe intibakında dikkate alınması ve buna göre fark ücret alacaklarının hüküm altına alınması gerektiği değerlendirilerek direnme kararı onanmış, ancak davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daire'ye gönderilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.