Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tapulama”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Tapulama dışı bırakılan bir taşınmaz hakkında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca yapılan kadastro tespitine itiraz davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmaza ait güncelleme kadastro tutanağının askı ilanından önce dava açılmış olsa da, davanın tapulama dışı bırakılan taşınmaza ilişkin kadastro tespitine yönelik olduğu ve 3402 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca yapıldığı gözetilerek, görevli mahkemenin Eskişehir Kadastro Mahkemesi olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, davalı idarenin kamulaştırmasız el atması nedeniyle taşınmazlarının bedelini talep etmektedir.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kayıtları ve tutanaklar incelendiğinde, taşınmazın kamulaştırıldığı ve bedelinin davacıların murisi tarafından alındığı, dolayısıyla kamulaştırmasız el atma durumunun olmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin davada, zamanaşımı nedeniyle hukuki yarar bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 766 sayılı Tapulama Kanunu'nun 31. maddesi ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uyarınca tapulama ve kadastro tutanaklarının kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde dava açılmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle verdiği ret kararının, gerekçesi değiştirilmek suretiyle istinaf mahkemesince onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastrosu tamamlanmamış taşınmazlar üzerinde tapu iptali ve tescil davasına bakma görevinin genel mahkemede mi yoksa kadastro mahkemesinde mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tutanaklarının malik hanesinin boş bırakıldığı ve kadastrosu tamamlanmamış taşınmazlara ilişkin uyuşmazlıklara kadastro mahkemesinin bakmakla görevli olduğu gözetilerek, genel mahkemenin görevli olmadığına ve davanın kadastro mahkemesine aktarılması gerektiğine karar verilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasının, hak düşürücü süre nedeniyle reddedilmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar adına tespit ve tescil edildiği, davanın ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir tapu iptal ve terkin davası hakkında, daha önce aynı konuda verilmiş kesinleşmiş bir tapulama kararı olduğu gerekçesiyle açılan yargılamanın iadesi talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Tapulama kararının konusu ile kesinleşmiş tapu iptal ve terkin davasının konusunun ve hukuki sebeplerinin farklı olduğu, bu nedenle tapulama kararının kesin hüküm teşkil etmediği ve yargılamanın iadesi şartlarının oluşmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptal ve tescil davasında mahkemenin görevli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastrosu tamamlanmamış taşınmazlara ilişkin uyuşmazlıklara Kadastro Mahkemesinin bakmakla görevli olduğu gözetilerek, mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerektiğinden yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki sebebe dayalı tapu iptali ve tescil davasının hak düşürücü süre yönünden açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi uyarınca, tapulama tutanaklarının kesinleştiği tarihten itibaren on yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki kişi adının ve uyruğunun hatalı olduğu iddiasıyla açılan tapu kaydında düzeltim davasının kesin hüküm nedeniyle reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesine ilişkin kararların kesin hüküm teşkil etmediği ve hatalı kayıtların düzeltilmesinin talep edilebileceği gözetilerek, önceki bozma kararına ve usulüne uygun bulunan yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapulaması tamamlanmamış taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemine ilişkin görevli mahkemenin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastrosu tamamlanmamış taşınmazlara ilişkin uyuşmazlıklara Kadastro Mahkemesinin bakmakla görevli olduğu gözetilerek, asliye hukuk mahkemesinin görevsizlik kararı vermesi gerekirken dava hakkında hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapulaması tamamlanmamış taşınmazlar hakkında açılan tapu iptali ve tescil davasında görevli mahkemenin hangisi olduğu hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastrosu tamamlanmamış taşınmazlar ile ilgili uyuşmazlıklara Kadastro Mahkemesinin bakmakla görevli olduğu gözetilerek, genel mahkemede görülen davanın görevsizlik kararı verilerek Kadastro Mahkemesine gönderilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Murisin, davalıya devrettiği taşınmazın tapu kaydının iptali ve miras payı oranında davacı adına tesciline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kaydının oluşum dayanağının, murisin tapulama sırasında tapulama teknisyeni huzurunda verdiği ve imzası tahtında bu yerlerin davalı adına tespitine muvafakatini içeren tek taraflı beyanı olduğu ve taşınmazın davalıya devrini sağlayan bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı, muris muvazaasına ilişkin 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının eldeki davaya uygulanamayacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.