Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hukuki Varlık”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Birleşme sonrası hukuki varlığı sona eren şirkete de hüküm altına alınan işçilik alacaklarının tahsilinin davalı şirketlerden müştereken ve müteselsilen istenip istenemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Birleşme neticesinde davalı şirketlerden birinin hukuki varlığının sona erdiği ve alacağın sadece birleşen şirketin devamı niteliğindeki diğer şirketten tahsil edilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kayıt maliki ile davacı mirasbırakanın aynı kişi olduğunun tespiti istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dairenin önceki bozma kararlarında belirtilen hususlara uyularak verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında daha önce kasıtlı suçtan mahkumiyet kaydı bulunduğu halde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi ve bu karar kesinleştikten sonra sanığın denetim süresi içinde yeni bir kasıtlı suç işlemesi üzerine hükmün açıklanması nedeniyle oluşan hukuksal durum.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın koşulları oluşmadığı halde verilmiş olsa dahi kesinleşmesiyle hukuki varlık kazandığı, hükmün açıklanmasıyla da geçerli bir hüküm haline geldiği ve bu aşamada kanun yararına bozma yoluna başvurulamayacağı gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin, Yargıtay Özel Dairesinin bozma ilamına karşı verdiği kararın direnme kararı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire kararının bozma ilamı ile hukuki varlığı kalmayan ilk karara karşı verilen kararın yasal anlamda direnme sayılamayacağı ve yerel mahkemenin bu kararının yeni bir hüküm olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek dosyanın temyiz incelemesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesi kararının bölge adliye mahkemesince kaldırılıp esas hakkında yeniden hüküm kurulduktan sonra, bölge adliye mahkemesi kararının Yargıtayca bozulması ve bozma ilamına uyularak ilk derece mahkemesi kararının benimsenmesi hâlinde, istinaf başvurusunun esastan reddedilip edilemeyeceği ve yeniden hüküm kurulması gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak hüküm mahkemesi sıfatıyla yeniden esas hakkında hüküm kurmasıyla ilk derece mahkemesi kararının hukuki varlığını yitirmesi ve Özel Daire bozma ilamına uyan bölge adliye mahkemesince uyulan bozma kararı doğrultusunda uyuşmazlığı sona erdirecek infaza elverişli bir hüküm kurulması gerekirken, hayatiyetini kaybetmiş ilk derece mahkemesi kararı ile ilgili istinaf incelemesi yapılarak istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi kararının Yargıtayca bozulması ve bozma ilamına uyularak ilk derece mahkemesi kararının benimsenmesi durumunda, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilip verilemeyeceği ve yeniden hüküm kurulmasının gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden hüküm kurulduğunda ilk derece mahkemesi kararının hukuki varlığını yitireceği, bu nedenle Yargıtay bozma ilamına uyan Bölge Adliye Mahkemesinin uyulan bozma kararı doğrultusunda uyuşmazlığı sona erdirecek yeni bir hüküm kurması gerekirken, hayatiyetini kaybetmiş ilk derece mahkemesi kararı ile ilgili istinaf incelemesi yaparak taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar vermesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Açıklanması geri bırakılan hükmün kanun yararına bozma kapsamında olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, açıklanması geri bırakılan hükümlerin hukuki varlık kazanmadığı gerekçesiyle kanun yararına bozma talebinde bulunmasının reddine karar verilmesine yapılan itirazın, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından geri alınması üzerine, Ceza Genel Kurulu'nun daha önceki içtihatları gözetilerek itiraz incelenmeksizin iade edilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararındaki hukuka aykırılığın kanun yararına bozma yolu ile incelenip incelenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının, henüz hukuken varlık kazanmamış bir hükmün üzerine inşa edilmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının varlığı dışında hükmün içeriğinin denetlenmesinin mümkün olmaması gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargıtay'ın bozma ilamına uyan Bölge Adliye Mahkemesi'nin, ilk derece mahkemesi kararı hakkında istinaf incelemesi yapıp yapmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, Yargıtay'ın bozma kararından sonra, ilk derece mahkemesi kararının hukuki varlığını kaybettiği gözetilerek, dosya üzerinden yeniden hüküm kurması gerekirken, ilk derece mahkemesi kararı hakkında istinaf incelemesi yapması usul ve yasaya aykırı bulunarak karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.