Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Vakıf Arazisi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Gaipliğine karar verilen malikin vakıf arazisi üzerindeki kamulaştırma işlemleri nedeniyle, kamulaştırma bedelinin kime ödeneceği ve tapu kaydının nasıl düzeltileceği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca gaipliğine karar verilen malike ait vakıf arazisinin, kamulaştırma bedeli ödenmeksizin fiilen yolda kaldığının tespit edilmesi ve tapu kaydının düzeltilmesi gerektiği gözetilerek, istinaf mahkemesince verilen tapu iptali ve tescil kararı ile bedelin Vakfa ödenmesi gerektiği yönündeki karar, vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Gaiplerin mutasarrıfı olduğu vakıf arazisinin Hazine adına tescilinin iptali ve vakıf adına tesciline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın önceden vakıf olması ve Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi şartlarının oluştuğu gözetilerek, Hazine adına tescilin iptali ve vakıf adına tesciline dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf arazisinin kadastro çalışmaları sonucu vakıf senedine aykırı olarak şahıs adına tescil edilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalı kayyımın yargı harçlarından muaf tutulup tutulmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kayyım olarak atanan defterdarın, gaip kişinin haklarını koruduğu ve Hazine’yi temsil etmediği, 3561 sayılı Kanun’un yargı harçlarından muafiyet öngörmediği, bu nedenle kayyımdan harç alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin davacıdan harç alınmasına ilişkin kararının düzeltilerek davalıdan harç alınması yönünde onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf arazisi üzerindeki gaiplik nedeniyle Hazine ve Vakıflar Genel Müdürlüğü arasında açılan tapu iptal ve tescil davalarında, Vakıflar Genel Müdürlüğü lehine verilen kısmi kabul kararının temyizi üzerine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün önceki kararda yasal hasım olarak kabul edildiği ve yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedilmediği, davacının hükmün fer'ilerine yönelik temyize gelmediği, sadece işin esasına yönelik temyiz talebinde bulunduğu için vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden davalı Kayyım lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu gözetilerek, yerel mahkemenin davalı aleyhine vekalet ücretine ve yargılama giderlerine hükmeden kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından, mutasarrıfı ölen ve evveliyatı mukataalı vakıf arazisi olan taşınmazın 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca Hazine'den geri alınarak vakfa tescili istenmesine karşı Hazine'nin itirazı üzerine tapu iptali ve tescil davası açılması.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bir kısmının 2888 sayılı yasanın yürürlük tarihinden önce Hazine adına tescil edilmiş olması sebebiyle bu kısım yönünden davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmazken, kalan kısmının ise 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesindeki koşulların gerçekleşmiş olması ve taşınmazın aslının vakıf olması sebebiyle vakıf adına tesciline karar verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıflar İdaresi tarafından, mirasçı bırakmadan ölen kişinin üzerinde bulunan vakıf arazisinin Hazine adına tescil edilmesi işleminin iptali ve vakfa tescili istemiyle açılan davada, taşınmazın mülkiyetinin kime ait olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 5737 sayılı Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi ve 2888 sayılı Kanun'un 2. maddesiyle değiştirilen 2762 sayılı Kanun'un 29. maddesi birlikte değerlendirilerek, taşınmazın mirasçı bırakmadan ölen kişinin payına dahil olmadığının tespit edilmesi nedeniyle yerel mahkemenin ret kararı vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazların zilyetliği ve vakıf arazisi olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, kadastro tespitinin iptaline karar vermesi gerekirken tapu kaydının iptaline karar vermesinin isabetsiz olduğu, ancak bu hususun düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği değerlendirilerek hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf arazisinin, vakıf şerhi bulunmasına rağmen Hazine adına tescil edilmesi üzerine açılan tapu iptali ve tescil davasında, 2888 sayılı Yasa'nın uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2888 sayılı Yasa'nın yürürlük tarihinden önce Hazine adına tescil edilen vakıf arazilerinin mülkiyetinin Hazine'ye geçtiği, ancak taşınmazların mülkiyetinin mutasarrıflarına geçmediği için Hazine'ye intikalinin de mümkün olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davanın kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf arazisinin belediyeye devri konusunda belediye encümen kararı alınmasına rağmen tapu devrinin yapılmaması nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazın kime ait olduğu ve tapu kaydının iptal edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Belediye encümen kararının tapu devri için yeterli olduğu, davalı belediyenin de taşınmazın davacı vakfa ait olduğunu kabul ettiği ve davacının mülkiyet hakkına dayalı talebinin haklı olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi vakıf arazilerinin mera olarak tesciline ilişkin tapu iptal ve tescil davasında, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kesin olup olmadığı ve temyiz incelemesinin mümkün olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek 6. maddesinin, Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği tarihten sonra kesinleşmiş kararlara uygulanmasının mümkün olmadığı ve bu kararlar hakkında temyiz incelemesi yapılamayacağı, ayrıca dava değerinin belirlenmesi gerektiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf arazisi olduğu iddia edilen bir taşınmazın tapu kaydının iptali ve vakıf adına tescili istemiyle açılan davada, husumetten dolayı davanın reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Dava değerinin temyiz aşamasında kesinleşmemiş olmasının ve sureten kesinleşmesinin de sonuç doğurmayacağının gözetilmesiyle, davacının temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf arazisinin Hazine tarafından üçüncü kişiye satılması üzerine, vakfın satış bedelini talep etmesiyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vakıflar Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca, vakıf arazisinin Hazine tarafından satılması halinde vakfın satış bedelini talep etme hakkı bulunduğu ve Hazine vekilinin temyiz itirazlarında kararın bozulmasını gerektirecek bir neden bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.