Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Soyadı Değişikliği”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Velayet hakkı annede olan çocuğun soyadının annenin soyadıyla değiştirilmesi talebinin reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin çocuğun soyadının belirlenmesinde cinsiyete dayalı ayrımcılığı yasaklayan kararları ve çocuğun üstün yararı ilkesi gözetilerek, velayet hakkı annede olan çocuğun, haklı sebeplerin varlığı ve çocuğun üstün yararının gerektirmesi halinde soyadının annenin soyadıyla değiştirilebileceği değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Velayeti annede olan çocuğun soyadının annenin soyadıyla değiştirilmesi talebinin reddine ilişkin istinaf kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararları ve bireysel başvuru kararları doğrultusunda, velayeti annede olan çocuğun soyadının değiştirilmesi talebinin, çocuğun üstün yararı ve annenin haklı sebeplerinin bulunması halinde kabul edilebileceği, somut olayda ise çocuğun üstün yararı gözetilerek davanın kabulü gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu değerlendirilerek, istinaf kararının bozulmasına ve ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Velayeti annede olan çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilip değiştirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun üstün yararı, Anayasa Mahkemesi’nin çocuğun soyadı değişikliği ile ilgili kararları ve velayet hakkı kapsamında çocuğun soyadının belirlenmesi hakkının annede de olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin velayet hakkı annede olan çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesi talebini reddeden hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Annenin ikinci evliliğinden sonra aldığı soyadının, velayeti kendisinde bulunan müşterek çocuğa verilmesinin çocuğun üstün yararına olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma sonucu velayeti annede olan çocuğun, annenin ikinci evliliğiyle aldığı soyadını alması için yasal düzenleme bulunmadığı ve mevcut düzenlemeler çerçevesinde böyle bir değişikliğin mümkün olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma sonrasında velayeti annede olan çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Velayetin annede olması tek başına çocuğun soyadının değiştirilmesi için haklı bir sebep oluşturmadığı ve davacının çocuğun üstün yararına aykırılık iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun annesinin soyadını kullanmasına izin davasında, haklı nedenlerin ve çocuğun üstün yararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların soyadı değişikliğinde haklı ve meşru nedenlerin ispatlanamadığı ve çocukların üstün yararının bulunduğunun kanıtlanamadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun velayetinin annede olduğu durumda, annenin talebiyle çocuğun soyadının annenin soyadı ile değiştirilip değiştirilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun üstün yararı ve velayet hakkı tevdi edilen annenin bu yetkisini kullanması gözetilerek, çocuğun soyadının annenin soyadıyla değiştirilmesi talebinin kabulüne dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ortak çocuğun soyadının, velayet hakkına sahip annenin yeni evliliğinden sonra aldığı soyadı ile değiştirilmesinin çocuğun üstün yararına olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun üstün yararı gözetilerek, annenin evlendikten sonra aldığı soyadının çocuğa verilmesinin çocuğun üstün yararına olmadığı değerlendirilerek, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına ve davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlilik birliği devam ederken ortak çocukların soyadının annenin evlenmeden önceki soyadı ile değiştirilmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Medeni Kanunu’nun 321. maddesi, Soyadı Nizamnamesi ve Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun ilgili hükümleri gereğince, evlilik birliği devam ederken çocukların ailenin yani babanın soyadını taşımasının yasal zorunluluk olduğu ve bu kuralın emredici nitelikte olması gözetilerek, çocukların soyadının değiştirilmesi talebinin reddine dair yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ergin olarak evlat edinilen kişinin, evlat edinenlerin adlarının nüfus kaydındaki ana baba adı olarak tescil edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Ergin evlat edinmede, evlat edinenin soyadı değişikliği talebi mümkün olsa da 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda evlat edinenlerin adlarının ana baba adı olarak nüfus kaydına tesciline imkan tanıyan bir düzenleme bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Çocuğun annesinin soyadını kullanması için açılan davada, annenin soyadını kullanmayı gerektirecek haklı sebebin ve çocuğun üstün yararının bulunup bulunmadığı hususunda ihtilaf vardır.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların anneleriyle soyadı farklılığının sorunlara yol açtığı ve babanın hapis cezası aldığı gibi hususlar gözetilerek çocukların üstün yararı gereği annelerinin soyadını kullanmalarına karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vefat eden babanın soyadını taşıyan çocuğun, velayet hakkına sahip annenin talebiyle soyadının annenin soyadıyla değiştirilip değiştirilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Velayet hakkının çocuğun menfaatleri gözetilerek kullanılması gerektiği, çocuğun üstün yararının soyadı değişikliği ile zedelenmeyeceği, evlilik birliği sona erdikten sonra velayet hakkına sahip annenin çocuğun soyadını kendi soyadıyla değiştirebileceğine dair yasal bir engel bulunmadığı ve çocuğun bu değişiklikten olumsuz etkilenmeyeceği değerlendirilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.