Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Geriye Yürümeme İlkesi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Bozmadan sonra yapılan ıslaha değer verilip verilemeyeceği ve yerel mahkemenin Yargıtay’ın bozma kararına uygun hüküm kurup kurmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 7251 sayılı Kanun ile bozmadan sonra ıslah yapılabilmesine imkan tanınmış olsa da, bu kanunun geriye yürümeme ilkesi ve ıslahın tamamlanmış bir usuli işlem olması sebebiyle, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun bozmadan sonra ıslah yapılamayacağına ilişkin kararının uygulanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin bozma kararına uygun hükmü kurduğu gerekçesiyle, davacı ve davalı vekillerinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, Anayasa Mahkemesi'nin kamulaştırma faizine ilişkin hükmü iptal etmesinin ardından, davaya hangi faiz oranının uygulanacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararlarının derdest davalarda da uygulanması gerektiği ve davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan kanun hükmü uyarınca faizin hesaplanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, bedelin tespiti ve uygulanacak faiz oranına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesi uyarınca arsa niteliğindeki taşınmazın değerinin emsal yöntemiyle belirlenmesinde ve ağaçlara değer biçilmesinde isabetsizlik görülmediği, Anayasa Mahkemesinin iptal kararının geriye yürümeme ilkesi gözetilerek davanın açıldığı tarihten itibaren 4 ay sonrasına kadar yasal faiz uygulanmasının doğru olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazların bedelinin tespiti ve bu bedele uygulanacak faiz oranına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem kamulaştırma bedelinin tespitinde İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin dikkate alınmaması hem de Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrasını iptal etmesine rağmen davaya uygulanacak faiz oranının hatalı belirlenmesi nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının usta öğretici olarak çalıştığı sürelerin Sosyal Güvenlik Kurumuna eksik bildirilip bildirilmediği ve bu sürelerin tam gün mü yoksa kısmi süreli çalışmaya mı tekabül ettiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 80. maddesinin geriye yürüyemeyeceği ve uyuşmazlığın çözümünde 506 sayılı Kanun ile 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği, ayrıca davacının çalışma saatlerinin ve davalı işyerinin resmi kayıtlarının tam olarak incelenerek davacının tam gün veya kısmi süreli çalıştığı gün sayısının belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İtibari hizmet süresinden yararlanma koşullarının oluşup oluşmadığı ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararının geriye yürümemesi ilkesinin uygulanması.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ilkesi ve iptal kararıyla oluşan yasal boşluğun yasama organınca doldurulması gerektiği gözetilerek, itibari hizmet tespitine ilişkin yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tedavi gideri alacağı davasında, uyuşmazlığın oluştuğu tarihte yürürlükte olan 1479 sayılı Kanun'a göre mi yoksa yargılama sırasında yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanun'a göre mi hesaplama yapılacağı hususunda yaşanan hukuki ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Kanunların geriye yürümeyeceği ilkesi ve 5510 sayılı Kanun'un geçmişe etkili olacağına dair açık hüküm bulunmaması gözetilerek, 1479 sayılı Kanun hükümlerine göre hesaplama yapılması gerektiği değerlendirilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemenin ilk kararının görevsizlik kararı olarak verilmesi ve Yargıtay'ın bozma kararından sonra davacı tarafından yapılan ıslahın geçerli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 06.05.2016 tarihli kararına göre bozmadan sonra ıslah yapılamayacağı ve 7251 sayılı Kanun ile getirilen bozmadan sonra ıslah yapılabilmesine imkan tanıyan hükmün geriye yürümeyeceği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yargıtay’ın bozma kararından sonra ilk derece mahkemesinde yapılan yargılamada davacının ıslah talebinin kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 7251 sayılı Kanun ile HMK’nın 177. maddesinde yapılan değişiklikle bozma kararından sonra ıslah yoluna başvurulabileceği düzenlenmiş ise de, bu düzenlemenin geriye yürümeyeceği ve davada ıslahın yapıldığı tarihte yürürlükte olan içtihadı birleştirme kararı gereğince bozma sonrası ıslah yapılamayacağı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay’ın bozma kararından sonra davacı tarafından yapılan ıslaha değer verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 7251 sayılı Kanun ile HMK’nın 177. maddesinde yapılan değişiklik ile bozma kararından sonra ıslah yapılabilmesine imkan tanındığı kabul edilse de, geriye yürümeme ilkesi ve ıslah işleminin tamamlanmış usul işlemi olması sebebiyle, somut olayda ıslahın yapıldığı tarih itibariyle yeni hükmün uygulanamayacağı, bu nedenle Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 06.05.2016 tarihli ve 2015/1 E., 2016/1 K. sayılı kararına göre bozmadan sonra ıslah yapılamayacağı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay’ın bozma kararından sonra davacı tarafından yapılan ıslah talebinin, belirsiz alacak davasında talebin yükseltilmesi olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve hükme esas alınıp alınamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HUMK’da, Yargıtay bozma kararından sonra ıslah yapılamayacağına ilişkin 1948 ve 2016 tarihli İçtihadı Birleştirme kararları ile 7251 sayılı Kanun’un geriye yürümeme ilkesi gözetilerek, mahkemenin bozma kararından sonra ıslah dilekçesini dikkate alarak davanın kısmen kabulüne karar vermesi usul ve yasaya aykırı bulunmuş ve direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.