Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kredi Kartı Borcu”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan icra takibine itirazın iptali davasında görevli mahkemenin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu işlemin, davalı tarafından kullanılan kredi kartı borcunun ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali talebi olup, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bir tüketici işlemi olduğundan, görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan icra takibine itirazın iptali davasında görevli mahkemenin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın banka tarafından açılmış olması ve 5464 sayılı Kanun'un 44. maddesi gereğince bu durumda genel görev kurallarının uygulanacağı, dava değerinin de sulh hukuk mahkemesinin görev sınırları içerisinde olması gözetilerek Burdur Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcu nedeniyle açılan icra takibine itirazın iptali davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi mi yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44/2. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 2. maddesi birlikte değerlendirilerek, kredi kartını veren kuruluş tarafından tüketici kart hamiline karşı açılan davada görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek, yargı yerinin asliye hukuk mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcu nedeniyle açılan icra takibine itirazın iptali davasında görevli mahkemenin asliye hukuk mu yoksa asliye ticaret mahkemesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44/2. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 2. maddesi birlikte değerlendirilerek, kredi kartı veren kuruluş tarafından tüketiciye karşı açılan davalarda, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un yürürlük tarihinden önce açılmış davalarda görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek yargı yerinin asliye hukuk mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici sıfatına sahip bir kart hamilinin kredi kartı borcundan dolayı banka tarafından açılan davada görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi mi yoksa asliye hukuk mahkemesi mi olduğuna ilişkin görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44/2. maddesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 07.02.2007 tarihli ve 2007/19-50 E.- 2007/50 K. sayılı kararı gözetilerek, tüketici sıfatına sahip kart hamillerine karşı bankalar tarafından açılan davalarda asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna, davaya bakma görevinin İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne ait olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcu nedeniyle başlatılan icra takibine itirazın iptali davasında görevli mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu'nun 44/2. maddesi ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 07.02.2007 tarihli kararının yorumu ile davanın tüketiciye karşı açılması ve 6502 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden önceki bir tarihte açılması sebebiyle görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek İstanbul Anadolu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan itirazın iptali davasında, ilamın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm ile kararın tebliği arasında on yıldan fazla süre geçmiş olması ve ilam zamanaşımı itirazının mahkemece değerlendirilmemesi nedeniyle, 1939/15 Esas ve 1940/70 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı da gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartından kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, davalının harcamayı reddetmesi üzerine ispat yükümlülüğünün kimde olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kredi kartı ile yapılan harcamalarda, kart hamili ödeme talimatını harcama belgesini imzalayarak verdiği ve bu nedenle harcamanın yapılıp yapılmadığının tespiti için harcama belgesinin ibrazının davacı bankaya ait olduğu, davacı bankanın ise bu belgeyi ibraz edemediği gözetilerek mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında görevli mahkemenin tüketici mahkemesi mi yoksa ticaret mahkemesi mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3. ve 83/2. maddeleri uyarınca, kredi kartı sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İcra takiplerine konu bankacılık alacakları nedeniyle tüketicinin borçlu olup olmadığının tespiti ve fazla tahsil edilen ödemelerin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının tüketici kredisi sözleşmesi dışındaki kredi kartı sözleşmesi ve kredili mevduat hesabının dayanağı olan bankacılık hizmetleri sözleşmesini sunamadığı ve bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davacıya fazla tahsil edilen tutarların iadesine hükmeden kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borçları nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Banka ile davalı arasında akdedilen sözleşme gereği bankanın hesabı kat etme ve sözleşmeyi fesih yetkisine sahip olduğu, bu nedenle kredi kartı borcunun muaccel hale geldiği ve bilirkişi incelemesiyle belirlenen alacak miktarı ile kredi kartı borçlarına ilişkin özel faiz düzenlemesi gözetilerek davalının temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, kredi kartı borcu nedeniyle bankanın uyguladığı kısıtlamalar sebebiyle maddi ve manevi zarara uğradığı iddiasıyla açtığı tazminat davasında zararın ispat edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, bankanın haksız fiiliyle zarara uğradığı iddiasını ispatlayamaması ve manevi tazminat koşullarının da oluşmaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.