Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Yetkili Temsil”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı şirket yetkilileri tarafından verilen taahhütnamelerin, davacının icra takibine konu alacağının varlığını ispat edip etmediği hususunda oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket yetkilileri tarafından imzalanan belgelerde davacının alacağının açıkça kabul edildiği ve bu belgelerin davacının alacağının varlığını ispatladığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüzel kişiliği sona eren bir belediyenin aleyhine açılan davada, belediyenin davaya yetkili vekil ile temsil edilip edilmediği ve yargılamanın iadesi şartlarının oluşup oluşmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tüzel kişiliği sona eren belediyenin, davaya başka bir belediyeye devredilmesiyle yetkili vekil tayin ederek davaya devam etmesi ve bu suretle davanın yetkili temsilci huzurunda görülmüş olması nedeniyle, yargılamanın iadesi sebebinin bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye Başkanlığı adına çıkarılan ödeme emrinin, tebliğe yetkili kişilere ulaşılamaması halinde hangi usulle tebliğ edileceği ve yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5393 Sayılı Belediyeler Kanunu ve 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun ilgili hükümleri uyarınca, belediye başkanlığına yapılacak tebligatın öncelikle belediye başkanına, ardından usulüne uygun yetkili kılınmış kişilere veya belirli şartların varlığı halinde diğer memur ve müstahdemlere yapılması gerektiği, tebliğ memurunun tebligatı yetkili kişilere yapamama nedenlerini tebliğ evrakına şerh etmesi gerektiği ve somut olayda bu hususlara uyulmadığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, borçlu şirketin çekteki imzanın yetkilisine ait olmadığı iddiasıyla yaptığı itirazın reddine ilişkin direnme kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: İİK m. 170/3, m. 68a/IV, HUMK m. 309 ve HGK'nın yerleşik içtihatları uyarınca, çekin keşide tarihinde yetkili olan şirket temsilcisinin imzasının tespiti ve karşılaştırılması için gerekli incelemenin yapılmaması, ispat külfetinin çeki elinde bulunduran alacaklıda olduğu gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyesinin kooperatife karşı açtığı alacak davasında, direnme kararının ve davacı temyiz dilekçesinin davalı kooperatife usulüne uygun tebliğ edilip edilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun hükmi şahıslara tebligat ile ilgili hükümleri uyarınca, davalı kooperatife yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı, tebligatın yetkili kişilere yapılmadığı ve tebliğ imkansızlığı halinde izlenecek usule riayet edilmediği gözetilerek, dosyanın usulüne uygun tebliğin sağlanması için yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı ... Belediyesi Gençlik ve Spor Kulübü İktisadi İşletmesi'ne yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu'nun 12., 13. ve 35. maddeleri uyarınca, tüzel kişilere tebligatın yetkili temsilcilerine yapılması gerektiği, aksi halde tebligatın geçersiz sayılacağı ve davalı tüzel kişinin adresinin resmi kayıtlardan tespit edilerek tebligatın bu adrese yapılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla yapılan takipte borçlu şirkete yapılan tebligatın usulsüz olup olmadığına ilişkin şikayet davası.
Gerekçe ve Sonuç: Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğü hükümlerinin şekli nitelikte olup, tebligatın geçerli olabilmesi için bu hükümlere eksiksiz uyulması gerektiği ve özel hukuk tüzel kişilerine yapılan tebligatta yetkili temsilciye tebliğ edilmemesi halinde tebliğin usulsüz sayılacağı gözetilerek, tebligatın usulsüz olduğuna dair şikayetin reddi yönündeki yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirkete yapılan tebligatların usulüne uygun olup olmadığı ve ilk derece mahkemesinde taraf teşkilinin usulüne uygun sağlanıp sağlanmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirkete yapılan tebligatların 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. ve 13. maddeleri ile Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun yapılmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesinde yapılan yargılamada taraf teşkilinin usulüne uygun olarak sağlanamadığı gözetilerek direnme kararının usulden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Avukatlık ücret alacağı davasında davalı şirkete yapılan tebligatın usulüne uygun olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Tüzel kişilere tebligatın, kanunen yetkili temsilcilerine yapılması gerektiği, aksi halde tebligatın neden yapılamadığının mazbatada açıkça belirtilmesi gerektiği, somut olayda ise davalı şirkete yapılan tebligatın bu hususlara aykırı olduğu gözetilerek, dosyanın eksikliklerin giderilmesi için yerel mahkemeye geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, ciro yoluyla devraldığı senetler nedeniyle açılan menfi tespit davasında kötü niyetli olup olmadığı ve kötü niyet tazminatına hükmedilip hükmedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, senetlerin ciro edildiği tarihte, senetlerde sahte aval imzası bulunduğunu bilip bilmediğinin tespiti için; şirket yetkilisinin, senetlerin protesto edildiği tarihte kim olduğunun tespit edilmesi ve bu kişinin aynı zamanda senetlerin lehtarı olup olmadığının belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Şikayet dilekçesinde şüpheli olarak gerçek kişinin isminin açıkça yazılı olmaması nedeniyle yerel mahkemece davanın reddine karar verilmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'da kendine özgü bir muhakeme usulü öngörülmüş olsa da ceza yargılamasının temel ilkelerinin geçerli olduğu, şikayet dilekçesinde şirket yetkilisinin ismi açıkça yazılmamış olsa dahi icra dosyasında yetkili kişinin kim olduğunun tespit edilebildiği ve bu nedenle davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tahkim kararının iptali istemiyle açılan davanın süresinde açılıp açılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tahkim kararının davacı şirketin yetkili temsilcisine tebliğ edildiği ve iptal davasının HMK 439. maddede öngörülen bir aylık sürenin dolmasından sonra açıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.