Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kooperatif Aidatı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı tarafından ödendiği kabul edilen kooperatif aidatlarının bağış sayılıp sayılmayacağı ve davalıdan geri istenip istenemeyeceği hususunda oluşan hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında yasal mal ayrılığı rejimi geçerli iken, davacı tarafından ödenen kooperatif aidatlarının bağış niteliğinde olduğu ve davacının bağıştan rücu davası açmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif aidat alacağı için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, davalının peşin ödemeli ortak olup olmadığı ve bu hususta daha önce alınmış ancak iptali için dava açılmış bir genel kurul kararının etkisinin ne olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafın peşin ödemeli ortak statüsüne ilişkin genel kurul kararının iptali için açılan davanın ve kararın alındığı genel kurul toplantısındaki usulsüzlüklere ilişkin ceza davasının, eldeki davanın sonucunu doğrudan etkileyeceği ve bu davaların bekletici sorun olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatif aidat alacağının tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, peşin ödemeli ortaklığa esas teşkil eden genel kurul kararının iptali için açılmış davanın ve ilgili ceza davasının bekletici mesele yapılıp yapılmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem genel kurul iptal davasının sonucunun, itirazın iptali davasının sonucunu doğrudan etkileyeceği, hem de ceza davasında ulaşılacak hükmün hukuk hakimini maddi olay ve fiilin hukuka aykırılığı bakımından bağlayacağı gözetilerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 165. maddesi uyarınca bekletici mesele yapılması gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatif birliği aidat alacağı için açılan itirazın iptali davasında, yeni yürürlüğe giren Türk Borçlar Kanunu'nun temerrüt faizine ilişkin hükümlerinin (TBK m. 120/2) derdest davada uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Borçlar Kanunu'nun yürürlük tarihinden önce doğmuş ve temerrüt hali gerçekleşmiş bir alacak için açılan itirazın iptali davasında, yeni kanunun temerrüt faizine ilişkin sınırlamasının geriye yürümeyeceği ve eşitlik ilkesine aykırı olacağı, yeni kanun yürürlüğe girdikten sonra tahakkuk eden faizler için ise yeni kanun hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyesinin, birikmiş aidat borcu nedeniyle başlatılan icra takibine yaptığı itirazın iptali davasında, icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı ve yeni Türk Borçlar Kanunu’nun faiz oranlarını sınırlayan hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: İcra dairelerinin yetkisinin kesin yetki niteliğinde olmadığı ve yetkisine itiraz edilmeyen icra takibinin usulüne uygun olduğu, ayrıca yeni Türk Borçlar Kanunu'nun faiz sınırlamasına ilişkin hükmünün derdest davalarda da uygulanması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: TBK’nın yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış davada, kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar olan dönemde uygulanacak faiz oranının belirlenmesinde TBK m. 120/2’deki sınırlamanın uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: TBK’nın yürürlük tarihinden önce doğan ve dava konusu edilen alacağa, TBK’nın yürürlüğe girdiği tarihe kadar olan dönemde, BK hükümlerine göre faiz işletilmesi gerektiği ve bu dönem için TBK m. 120/2’deki faiz sınırlamasının uygulanmasının 6101 sayılı Yürürlük Yasası’nın 1. maddesindeki ilkeye aykırı olduğu gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyesinin, kooperatifin icra takibi yoluyla talep ettiği aidat alacağına itiraz etmesi üzerine açılan itirazın iptali davasında, davalı üyenin borcunun olup olmadığı ve ödemekle yükümlü olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatif tarafından talep edilen aidatın inşaat gideri olarak nitelendirilmesi ve zamanaşımına uğramaması, davalı üyenin tapu almış olsa dahi borcunun devam ettiği ve ödemekle yükümlü olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin itirazın iptaline ve alacağın tahsiline ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyesinin, kooperatifin aidat alacağı için başlattığı icra takibine yaptığı itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı üyenin borcunun olmadığını ispatlayamaması, kooperatif üyeliğinin devam etmesi ve aidat ödenmesine ilişkin genel kurul kararlarının iptaline dair bir mahkeme kararı bulunmaması gözetilerek yerel mahkemenin itirazın iptaline ve takibin devamına ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyesinin aidat borcunu ödemediği iddiasıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Alacağın likit niteliği gözetilerek icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken reddine karar verilmesi ve bilirkişi raporunun eksik incelemeye dayanması, ayrıca kooperatifin mali durumunun ve davalının yaptığı ödemelerin kapsamlı bir şekilde incelenmemesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı kooperatif ortağının, kooperatif aidat alacağına dayalı icra takibine yaptığı itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kooperatif ortağının, aidat borcunu ödemediği ve icra takibine yaptığı itirazın haksız olduğu gerekçesiyle, yerel mahkemenin itirazın iptaline ve takibin devamına ilişkin kararının, usul ve yasaya uygun bulunarak onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif aidat alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının peşin ödemeli ortak olarak kabulünün mümkün olmadığı, yüklenici şirketin yaptığı iş karşılığının tespit edilemediği ve davalıya devrettiği hisse karşılığında kooperatife iş yapıp yapmadığının belirlenemediği gözetilerek, aidat alacağının varlığı ve likit olduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin itirazın iptaline ve takibin devamına ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.