Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Sigorta Primi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalının, davacının müşterisinden aldığı sigorta primini davacıya ödeyip ödemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya gönderilen paranın göndericisinin davacının müşterisi olup olmadığı ve davalı tarafından davacıya ödenip ödenmediğinin araştırılmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıların, davalı spor kulüplerinde çalıştıkları dönemde sigorta primlerinin ödenmemesi nedeniyle maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların amatör sporcu olarak değerlendirilmesi ve bu nedenle davalı spor kulüplerinin sigorta yapma yükümlülüğünün bulunmaması, ayrıca davalı ... yönünden taleplerin zamanaşımına uğramış olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının işverenden; kıdem tazminatı farkı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, ücret, temettü, sigorta primi ve ikramiye alacakları talep etmesi üzerine, alacakların varlığı, miktarı ve zamanaşımı gibi konularda ihtilaf oluşması.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının bakiye yıllık izin ücreti ve kıdem tazminatı alacağının bulunmadığı, fazla mesai ücreti ve sigorta primi alacaklarının kısmen kabulünün yerinde olduğu, ikramiye, ücret, temettü alacakları ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti taleplerinin ispatlanamaması sebebiyle reddinin isabetli olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının ücretinin tespiti, kıdem tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerine hak kazanıp kazanmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya ödenen 200 USD'nin isteğe bağlı sigorta primi olarak ödendiği ve ücretin bir parçası olmadığı, ayrıca fazla çalışma, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin tüm çalışma dönemi için son ücret üzerinden değil, her çalışma dönemindeki ücret üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kiracıya ait su tüketim bedeli, damga vergisi ve sigorta primlerinin ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kiracının, takiye konu borçlardan sorumlu olduğu ve bu bedelleri ödediğine dair bir ispat sunamaması, alacağın likit olmaması ve hukuki ilişkiye uygulanacak kanun maddelerinin doğru uygulanmış olması gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın tasfiyesi kapsamında imzalanan protokole göre, davacı ortağın sigorta primi alacağının olup olmadığı ve miktarı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ortaklığın tasfiyesinde yapılan sigorta primi hesaplamasının hatalı ve eksik olduğu, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun da hüküm kurmaya elverişli olmadığı gözetilerek ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İşveren tarafından işçiler için ödenen özel sağlık sigortası primlerinin sosyal sigorta primine esas kazanç matrahına dahil edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Özel sağlık sigortası primlerinin, sigortalının ücret geliri kapsamında değerlendirilemeyeceği ve Anayasa'nın 56. maddesi ile Devlete verilen sağlık hizmetlerini sağlama görevi ile özel sağlık sigortasının yaygınlaştırılması politikasına aykırı olacağı, ayrıca Gelir Vergisi Kanunu'ndaki prim indirimi düzenlemesi ile çelişki oluşturacağı gözetilerek, sosyal sigorta primine esas kazanç matrahına dahil edilmemesi gerektiği ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasında, sigortacının sorumluluğunun başlayabilmesi için gerekli olan primin ödenip ödenmediği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: TTK 1295. maddesi uyarınca sigortacının sorumluluğunun, primin veya ilk taksitinin ödenmesiyle başlayacağı ve somut olayda poliçede belirtilen peşinatın ödendiğinin kanıtlanamaması, ayrıca dava dışı bir şirkete yapılan ödemenin poliçeyle bağlantısının kurulamaması ve ödendiği iddia edilen miktarın taksit tutarıyla örtüşmemesi gözetilerek, davanın reddine dair direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı H... T... G...'un, şirket müdürü sıfatıyla, şirketin ödenmeyen sigorta primleri ve gecikme zammından ne kadar sorumlu olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının sorumlu olduğu prim borcu aslı ve gecikme zammının doğru olarak hesaplandığı, bozma ilamında yer verilen miktarların ise ödeme emri ve dosya içeriğiyle uyumlu olmadığı değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu'nun sigorta primi tahakkuk işleminin iptali ve borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin yerel mahkeme kararına karşı yapılan temyiz üzerine, Özel Daire'nin bozma ilamına karşı verilen direnme kararının niteliğinin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, direnme kararında, ilk kararında yer almayan ve bozmadan sonra dosyaya sunulan başka bir davanın kesinleşmiş kararını dayanak alarak hüküm kurması nedeniyle, verilen kararın gerçek anlamda bir direnme kararı olmayıp yeni bir hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın yeni hükme yönelik temyiz incelemesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hizmet tespiti davasında, davacının sigorta primine esas kazancının tespitinde tanık beyanlarının yeterli olup olmadığı ve ücretin ispatı için aranan yasal koşulların yerine getirilip getirilmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında ücretin ispatında HUMK 288. maddesinde belirtilen sınırı aşan ücret iddialarının yazılı delille ispatlanması gerektiği, davada ücretin tespiti için yeterli ve yasal delillerin sunulmadığı, sadece tanık beyanları ve işverenin bankaya verdiği eski tarihli bir yazının yeterli olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.