Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Miras Paylaşımı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin artırılması davasında, mirasçılara paylaştırılacak bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, mirasçıların paylarını hesaplarken önceki bir kamulaştırma davasında hüküm altına alınan payları da dikkate almaması ve bazı mirasçıların paylarını eksik veya fazla hesaplaması nedeniyle, hüküm H.U.M.K'nun 428. maddesi gereğince bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Muris ile davacının müşterek banka hesabından murisin bireysel hesabına aktarılan paranın akıbeti ve mirasçılar arasındaki paylaşımı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Müşterek hesaptaki payların aksi kararlaştırılmadıkça eşit olduğu, müşterek hesaptan çekilen paranın kaynağının araştırılmasına gerek olmadığı ve davalının müşterek hesaptan gelen paranın yarısında sahip olduğu miras payından fazlasını aldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Miras bırakanın banka hesabından çekilen paralar ve tahsil edilen kira bedelleri nedeniyle mirasçılar arasında açılan alacak davasında, mahkemenin yapmış olduğu mahsup işlemi sonucunda hesaplanan miktarın mirasçılara ne şekilde paylaştırılacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalı mirasçı tarafından murisin hesabından çekilen paradan yapılan harcamalar ve daha önceki davada kabul edilen miktar düşüldükten sonra kalan miktarın tamamının davacı mirasçıya hükmedilmesi, miras payları oranında paylaştırılması gerekirken bu hususun göz ardı edilmesi bozmayı gerektirmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya annesinden devredilen taşınmazın edinilmiş mal olup olmadığı ve davacının katılma alacağına konu edilip edilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın davalıya annesi tarafından ölmeden önce mirası paylaştırma amaçlı bedelsiz olarak devredildiğinin ve kişisel mal olduğunun anlaşılması gözetilerek, davacının katılma alacağı talebinin reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonucunda verilen boşanma hükmünün kesinleşmesinden sonra, miras paylaşımı davasında mahkemenin evliliğin ölümle sona erdiği varsayımıyla hüküm kurması ve boşanmaya ilişkin yeniden karar vermesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Evliliğin, kesinleşmiş bir boşanma kararı ile sona erdiği, bu nedenle miras paylaşımı davasında mahkemenin evliliğin ölümle sona erdiği varsayımıyla hüküm kurmasının ve boşanmaya ilişkin yeniden karar vermesinin hatalı olduğu, ancak bu hususun miras paylaşımına etki etmediği gözetilerek, yerel mahkeme hükmünün gerekçesinin düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlilik birliği içerisinde edinilen mallara ilişkin katılma alacağı davasında, davalı erkeğin anne ve babasından devraldığı malların edinilmiş mal olup olmadığı ve davacı kadının bu mallara katkı payı bulunup bulunmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin anne ve babasından devraldığı malların, miras paylaşımı niteliğinde olduğu ve edinilmiş mal sayılamayacağı, davacı kadının da bu mallara katkısının ispatlanamadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Eşlerden birinin ölümü halinde sağ kalan eşin, miras paylaşımı yapılmadan önce, aile konutu olduğunun tespitini talep etmesinde hukuki yarar bulunup bulunmadığı ve dava konusu taşınmazın aile konutu şartlarını taşıyıp taşımadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sağ kalan eşin, aile konutu şerhi koydurmaksızın dahi aile konutu olduğunun tespitini isteyebileceği, miras paylaşımlı davadan bağımsız olarak aile konutu tespiti davası açılmasında hukuki yarar bulunduğu ve davalı ile ölen eşinin dava konusu taşınmazı aile konutu olarak kullandıklarının tanık beyanları ve keşif ile sabit olması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı taşınmaz devrinin muris muvazaası olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın mirasçılarının tümüne benzer nitelikte malvarlığı dağıtımı yaptığı, davacının saklı payının zedelenmediği ve davacının eşinin borçları nedeniyle daha önce mirasbırakandan taşınmaz devri aldığı hususları değerlendirilerek davacının muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil talebinin reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi irsen intikâl iddiasına dayalı olarak davalı adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacılar murisi mirasçıları adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları değerlendirilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitinden önceki hukuki nedene dayalı olarak miras payının eksik verildiği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, hak düşürücü süre geçtikten sonra açılan davanın reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmazlar üzerindeki kadastro tespitinin 1995 yılında kesinleştiği, davanın ise 2020 yılında açıldığı ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi yapılan taksim/paylaşım iddiasına dayalı olarak, davalı adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemiyle açılan davada, murisin sağlığında veya ölümünden sonra mirasçılar arasında dava konusu taşınmazın davalıya bırakıldığına dair yerel mahkeme kararının hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, toplanan deliller ve tanık beyanları değerlendirilerek, murisin sağlığında veya vefatından sonra mirasçılar arasında yapılan paylaşımda dava konusu taşınmazın davalıya bırakıldığının sabit olduğu gerekçesiyle, davacının temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında bazı taşınmazlarını davalı oğluna devretmesinin muris muvazaası olup olmadığı ve davacıların tapu iptali ve tescil taleplerinin yerinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı oğula yapılan temliklerin, mirasbırakanın diğer mirasçılarını mağdur edecek şekilde ve miras paylaşımı kurallarına uygun olmayan bir biçimde mal kaçırma amacıyla yapıldığı, davalının iddia ettiği gibi geçerli bir satış veya paylaştırma olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.