Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Geçerlilik”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Bozma kararından sonra verilen hükümde, bozma kapsamı dışında kalan hususlarda da hüküm kurulup kurulmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma kararı ile önceki hüküm ortadan kalktığından ve mahkemenin bozma kapsamı dışında kalan hususlarda da açıkça hüküm kurması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin bozma kapsamı dışında kalan hususlarda 'karar verilmesine yer olmadığına' karar vermesi usulden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Dava şartı arabuluculuk sonucunda imzalanan tutanağın, usulüne uygun yürütülmeyen arabuluculuk faaliyeti nedeniyle geçersiz olup olmadığı ve iptaline karar verilip verilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının arabuluculuk sürecinde iradesinin fesada uğratıldığı iddiasını ispatlayamaması ve arabuluculuk faaliyetinin usulüne uygun yürütüldüğünün anlaşılması gözetilerek, yerel mahkemenin arabuluculuk tutanağının iptaline karar vermesi bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sendika disiplin kurulu kararının usul ve kanuna uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Genel Kurul kararının dayanağı olan disiplin kurulu kararının hukuki geçerliliğinin bulunmaması ve ilk genel kurula kadar üyelikten çıkarma niteliğinde olması gözetilerek, yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozma ilamından sonra yerel mahkemece verilen kararda, bozma kapsamı dışında kalan hususlar hakkında hüküm kurulup kurulmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay bozma ilamıyla ortadan kalkan hükmün hukuki geçerliliğini yitirmesi ve mahkemenin bozma kapsamı dışında kalan hususlar hakkında da açıkça hüküm kurması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin bozma kapsamı dışında kalan hususlar hakkında “hüküm kurulmasına yer olmadığına” şeklinde karar vermesi usulden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı arasında imzalanan ikale sözleşmesinin geçerliliği, yapılan ödemelerin niteliği, davacının bakiye süre ve fazla mesai ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü gerekçelerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, temyiz edilen karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının görev yeri değişikliği kararının hukuka uygun olup olmadığı ve bu kararın geçersizliğinin tespit edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Görev yeri değişikliğinin, yürürlükteki toplu iş sözleşmesi ve işverenin yönetim hakkı kapsamında olduğu, ceza mahiyeti taşımadığı ve hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işveren tarafından sunulan ibranamenin geçerli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İbranamenin geçerlilik şartlarını taşımadığı ve bozma kararına uyularak verilen kararda hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacı işçinin kıdem tazminatını eksik ödediği iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: İbranamenin 6098 sayılı TBK'nın yürürlüğe girmesinden önce düzenlenmiş olması ve bu nedenle geçerlilik şartlarını taşımayan ibranamenin makbuz hükmünde kabul edilerek, yapılan ödemenin mahsubu ile varsa bakiye kıdem tazminatı alacağının hüküm altına alınması gerekirken, kıdem tazminatı talebinin reddine karar verilmesi hatalı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bozma ilamına rağmen mahkemenin, bozma kapsamı dışında kalan ve kesinleşen alacak kalemleri hakkında yeniden hüküm kurup kuramayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma kararıyla önceki hükmün hukuki geçerliliğini yitirmesi ve mahkemenin bozulan karara atıfta bulunarak yeni bir hüküm kuramayacağı, ayrıca her kararın HMK 297'ye uygun olması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çok parseli sitede, değiştirilen yönetim planının geçerli yönetim planına ve yasalara aykırı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma ilamına uyarak geçerli yönetim planını tespit edip, değiştirilen yönetim planının buna ve yasalara aykırı olduğu sonucuna varması ve bu doğrultuda davanın kabulüne karar vermesinde bir isabetsizlik bulunmaması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesine kefil olan davalı yönünden, kefalet sözleşmesinin geçerlilik şekline uyulup uyulmadığı ve kefaletin geçerli olup olmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kefalet sözleşmesinin geçerlilik şekline ilişkin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 583. maddesindeki düzenlemenin emredici hüküm niteliğinde olduğu ve mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği, kefaletin geçersizliğinin takibe itiraz veya cevap dilekçesinde ileri sürülmesinin aranmayacağı gerekçesiyle, davacının temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesine bağlı kefalet sözleşmesinde şekil şartlarına uyulup uyulmadığı ve kefaletin geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Kefalet sözleşmesinde, kefilin sorumlu olduğu miktar, kefalet tarihi ve müteselsil kefillik hususlarının kefilin el yazısıyla belirtilmemesi nedeniyle, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 583. maddesinde öngörülen geçerlilik şekline uyulmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.