Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kullanmama Nedeniyle İptal”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalıya ait markanın kullanılmama nedeniyle hükümsüzlüğüne karar verilip verilemeyeceği ve kullanmama süresinin hesabında daha önce açılan davanın dava tarihinin mi yoksa kesinleşme tarihinin mi esas alınacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 556 sayılı KHK'nin 14. maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesiyle ve yerine yeni bir kanuni düzenleme gelmemesi nedeniyle, kullanılmayan markaların iptaline ilişkin bir yaptırım hükmü kalmadığı ve bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından yapılan marka başvurusunun kötü niyetli olduğu gerekçesiyle reddedilmesine ilişkin Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, daha önceki markasının kullanılmaması nedeniyle açılan iptal davasının devam ettiği sırada, aynı esas unsurları içeren ve iptal davası kapsamındaki hizmetleri de içeren yeni bir marka başvurusunda bulunmasının, iptal davasının sonuçlarından kurtulmak, iptal kararının uygulanmasını engellemek ve yedekleme amacıyla yapılmış kötü niyetli bir başvuru olarak değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait tescilli markaların 5 yıl süreyle kullanılmama gerekçesiyle iptali ve sicilden terkinine ilişkin açılan davada, markanın kullanıldığının ispat edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından sunulan delillerin, markanın tescilli olduğu şekliyle kullanıldığını ispatlamaya yeterli olmadığı ve davalının ispat yükünü yerine getiremediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, davalının tescilli markalarının kendi tanınmış markasıyla benzerlik taşıdığını ve karıştırılma ihtimali yarattığını ileri sürerek hükümsüzlük talebinde bulunurken, davalı ise davacının markalarını kullanmadığı gerekçesiyle iptal davası açmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Markalar arasında benzerlik ve karıştırılma ihtimalinin bulunduğu, davacı markasının tanınmış marka statüsünde olduğu ve davalı markalarının tescilinde kötüniyet bulunmadığı hususları değerlendirilerek, davalı markalarının hükümsüzlüğüne ve davacının kullanmadığı tescilli markalarının iptaline ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait tescilli markanın kullanılmama nedeniyle iptali ve sicilden terkini talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, marka esas unsuru olan kod numaralarını tali unsurlarda değişiklik yaparak da olsa, tescil tarihinden itibaren yoğun bir şekilde kullandığı, bu nedenle de kısmi iptal koşullarının oluşmadığı gözetilerek, davanın reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait tescilli markaların davacının daha önce tescil ettirdiği markalarla benzerliği nedeniyle hükümsüzlüğünün tespiti ve bir markanın da kullanılmama nedeniyle iptali istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya ait 2007/53435 sayılı DURAFLEX markasının son beş yılda ciddi ve etkin şekilde kullanıldığına dair bilirkişi raporları ve diğer deliller gözetilerek, markanın kullanılmaması nedeniyle iptaline dair davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. Diğer markaların hükümsüzlüğüne ilişkin ilk derece mahkemesi kararı ise onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalıya ait markanın 17. sınıf emtialar bakımından 5 yıldan fazla süredir kullanılmadığı iddiasıyla markanın iptali talebine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından markanın 5 yıldan fazla süredir kullanıldığına dair yeterli delil sunulamadığı ve ilk derece mahkemesi ile bölge adliye mahkemesinin kararlarında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı adına tescilli markaların, davacının önceki tarihli markaları ile benzerliği nedeniyle hükümsüzlüğü ve kullanılmama nedeniyle iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı markalarının tescilinden itibaren beş yıllık süre geçmiş olması, davacı markalarının tanınmış olmaması ve davalı tescillerinde kötü niyet bulunmaması nedeniyle hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı, kullanılmayan hizmetler bakımından ise iptal kararı verildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.