Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sermaye Piyasası”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: İşçinin eşinin borsada işlem yapmasının iş sözleşmesinin feshinde geçerli neden oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşverenin, sermaye piyasası mevzuatı çerçevesinde kamusal menfaati korumakla yükümlü bir kuruluş olması, işçinin eşinin borsada işlem yapmasının yasaklanmış olması ve bu yasağın gizli bilgilerin paylaşılmasını ve kötüye kullanılmasını önleme amacı taşıması gözetilerek, iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene dayandığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı banka nezdindeki hesapta bulunan paranın, davacının iradesi dışında internet üzerinden üçüncü kişilerce havale edilmesi nedeniyle davalının sorumluluğunun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sermaye piyasası aracı kurumlarının müşterilerine karşı sorumluluğu ve internet üzerinden yapılan işlemlerdeki güvenlik yükümlülükleri değerlendirilerek, davalı bankanın hesapta bulunan paranın güvenliğini sağlama yükümlülüğü bulunduğu ve davacının üçüncü kişilerle işbirliği içinde olmadığının ispatlanamaması nedeniyle, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yargılama sırasında yürürlüğe giren 7194 sayılı Kanun'un 41. maddesi ile getirilen geçici 4. maddenin, yabancı mahkeme kararının tenfizine etkisi ve bu maddenin kamu düzenine aykırılık teşkil edip etmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi, 7194 sayılı Kanun'un 41. maddesi ile getirilen düzenlemenin kamu düzenine aykırılık teşkil etmediği ve yabancı mahkeme kararının tenfizine engel bir durum oluşturmadığı gerekçesiyle direnme kararı vermiş, ancak bu karar, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından bozma ilamına eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hüküm olarak değerlendirilerek, temyiz incelemesinin Özel Dairece yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında işleme dayalı manipülasyon suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne ilişkin olarak, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının uzman kişilerce düzenlenip düzenlenmediği ve TCK’nın 62. maddesindeki takdiri indirim nedenlerinin uygulanmamasına ilişkin gerekçenin yeterli olup olmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Hükme esas alınan bilirkişi raporlarının alanında uzman kişiler tarafından düzenlendiği kabul edilmekle birlikte, TCK’nın 62. maddesinde düzenlenen takdiri indirim nedenlerinin uygulanmamasına ilişkin gerekçenin yetersiz olması ve usulüne uygun lehe kanun karşılaştırması yapılmaması gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıklara atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurları itibarıyla oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların, katılanların paralarını borsada değerlendirmeleri yönünde telkinde bulunmaları, katılanlar adına yetkili aracı kurum nezdinde hesap açılması, katılanların bu hesaplara para yatırmaları, sözleşme ve müşteri emir formlarındaki imzaların katılanlara ait olması, yetkili kurum olan Sermaye Piyasası Kurulu'nun sanıkların eylemlerini idari para cezası ile yaptırım altına alması, katılanların hesaplarında bir dönem kâr elde edilmesi, borsalardaki genel düşüş eğiliminin zarara sebep olması, katılanların açtıkları alacak davaları sonucunda zararlarının tazmin edilmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde sanıkların eylemlerinin dolandırıcılık suçunun maddi konusunun hareket unsurunu oluşturan hileli davranış olarak nitelendirilemeyeceği ve sanıklara atılı dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin beraat kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Banka çalışanlarının yanıltıcı yönlendirmeleri sonucu oluşan sermaye piyasası işlemlerinden kaynaklanan zararın tazmini talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, banka çalışanlarının kusurlu davranışlarına rağmen, sermaye piyasası işlemlerinin riskleri konusunda bilgilendirildiği, zararın bir kısmının davalı tarafından karşılandığı, ibraname düzenlendiği ve davacının da kusurlu olduğu gözetilerek yerel mahkemenin reddine dair kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalı şirkete yatırılan paranın geçerli bir ortaklık ilişkisi kurulmaksızın yatırıldığı iddiasıyla, paranın iadesi talep edilmesi nedeniyle açılan alacak davasının zamanaşımı nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirkete paranın yatırıldığı tarih ile dava tarihi arasında, haksız fiile dayalı alacak davaları için öngörülen yasal zamanaşımı süresinin dolduğu ve davanın zamanaşımı süresinden sonra açıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Opsiyon sözleşmesinden kaynaklanan zararın tazmini, cezai şart alacağının tahsili ve haksız el konulan paranın iadesi istemlerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı/karşı davacının, opsiyon sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi ve sözleşme hükümlerine aykırı davranması nedeniyle oluşan zararın tazmini ve cezai şartın tahsiline dair yerel mahkeme kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek Daire kararının düzeltilmesi talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı aracı kurumun ifa yardımcısı tarafından gerçekleştirilen hisse senedi alım satım işlemleri nedeniyle davacının zarara uğradığı iddiasıyla açılan alacak davasında, yerel mahkeme kararının Yargıtay tarafından düzeltilerek onanmasının ardından davalılar vekilinin yaptığı karar düzeltme isteminin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin, HMK’nın 440. maddesinde sayılan karar düzeltme sebeplerinden hiçbirini içermemesi gözetilerek reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Forex piyasasında kaldıraçlı işlemler nedeniyle davacının uğradığı zararın, aracı kurumdan tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının iddia ettiği zararın, aracı kurumun hukuka aykırı bir eylemiyle değil, davacının kendi yatırım kararlarından kaynaklandığı, aracı kurumun mevzuata aykırı bir uygulamasının da tespit edilemediği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.