Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“TMK m.713”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı tarafından, babasından beri zilyetliğinde olduğunu iddia ettiği taşınmazın tapu kaydının iptali ve adına tesciline ilişkin talep.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin mülkiyete dayalı olmadığı, kadastro tespitinden sonraki zilyetlik iddiasında ise Türk Medeni Kanunu'nun 713/2. maddesinde öngörülen koşulların oluşmadığı ve kadastro tespitinden önceki hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil talebinin de hak düşürücü süreye uğradığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro harici bırakılan taşınmazın tescili davasında, davalı Hazine'nin de taşınmazın kendi adına tescilini talep etmesi üzerine, mahkemenin Hazine'nin bu talebini değerlendirmeden davanın reddine karar vermesi.
Gerekçe ve Sonuç: Tapusuz taşınmazın tescili davalarında, TMK m.713/6 uyarınca davalıların da kendi adlarına tescil isteyebileceği, somut olayda ise Hazine'nin bu yöndeki talebinin mahkemece değerlendirilmemesi usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonrasında tapu iptali ve tescili istenen taşınmazın kadastro öncesi hukuki sebeplere, TMK m.713/2’deki “ölmüş” sebebine ve önalım hakkına dayanılarak açılan davada, hak düşürücü süre ve harici satış senedinin geçerliliği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Tapulu taşınmazların devrinin resmi şekle tabi olması ve kadastrodan sonra harici senetle yapılan devirlerin geçersiz olması, ayrıca kadastro tespit tutanağının kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, davacının temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı mirasbırakanından intikal ettiğini iddia ettiği taşınmazlar üzerinde davalı adına tapu kaydı bulunması sebebiyle tapu iptali ve tescil davası açmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazlar üzerindeki zilyetliğinin 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/1. maddesinde öngörülen şartları sağladığı ve bu zilyetliğin kazandırıcı zamanaşımı ile mülkiyet hakkı kazandırdığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tescil edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescilinin talep edilmesi üzerine, davacının yirmi yıllık zilyetliğinin bulunup bulunmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından dava konusu taşınmaz üzerindeki zilyetliğin, kadastro tespitine itiraz davasının kesinleşmesiyle nizasız hale geldiği ve bu nedenle Türk Medeni Kanunu'nun 713. maddesinde aranan yirmi yıllık davasız zilyetlik şartının oluşmadığı değerlendirilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında yol olarak terkedilen ve mezarlık olarak tespit edilen taşınmazların davacı adına tesciline ilişkin talep.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kütüğüne tescil davalarında, TMK m.713/4,5 uyarınca gerekli ilanların yapılmadan ve yasal süre beklenmeden hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi zilyetliğe dayanarak tapu iptali ve tescil davasında, davacının taşınmazlar üzerinde yirmi yıl süreyle malik sıfatıyla zilyet olduğunu ispat edip edemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı, kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde yirmi yıl malik sıfatıyla, davasız ve aralıksız zilyetliğini ispatlayamadığı, yapılan keşif ve bilirkişi incelemesinde taşınmazlar üzerinde uzun süredir tarımsal faaliyet yapılmadığının tespit edildiği ve zilyetlik devir sözleşmesinin kadastro tespit tarihinden sonra yapılmış olmasının TMK m.713'e dayanılarak tapu iptali ve tescil talebini desteklemediği gözetilerek, mahkemenin davayı red kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın zilyetlik iddiasıyla tescili talebine karşı Hazine'nin itirazı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların taşınmaz üzerinde yirmi yıllık zilyetlik koşullarını sağladıkları ve taşınmazın Hazine adına tescilini gerektirecek kamu hizmetine tahsis veya imar ve ihya durumu olmadığı değerlendirilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakılan ve davacılar tarafından mülkiyetleri iddia edilen bir alanın tapuya tescili talebi üzerine, Hazine'nin yargılama giderlerinden sorumlu tutulup tutulmayacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu tescil davalarında Hazine ve ilgili kamu tüzel kişilerinin TMK m.713/3 uyarınca yasal hasım konumunda olmaları ve bu nedenle yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacakları gözetilerek, yerel mahkeme kararının Hazine aleyhine hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu kaydı bulunmayan taşınmazın TMK m.713 ve Kadastro Kanunu'na dayanarak tescili istemine karşı Hazine'nin itirazı üzerine uyuşmazlık doğmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava konusu taşınmaz üzerinde yirmi yıldan fazla süredir, çekişmesiz ve aralıksız olarak zilyetliğinin bulunduğunun tespit edilmesi ve bozma kararına uygun olarak yasal prosedürün yerine getirilmesi gözetilerek mahkemenin tapu tesciline ilişkin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu tahsisi ve tescil davasında yasal ilanların yapılmadan hüküm kurulup kurulamayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu tescil davalarında TMK'nın 713/4 ve 5. maddeleri uyarınca yasal ilanların usulüne uygun olarak yapılması, ilanın yapıldığı gazete ve ilan tutanaklarının dosyaya konulması ve yasal 3 aylık sürenin beklenmesi gerektiği gözetilerek, mahkemenin bu hususları yerine getirmeden hüküm kurması usul hatası olarak değerlendirilmiş ve hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasının kabulü halinde, davalıların yargılama giderlerine mahkum edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: TMK m.713/2'ye dayalı tapu iptali ve tescil davalarında, 713/3. maddedeki yollama gereği Hazine ve diğer kamu tüzel kişileri yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağından, davada yasal hasım konumunda bulunan kayıt malikinin mirasçılarının da yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.