Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yüzölçümü Düzeltmesi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun Ek 1. maddesi uyarınca yapılan çalışma sonucu yüzölçümü düzeltilmesi nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin davanın, kamulaştırmayı yapan idareye karşı açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, kadastro çalışması sonucu yüzölçümü artan taşınmaz için açılan bir tazminat davası olup, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre husumetin Maliye Hazinesi'ne yöneltilmesi gerekirken, kamulaştırmayı yapan DSİ Genel Müdürlüğü aleyhine açılması nedeniyle pasif husumet yönünden bozma kararı verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi sebebiyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkin davada, temyiz incelemesinin yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Her bir davacı için reddedilen ve temyize konu edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle kesinlik sınırının altında kalması gözetilerek, davacıların temyiz isteminin miktardan reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma kararı verilen taşınmazın yüzölçümünün sonradan düzeltilmesi nedeniyle, artan kısım için kamulaştırmasız el atma tazminatı istenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın yüzölçümü düzeltmesinin davacılar tarafından 1997 yılından beri bilindiği, idarenin açtığı hükmen tescil davasının da düzeltilen alan üzerinden sonuçlandığı ve davacıların bu davada artan kısım için herhangi bir talepte bulunmadığı gözetilerek, davanın reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının hatalı yüzölçümü nedeniyle oluşan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro yenileme çalışması sonucu tapuda kayıtlı taşınmazın yüzölçümünde azalma meydana gelmesi nedeniyle, 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca, gelir metodu ile hesaplanan gerçek bedel üzerinden tazminata hükmedilmesinin doğru olduğu gözetilerek, istinaf mahkemesinin HMK 353/1-b-2. maddesi uyarınca verdiği karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki yüzölçümü düzeltmesi nedeniyle oluşan zararın Hazineden tahsili davasında, zararın hesaplanma yöntemi ve miktarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihinde tarım arazisi niteliğinde olduğunun kabulüyle, net gelir esas alınarak hesaplanan zararın davalı Hazineden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmeyerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki taşınmazın yüzölçümünün düzeltilmesi nedeniyle davacının uğradığı zararın tazmini istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın net gelir yöntemiyle değerlendirilerek tazmin bedeli belirlenmesinde ve davalı Hazine'den tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitinden sonra yapılan düzeltme işleminin iptal edilmesi üzerine, düzeltilmeden önceki yüzölçümü ile gerçek yüzölçümü arasındaki farkın Hazine adına tesciline ilişkin talepte, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesindeki hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesinin 12.05.2011 tarihli kararıyla 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde yer alan hak düşürücü sürenin Hazine için de uygulanacağı hükmün iptalinden önceki dönemde Hazine için de on yıllık hak düşürücü sürenin işlediği ve dava tarihinde bu sürenin dolduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydındaki yüzölçümünün düzeltilmesi talebi üzerine kadastro müdürlüğünün yetkisizlik kararı vermesi nedeniyle açılan davanın reddine ilişkin direnme kararının hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamının davalıya tebliğ edilmemesi ve taraf teşkili sağlanmadan direnme kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro Müdürlüğü tarafından 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan yüzölçümü düzeltme işleminin iptali davasına bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesinde mi yoksa Kadastro Mahkemesinde mi olduğu hususunda yaşanan görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 41. maddesi uyarınca yapılan yüzölçümü düzeltme işleminin iptaline ilişkin olduğundan ve bu tür davalara bakma görevinin Sulh Hukuk Mahkemesinde olması gözetilerek, yerel mahkemenin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tapuda kayıtlı yüzölçümünün düzeltilmesi istemiyle açılan davada, kadastro çalışmaları devam ederken asliye hukuk mahkemesinin görevli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro Kanunu'nun 26. ve 27. maddeleri uyarınca, kadastro çalışmaları devam ederken tapu kayıtlarında yüzölçümü düzeltme davasına bakma görevinin kadastro mahkemesinde olduğu gözetilerek asliye hukuk mahkemesinin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu taşınmazın yüzölçümünün azalması nedeniyle yapılan düzeltme talebinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Güncelleme çalışmalarının 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi ve ilgili mevzuata uygun olarak yapıldığı, yüzölçümü azalmasının kadastro paftasına tersim edilirken yapılan tersimat hatası ve planimetre ile yapılan alan hesabından kaynaklandığı ve bu hatanın güncelleme çalışmalarıyla düzeltildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.