Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Gözetim Yükümlülüğü”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalının zimmet suçu nedeniyle davacı bankanın uğradığı zararda, bankanın müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının banka nezdindeki ikinci müdürlük görevi, ünvanı, kıdemi ve görev tanımı gereği denetim, takip ve koruma hususlarında daha fazla sorumluluğu bulunduğu, bu nedenle davacı bankanın müterafik kusurlu sayılamayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Banka görevlisinin, müşteri hesabından yetkisiz kişiye yaptığı ödeme nedeniyle bankanın uğradığı zarardan dolayı, görevlisinin sorumluluk oranı ve bankanın tazminat talep hakkının olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Görevlisinin ödeme işlemlerindeki özen yükümlülüğüne aykırı davranarak bankaya zarar verdiği, ancak bankanın da gerekli denetim ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmediği değerlendirilerek, oluşan zarardan görevlisinin %50 oranında sorumlu tutulmasına ve bankanın tazminat talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı küçüğün haksız fiili nedeniyle davacıya verdiği zarardan dolayı açılan tazminat davasında, sürekli iş göremezlik tazminatının hesabında kullanılan bilirkişi raporunun ve müterafik kusur belirlemesinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kesin iş göremezlik süresinin belirlenmeksizin hesaplanan bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olması ve davalı küçüğün olayda tam kusurlu olmasına rağmen davacıya müterafik kusur indirimi uygulanmasının hatalı olması gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ev başkanı olan davalıların, suça sürüklenen çocuklarının işlediği adam öldürme suçundan dolayı kusursuz sorumluluk ilkesi gereğince manevi tazminat ödeme yükümlülüğünün olup olmadığı ve miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı anne ve babanın, ev halkından olan çocuklarının eyleminden ev başkanı sıfatıyla kusursuz sorumlu oldukları, dikkat ve özen göstermeleri halinde dahi zararın meydana gelmesini engelleyemeyeceklerini ispat edemedikleri ve hükmedilen manevi tazminat miktarının uygun olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı küçüğün sebep olduğu orman yangını nedeniyle davacı idarenin yangın söndürme giderlerinin davalılardan tahsili.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı küçüğün haksız fiili ve ebeveynlerinin gözetim yükümlülüğünü ihlalinden kaynaklanan yangın söndürme giderlerinin genel idare gideri olarak nitelendirilemeyeceği ve davacı idarenin gerçek zarar kapsamında tüm giderleri talep edebileceği gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ev başkanının, çocuğunun banka şubesinden para çaldığı iddiasına dayalı olarak, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 369. maddesi uyarınca gözetim yükümlülüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle tazminat ödemesinin gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı çocuğunun aynı fiilden kaynaklanan hukuk davasında, eylemi gerçekleştirdiğine dair yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen kesin hükmün, işbu davada kuvvetli delil olarak değerlendirilmesi ve davacının da çocuğun fiilini ispatlayamaması gözetilerek, mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ev başkanı sıfatıyla anne ve babanın, çocuklarının orman yangını çıkarması sebebiyle oluşan zarardan sorumluluk derecesinin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ev başkanının, küçük çocuğunun verdiği zarardan kusursuz sorumlu olduğu, sorumluluktan kurtulmak için gerekli özen ve gözetimi gösterdiğini veya bu özeni gösterse dahi zararın meydana gelmesini engelleyemeyeceğini ispatlaması gerektiği, ayrıca idarenin yangına müdahalesindeki kusurunun da değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının davacı ve davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Suça sürüklenen çocuğun, evde doğurduğu bebeğini ihmali davranışla öldürme suçundan cezalandırılıp cezalandırılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suça sürüklenen çocuğun, doğum sonrası bebeğinin bakım ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmeyerek bebeğin ölümüne sebebiyet veren ihmali davranışının, kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçunu oluşturacağı gözetilerek, suça sürüklenen çocuk hakkında verilen beraat kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın küçük yaştaki çocuklarını evde yalnız bırakarak yurt dışına çıkması nedeniyle işlediği terk ve olası kastla yaralama suçlarından mahkumiyetine ilişkin yerel mahkeme kararının temyiz edilmesi üzerine Yargıtay'ın kararı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın koruma ve gözetim yükümlülüğü altındaki küçük yaştaki çocuklarını evde yalnız bırakarak terk suçunu işlediği, bu eylem sonucu çocuklardan birinin yaralanmasıyla olası kastla yaralama suçunun da oluştuğu, ancak yaralama suçuna ilişkin ceza tayininde eksiklik bulunduğu gözetilerek, terk suçundan verilen mahkumiyet onanmış, yaralama suçundan verilen mahkumiyet ise ceza miktarı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Trafik kazasına karışan aracın malikinin rızası dışında alınıp alınmadığı ve bu nedenle araç malikinin kazada sorumluluğu bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Araç malikinin, aracın çalınmasını veya gasp edilmesini önlemek için gerekli tüm özeni göstermediği ve kontak anahtarını kolayca erişilebilir bir yerde bıraktığı gibi kusurlu davranışlarda bulunduğu gözetilerek, işletenin sorumluluğundan kurtulamayacağı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: %70 zihinsel özürlü çocuğunun orman yangını çıkarması nedeniyle, anne babasının Türk Medeni Kanunu'nun 369. maddesi uyarınca sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, zihinsel özürlü çocuklarını ormana yakın bir yerde çakmakla baş başa bırakarak gerekli özen ve gözetim yükümlülüğünü ihlal ettiği, bu nedenle çocuğun çıkardığı yangından sorumlu tutulmaları gerektiği ve sosyal ve ekonomik durum gibi hususların tazminattan indirim nedeni olarak değerlendirilebileceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tarafların çocuklarının basketbol maçı sırasında meydana gelen yaralanmadan dolayı davalı ebeveynlerin TMK m. 369 uyarınca tazminat sorumluluğunun bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların çocuklarının oyun oynama hakkı kapsamında gerçekleşen ve genelde tehlike yaratmayan bir oyun sırasında beklenmedik bir hareketten doğan zarardan davalı ebeveynlerin sorumlu tutulamayacağı, davalıların objektif özen yükümlülüğünü ihlal etmedikleri gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.