Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hatalı Ölçüm”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı kurum tarafından davacıya gönderilen su faturasının miktarının hatalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Su faturasının hesaplanma şekli, kapsadığı dönem, daha önce ödenmiş faturaların düşülüp düşülmediği, sayaçtaki ölçüm hatasının düzeltilip düzeltilmediği gibi hususların tam olarak aydınlatılmadan hüküm kurulması usule aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı arasında, kadastro çalışmaları sonucu davacıya ait taşınmazın bir kısmının davalıya ait parsele kaydığı iddiasıyla açılan kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, yerel mahkemenin davayı kabul kararının davalı vekili tarafından temyiz edilmesi uyuşmazlığıdır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında, yerel mahkemenin arazi ölçümleri, bilirkişi raporu ve doğal sınırlar gibi delillere dayanarak davacıya ait olduğu tespit edilen 12,43 m²'lik alanın davalı parseline hatalı kaydedildiğine dair tespitinin hukuka uygun olduğu değerlendirilerek, davalı vekilinin temyiz itirazının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu hatalı ölçüm iddiasıyla komşu parselin bir kısmının tapu kaydının iptali ve davacı parsele eklenmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro öncesi dönemden kaynaklanan mülkiyet hakkının ve fiili sınırların değişmediği, davalının da bu durumu bilerek taşınmazı aldığının tespiti gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti kesinleştikten sonra, hatalı ölçüm iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davası açılıp açılamayacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, kadastro çalışmaları sırasında hatalı ölçüm ve beyan nedeniyle tapuya işlenmeyen, davalılar tarafından kapatılan yolun tescil harici bırakılmasını talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iddia ettiği gibi dava konusu taşınmaz üzerinde umuma açık bir yol bulunmadığı ve davacının tapu iptali ve tescil talebini destekleyen yeterli delil sunamadığı gözetilerek, istinaf başvurusunun esastan reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında yol olarak tespit dışı bırakılan taşınmazın tapuya tescili talebi üzerine, yerel mahkemenin davayı kabul etmesi ve istinaf mahkemesinin de bu kararı onaması üzerine yapılan temyiz başvurusunun değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, delilleri, uygulanabilir hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro yenileme çalışmaları sonucu davacının tapulu taşınmazının mera vasfına dahil edilmesi nedeniyle açılan tescil davasının reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyularak verilen kararda karşı taraf yararına kazanılmış hak durumu oluştuğu gözetilerek, yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiği iddiasıyla açılan uygulama kadastrosuna itiraz davasında, taraf teşkili ve bilirkişi incelemesinin usulüne uygun yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Uygulama kadastrosu ile davacıya ait taşınmazın sınırlarının daraldığının tespit edilmiş olmasına rağmen, komşu parsel maliklerinin davaya dahil edilmemesi ve mevcut bilirkişi raporunun denetime elverişli ve hüküm kurmaya yeterli olmaması nedeniyle, eksik inceleme ile hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın sınırının hatalı belirlendiği iddiasıyla açılan tespit davasında, davacının mülkiyet alanında bir azalma olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro çalışmaları ve ifraz işlemleri sonucunda davacının taşınmazında bir azalma olmadığı, aradaki küçük farkın hesaplama tekniğinden kaynaklandığı gözetilerek yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın yüzölçümünde meydana gelen azalmanın düzeltilip düzeltilemeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk tesis kadastrosu sırasında hatalı ölçüm yapılmadığı, teknolojinin gelişmesiyle ölçümlerin hassasiyetinin artması nedeniyle yüzölçüm farkının oluştuğu, ilk tesis kadastrosu tespitlerinin hava fotoğraflarıyla da desteklendiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kullanım kadastrosu sırasında hatalı ölçüm nedeniyle davacının kullanımındaki taşınmazın bir kısmının komşu parsele eklenmesi nedeniyle açılan kullanım kadastrosu davasında, tespitin iptali ve sınırların düzeltilmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif, dinlenen mahalli bilirkişi ve tespit bilirkişi beyanları, bilirkişi raporları, diğer tarafın kabul beyanı ve tüm dosya kapsamına göre kullanım kadastrosu çalışmaları sırasında sınır ölçümünün hatalı yapıldığı ve davacının kullanımındaki kısmın komşu parsele hatalı olarak eklendiği anlaşıldığından, ilk derece mahkemesinin tespitin iptali ve sınırların düzeltilmesi yönündeki kararının isabetli olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro yenileme çalışmaları sonucunda davalı şirketin parseline dahil edildiği iddia edilen kısmın davacıya ait olduğunun tespiti ve tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hakim, davacının talebiyle bağlı olup talepten fazlasına veya başkasına karar veremeyeceği, davacının çekişmeli taşınmazın bir bölümünün yol olarak bırakılmasına yönelik bir talebi olmadığı halde ilk derece mahkemesince talebin dışında bu bölümün yol olarak terkinine karar verilmesinin doğru olmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin davacı talebiyle bağlılık ilkesine uygun olarak verdiği karar onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.