Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Re'sen Tescil”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacının prim tevkifatı olmayan yıllar için tarımsal faaliyette bulunduğunun kanıtlanıp kanıtlanmadığı ve bu dönemler için Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespit edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ziraat odası kaydı gibi belgelerin tek başına tarımsal faaliyeti kanıtlamaya yeterli olmadığı ve prim tevkifatı veya ürün teslimi olmayan yıllar için tarımsal faaliyetin kesintisiz sürdüğünün diğer delillerle kanıtlanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının prim tevkifatı olmayan yıllar için 2926 sayılı Kanun kapsamında tarım Bağ-Kur sigortalısı sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Prim tevkifatı yapılan dönemlerde davacının sigortalılık iradesini ortaya koymuş olduğu ve Kurum'un re'sen tescil yükümlülüğünü ihlal ettiği gözetilerek bu dönemler için sigortalılığın tespiti doğru bulunmuş, ancak prim tevkifatı veya ürün teslimi olmayan dönemlerde tarımsal faaliyetin kesintisiz sürdüğünün kanıtlanmaması nedeniyle, eksik araştırma ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının prim tevkifatı olmayan yıllarda 2926 sayılı Kanun kapsamında Tarım Bağ-Kur sigortalısı sayılıp sayılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, prim tevkifatı yapılan dönemler bakımından sigortalılık iradesini ortaya koyduğu ve Kurum'un re'sen tescil yükümlülüğünü yerine getirmediği, ancak prim tevkifatı olmayan yıllarda ise tarımsal faaliyetinin kesintisiz sürdüğünü kanıtlayamadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının tarım BAĞ-KUR sigortalılığının iptali ve yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının BAĞ-KUR sigortalılığı tescilinin usulüne uygun olduğu ancak, muafiyet kapsamında olup olmadığının tespiti için yeterli araştırma yapılmadığı, ayrıca yaşlılık aylığına hak kazanıp kazanmadığı hususunda hükme esas alınabilecek açıklıkta bilirkişi raporu bulunmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti istemine ilişkin yargılamada, davacının tescil kaydı olmamasına rağmen prim ödemelerinin yapılmış olması nedeniyle sigortalılığının başlangıç tarihinin ne olacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tarımsal faaliyetine ilişkin primlerinin ürün bedellerinden tevkifat yoluyla ödenmiş olması ve Bağ-Kur'un davacıyı re'sen kayıt ve tescil etmekle yükümlü olması gözetilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının 2926 Sayılı Yasa kapsamında tarım Bağ-Kur sigortalısı olup olmadığı ve sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı adına yapılan Bağ-Kur prim tevkifatları ve 2926 Sayılı Yasa'nın re'sen tescil yükümlülüğü ile prim ödemelerinin sigortalılık iradesini ortaya koyduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davacının belirtilen tarihten itibaren sigortalı olduğuna dair direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı adına ürün teslimi sırasında tevkifat yoluyla kesilen Tarım Bağ-Kur priminin Kurum hesabına geçip geçmediğinin tespiti ve davacının sigortalılık statüsünün belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Ürün tesliminin özel kuruluşlara yapılması halinde, sigortalılık hak ve yükümlülüklerinin başlangıcı için tevkifatın Kurum hesabına intikal etmesinin zorunlu olduğu gözetilerek, davacı adına kesilen primlerin Kurum hesabına geçip geçmediğinin araştırılması gerektiği ve geçmediği takdirde davacının Tarım Bağ-Kur sigortalısı sayılamayacağı gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 2926 sayılı Kanun kapsamında sigortalılığın tespiti davasında, davacının tescil, prim ödemesi ve tevkifat kesintisinin bulunmadığı dönem için davanın reddine karar verilip verilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 2926 sayılı Kanun'a göre sigortalılık için prim tevkifatı veya ürün tesliminin tescil yerine geçtiği kabul edilmekle birlikte, davacının sigortalılık iradesini ortaya koyan herhangi bir prim tevkifatı veya ürün tesliminin bulunmadığı 01.01.1996-30.04.2005 dönemi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının tarım BAĞ-KUR sigortalısı sayıldığı sürelerin tespiti ve özellikle ürün bedelinden kesilen primin Kurum’a intikal etmemesinin sigortalılık tesciline etkisine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tarım BAĞ-KUR sigortalısı sayıldığı tarih aralığının tespiti için Kurum’dan bilgi istenmesi, talep edilen dönemde ürün teslimi veya prim kesintisi olup olmadığının araştırılması ve ürün bedelinden kesilen primin Kurum’a intikal etmemesinin sigortalılık tesciline engel teşkil edeceği gözetilerek eksik incelemeyle verilen direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı Kurumca, dava dışı gerçek kişi tarafından ürün teslimi sırasında tevkifat yoluyla davacı adına kesilen Bağ-Kur priminin Kurum hesabına intikal etmediği ve ürün teslimine ilişkin müstahsil makbuzunun tahrifat yapıldığından bahisle geçerli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine, müstahsil makbuzundaki tahrifat iddiasının ve prim kesintisinin Kuruma intikal edip etmediğinin değerlendirilmesi gerektiği hususunda direnme kararı verilmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel kuruluşlara yapılan ürün teslimlerinde sigortalılık hak ve mükellefiyetinin başlangıcı için tevkifatın Kurum hesabına intikal etmesinin zorunlu olduğu, bu nedenle uyuşmazlık konusu müstahsil makbuzunun geçerli kabul edilerek prim kesintisinin Kurum hesabına intikal edip etmediğinin araştırılması, intikal ettiğinin tespiti halinde davacının sigortalı olduğunun kabulüne, aksi halde davanın reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkeme kararıyla şirket ortaklığından çıkarılan ortağın paylarının akıbeti ve şirketin güncel ortaklık durumunun tespiti ve tescili isteminin hukuki dayanağının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Şirketten çıkarılan ortağın paylarının akıbetine ilişkin karar verme yetkisinin şirket ortaklar kuruluna ait olduğu ve 6102 sayılı TTK'nın 33. maddesi ve diğer mevzuatta şirketin güncel ortaklık durumunun tespiti ve tescili istemine yönelik re'sen tescil davası açılabilmesine imkan veren bir düzenleme bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.