Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tescil Harici”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, üzerinde yüksek gerilim hatları bulunan ve tasarruflarının kısıtlandığı taşınmaz bedeli için açılan davada, davalı idarenin kamulaştırma işleminin gerçekleştiği ve bedel ödendiği iddiasına karşılık, davacıların kamulaştırmasız el atma nedeniyle bedel talebinde bulunup bulunamayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın 1970'li yıllardaki kamulaştırma işlemleri sırasında tescil harici alanda bulunması sebebiyle kamulaştırma bedelinin ödenmediği ve kök parsele ilişkin herhangi bir bilgi bulunmadığı, taşınmazın imar planında "Enerji Nakil Hattı Koruma Kuşağı" olarak belirlenmesi nedeniyle davacıların taşınmaz bedelini talep etme hakkının bulunduğu gözetilerek, emsal kararlar da dikkate alınarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının mahkeme kararıyla tescil harici bırakılması sebebiyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin davada, zamanaşımı def’inin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında yaşanan hukuki ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca Devletin tapu sicilinden kaynaklanan zararlardan sorumlu olduğu, Hazine aleyhine açılan tazminat davalarında Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 tarihli kararından önce zamanaşımı süresinin dolduğu düşünülen durumlarda dahi, anılan karardan sonra makul süre içinde dava açılması halinde zamanaşımının gerçekleşmemiş sayılacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın enerji nakil hattı koruma kuşağında kalması, emsal kararlar ve önceki ödemelerin olmaması gözetilerek, mahkeme kararının hukuka uygun olduğu değerlendirilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kıyı kenar çizgisi içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Kıyı kenar çizgisi içinde kalan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı Hazineden tahsili yönünde verilen karar, taşınmazın bir kısmına ilişkin tapu iptali ve tescil harici bırakılmasına dair karar verilmemesi hususunda düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ile tapu iptal ve tescil davalarının birleştirilmesinden doğan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmazın bir kısmının kamulaştırma bedeli ödenerek terkin edildiği, diğer kısmının ise tescil harici alanda bulunduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davacı tarafın bedel talebini reddedip, davalı idarenin tapu iptal ve tescil talebini kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında ırmak yatağı olarak tescil harici bırakılan taşınmazın zilyetliği davasında, davalı Hazine vekilinin temyiz başvurusunun miktar yönünden değerlendirilmesi uyuşmazlığıdır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın değerinin temyiz tarihindeki kesinlik sınırının altında olması ve kadastro tutanağı düzenlenmediğinden 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-6. maddesinin uygulanamayacağı gözetilerek, davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinin değer yönünden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, kadastro çalışmaları sonucu komşu parseller içine dahil edilen veya yol olarak tescil harici bırakılan taşınmaz bölümlerinin kendi mülkiyetlerindeki taşınmazlara dahil olduğunu ileri sürerek tapu kaydının düzeltilmesi istemiyle açılan davada, davanın kapsamının belirlenmesi ve iktisap koşullarının oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacılar dava dilekçelerinde belirli taşınmazlara sınır olan ve yol olarak tescil harici bırakılan bölümleri dava konusu etmişken, sonradan komşu parseller içine dahil edilen bölümler yönünden de hüküm kurulmasının usule aykırı olması ve davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının değerinin kesinlik sınırının altında kalması gözetilerek, davacıların temyiz itirazlarının reddine ve Hazine vekilinin temyiz dilekçesinin değerden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz bölümlerinin mülkiyetinin kime ait olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının imar ve ihya faaliyetleri sonucu kazandırıcı zamanaşımı ile taşınmaz bölümleri üzerindeki mülkiyet hakkını kazandığı, ancak Hazine adına tescile karar verilen kısmın yol vasfında olup tescil harici bırakılması gerektiği gözetilerek mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucunda tescil harici bırakılan bir alanın mülkiyeti ve tapuya tescili ile ilgili uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hüküm fıkrasının infazda tereddüt yaratmayacak şekilde düzenlenmesi ve ölü kişi adına kayıt oluşturulamayacağı gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek mirasçıları adına tescil kararı verilmesi suretiyle onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında yol olarak tespit harici bırakılan taşınmazın davacılar tarafından zilyetlikle kazanıldığı iddiasıyla tapuya tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmaz üzerinde davacılar lehine kadastro kanununun 14. maddesinde düzenlenen zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğundan söz edilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın davacı tarafından imar-ihya ve zilyetliğe dayanarak tescilinin talep edilmesi üzerine, taşınmazın imar planı kapsamında kalıp kalmadığı ve zilyetlikle iktisap koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın dava tarihi itibariyle yürürlükte olan imar planı kapsamında kalması ve bu nedenle zilyetlikle iktisap şartlarının gerçekleşmemiş olması gözetilerek, davacı vekili ile davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan alanın yol vasfının iptali ve davacı ile asli müdahil parsellerine eklenmesi talebiyle açılan tescil davasında Hazine'nin de tescil talebinde bulunması üzerine uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı Hazine, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve köy tüzel kişiliğinin yasal hasım sıfatıyla davada yer alması gerektiği, ancak aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, hüküm HUMK m. 438/7 uyarınca düzeltilerek onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.