Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tescil Harici Bırakma”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Tapu kaydının mahkeme kararıyla tescil harici bırakılması sebebiyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin davada, zamanaşımı def’inin uygulanıp uygulanmayacağı noktasında yaşanan hukuki ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1007. maddesi uyarınca Devletin tapu sicilinden kaynaklanan zararlardan sorumlu olduğu, Hazine aleyhine açılan tazminat davalarında Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 tarihli kararından önce zamanaşımı süresinin dolduğu düşünülen durumlarda dahi, anılan karardan sonra makul süre içinde dava açılması halinde zamanaşımının gerçekleşmemiş sayılacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kıyı kenar çizgisi içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Kıyı kenar çizgisi içinde kalan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı Hazineden tahsili yönünde verilen karar, taşınmazın bir kısmına ilişkin tapu iptali ve tescil harici bırakılmasına dair karar verilmemesi hususunda düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında ırmak yatağı olarak tescil harici bırakılan taşınmazın zilyetliği davasında, davalı Hazine vekilinin temyiz başvurusunun miktar yönünden değerlendirilmesi uyuşmazlığıdır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın değerinin temyiz tarihindeki kesinlik sınırının altında olması ve kadastro tutanağı düzenlenmediğinden 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-6. maddesinin uygulanamayacağı gözetilerek, davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinin değer yönünden reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmaz bölümlerinin mülkiyetinin kime ait olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının imar ve ihya faaliyetleri sonucu kazandırıcı zamanaşımı ile taşınmaz bölümleri üzerindeki mülkiyet hakkını kazandığı, ancak Hazine adına tescile karar verilen kısmın yol vasfında olup tescil harici bırakılması gerektiği gözetilerek mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın davacı adına tescilinin yapılıp yapılmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozma kararına uygun olarak, davacının zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarını sağlayamadığı ve taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin ekonomik amaca yönelik olmadığı değerlendirilerek, davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmaza ilişkin açılan tapu tescil davasının temyiz edilebilirliği.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın değeri, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının altında kaldığından ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-6. maddesinin uygulanabilir olmadığından, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, kadastro çalışmaları sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın bir bölümü üzerindeki zilyetlik iddiasına dayalı açtıkları davada, Yargıtay'ın kesinlik sınırına ilişkin temyiz incelemesi yapıp yapamayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro tutanağı düzenlenmediğinden 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek-6. maddesinin uygulanamayacağı, davaya konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması sebebiyle de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi uyarınca temyiz incelemesinin yapılamayacağı gözetilerek temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları dışında bırakılan taşınmaz bölümleri hakkında açılan kazandırıcı zamanaşımı davasında, Yargıtay'ın kesinlik sınırını aşmayan davalarda temyiz incelemesi yapıp yapamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmaz bölümlerine ilişkin kadastro tutanağı düzenlenmediğinden 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun ek-6. maddesinin uygulanamayacağı ve dava değerinin temyiz kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesi gereğince davalı Hazine temsilcisinin temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Atatürk Barajı göl alanı altında kalan bir taşınmazın mülkiyetinin tespiti davasında, mahkemenin eksik inceleme yapıp yapmadığı ve yasal hasmın davaya dahil edilip edilmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, baraj gölü altında kalan taşınmazın mülkiyetinin tespiti davasında, yasal hasım olan Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanlığını davaya dahil etmeden, taşınmazın tespitine esas vergi kaydının revizyon durumunu araştırmadan, komşu taşınmazların kayıtlarını incelemeden, hava fotoğraflarından yararlanmadan ve belgesiz araştırma yapmadan eksik incelemeyle hüküm kurması ve pay-payda eşitliği sağlanmadan karar vermesi usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından kadastro esnasında tescil harici bırakılan taşınmazın zilyetliğin kazanılması yoluyla tescili istemine karşı Hazine ve Belediyenin itirazları üzerine uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, yapılan keşifler, bilirkişi raporları, hava fotoğrafları ve tanık beyanları değerlendirilerek davacının taşınmaz üzerinde 20 yıldan fazla süredir malik sıfatıyla, aralıksız ve nizasız zilyetliğinin bulunduğu, taşınmazın dağ vasfında olmadığı ve özel mülkiyete konu olabileceği kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne ve davacı yararına tescile karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sırasında tescil harici bırakılan, evvelinde sazlık ve bataklık vasfında olan taşınmazın zilyetlikle iktisap edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sazlık ve bataklık vasfındaki taşınmazların 2872 sayılı Çevre Kanunu'nun 9. maddesi uyarınca zilyetlikle iktisap edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tescil harici bırakılan yol vasfındaki taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı yoluyla tescili talebi üzerine açılan davada, taşınmazın davacı adına tescil edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tescil harici bırakılan taşınmaz üzerindeki uzun süreli zilyetliği ve bu zilyetliğin niteliği, davalı Hazine’nin savunması ve bozma ilamı da gözetilerek davanın kabulü ve taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmuş ve yerel mahkeme kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.