Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Muacceliyet İhtarı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Tüketici kredisinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali talebinde, muacceliyet ihtarının usulüne uygun olup olmadığı, uygulanan faiz oranlarının ve bilirkişi raporunun hukuka uygunluğu ile takibin devamına karar verilecek miktarın tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozma kararına uygun olarak davalının icra takip tarihi itibarıyla olan borcunu bilirkişi raporuna dayalı olarak hesapladığı, uygulanan faiz oranlarının ve bilirkişi raporunun hukuka uygun olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici kredisi borcuna ilişkin yapılan muacceliyet ihtarının geçerli olup olmadığı ve buna bağlı olarak icra takibinin devamına ilişkin kararın doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketicinin, kredi sözleşmesinde bildirdiği adrese gönderilen muacceliyet ihtarının, adres değişikliği bildirimi yapılmadığı durumda geçerli sayıldığı ve usulüne uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kefilin, asıl borçluya başvurulmadan sorumlu tutulamayacağı ve davacının diğer temyiz itirazlarının yerinde olmadığı gözetilerek, mahkemenin davalı kefil hakkındaki davanın reddine ve asıl borçlu hakkındaki davanın kısmen kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya devredilen ipotekli taşınmaz üzerinden başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl borçluya gönderilen ihtarnamede, kanunen öngörülen en az bir aylık süre yerine 30 günlük süre verilmesi nedeniyle alacağın tamamının muaccel hale gelmediği ve davalıya da sadece icra takibi tarihi itibariyle ödenmemiş taksitler için talepte bulunulabileceği gözetilerek, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun da hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ilamlı takipte, borçluya muacceliyet ihtarının usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği ve icra mahkemesinin şikayet incelemesinde duruşma açıp açmama takdirini nasıl kullanması gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İcra mahkemesinde şikayet başvurularında duruşma açıp açmama konusunda hâkime takdir yetkisi tanınmış ise de, özellikle aleyhine şikayet olunan kişinin savunmasının ve sunacağı delillerin şikayet sonucunu etkilemesi olası durumlarda, hukuki dinlenilme hakkının da bir gereği olarak duruşma açılması gerektiği, somut olayda da alacaklı vekilinin temyiz dilekçesinde sunduğu ihtar tebligatının takip şartına ilişkin bir belge olduğu ve mahkemece re'sen değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca mahkemece verilen kesin mehilin sonuçlarının da usulüne uygun olarak hatırlatılmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte, takip dayanağı ipoteğin kesin borç ipoteği mi yoksa üst sınır ipoteği mi olduğu ve buna bağlı olarak takipten önce muacceliyet ihtarına gerek olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İpotek akit tablosunda kayıtsız şartsız bir borç ikrarı bulunduğu ve ipoteğin kesin borç ipoteği niteliğinde olduğu, bu nedenle İİK'nın 149. maddesi uyarınca takipten önce muacceliyet ihtarı gönderilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin şikayeti kısmen kabul ederek yalnızca icra emrini iptal eden kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesin borç ipoteğine dayalı ilamlı icra takibinde, takipten önce muacceliyet ihtarnamesi gönderilip gönderilmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Fekki bildirilinceye kadar süreli kesin borç ipoteği içeren takiplerde dahi, alacaklı tarafından borçluya, takipten önce muacceliyet ihtarında bulunulması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ilamlı icra takibinde, takipten önce gönderilen hesap kat ihtarının usulsüz tebliğ edilmesi nedeniyle takibin iptali gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 150/ı ve 68/b maddeleri uyarınca, ipotekli takipte takipten önce usulüne uygun bir hesap kat ihtarının tebliğ edilmesinin ve TMK 887. maddesi anlamında muacceliyet ihtar koşullarının oluşmasının zorunlu olduğu, somut olayda ise hesap kat ihtarının usulsüz tebliğ edildiğinin kesinleştiği gözetilerek, yerel mahkemenin takibi kısmen iptal kararı bozulmuş ve takibin iptaline karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Limit ipoteği içeren kredi alacağında, takipten önce usulüne uygun hesap kat ihtarının tebliğ edilip edilmediği ve bu durumun takibin ilamlı veya ilamsız olarak devamına etkisine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 150/I ve 68/b-2 maddeleri uyarınca limit ipoteği içeren takiplerde dahi takipten önce usulüne uygun hesap kat ihtarının tebliğ edilmesinin zorunlu olduğu, aksi halde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip yapılamayacağı ve TMK 887. madde anlamında muacceliyet ihtar koşullarının oluşmayacağı gözetilerek, usulsüz tebligat nedeniyle ilk icra emrinin iptaline ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına ve ilk icra mahkemesinin şikayeti kısmen kabul kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte, borçlulara yapılan muacceliyet ihtarnamesi tebliğinin usulsüz olduğu iddiasıyla icra emri ve takibin iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 150/1. maddesinde belirtilen takip şartı olan hesap özetinin veya ihtarın tebliğinin usulsüz olması halinde, bu durumun İİK 16/2 kapsamında süresiz şikayete konu edilebileceği ve Bölge Adliye Mahkemesinin bu hususu incelemesi gerektiği gözetilerek, mahkemenin kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.