Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Öğretim Üyesi”
- Uyuşmazlık: Estetik amaçlı göğüs protezi ameliyatı sonrası ortaya çıkan komplikasyonlar nedeniyle hastanın açtığı eser sözleşmesine dayalı maddi ve manevi tazminat davasının reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Estetik müdahalenin eser sözleşmesi niteliğinde olduğu ve hekimin sonucu garanti etmesi gerektiği, ancak yapılan ameliyatlarda taahhüt edilen sonucun gerçekleşmediği ve hastanın beklentilerinin karşılanmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 2547 sayılı Yasanın 35. maddesi uyarınca imzalanan yüklenme senedinin iptali talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 657 sayılı yasanın Ek 35. maddesi düzenlemesinin araştırma görevlisi iken taahhüt veren davacıyı kapsamadığı, davacının taahhütnameyi özgür iradesiyle imzaladığı ve hata, hile veya tehdit iddiasında bulunmadığı, yükümlülüklerini yerine getirmediği ve bu nedenle tahakkuk eden miktarı ödemekle yükümlü olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf üniversitesinde öğretim üyesi olarak çalışan davacının açtığı maddi ve manevi tazminat davasının adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşmede idareye tanınan üstünlük ve ayrıcalıkların bulunmaması, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun Ek 11. maddesinin 10. bendinde hizmet sözleşmelerine 4857 sayılı İş Kanunu’nun uygulanacağına dair hüküm bulunması ve vakıf üniversitelerinin mali ve idari konular dışında devlet üniversitelerine tabi olması hususları gözetilerek, sözleşmenin bireysel iş sözleşmesi niteliğinde olduğu ve uyuşmazlığın adli yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle istinaf mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vakıf üniversitesinde öğretim üyesi olarak iş sözleşmesiyle çalışan davacının işçilik alacakları davasının adli yargıda mı yoksa idari yargıda mı görüleceği.
Gerekçe ve Sonuç: Vakıf üniversitelerinde çalışan öğretim elemanlarının ücret ve diğer özlük hakları bakımından 4857 sayılı İş Kanunu hükümlerine tabi olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin bireysel iş sözleşmesi niteliğinde olup uyuşmazlığın özel hukuk alanına girdiği gözetilerek, davanın adli yargıda çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vakıf üniversitesinde öğretim üyesi olarak iş sözleşmesiyle çalışan davacının işçilik alacakları davasına adli yargı mı yoksa idari yargı mı bakmakla görevlidir?
Gerekçe ve Sonuç: Vakıf üniversitelerinde çalışan öğretim elemanlarının ücret ve diğer özlük hakları bakımından 4857 sayılı İş Kanunu hükümlerine tabi olması ve taraflar arasındaki uyuşmazlığın bireysel bir iş sözleşmesinden kaynaklanması gözetilerek, davanın adli yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Fazla ödendiği iddia edilen hastane tedavi giderlerinin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıdan tahsil edilen ilave ücretin, davalı hastanenin SGK ile anlaşmalı olduğu dönemdeki öğretim üyesi tarafından verilen sağlık hizmeti için alınan ve dönemsel Sağlık Uygulama Tebliği hükümlerine uygun bir ücret olduğunun anlaşılması gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararına yapılan itirazın reddine dair merci kararının, eksik soruşturma nedeniyle bozulmasına ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Üniversite öğretim görevlileri hakkında 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nda öngörülen özel soruşturma usulüne uyulmaması hususunun Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma istem yazısında ileri sürülmemiş olması ve sonuca etkili bu hukuka aykırılığın kanun yararına bozmaya konu edilmesinin olanaklı olması gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının bu husus yönünden değişik gerekçe ile kabulüne, diğer şüpheliler bakımından ise şikayetçilerden alınan kayıt paralarının akıbetinin ve sahte protokol düzenlenip düzenlenmediğinin araştırılmaması nedeniyle eksik soruşturma yapıldığı gerekçesiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Öğretim üyesi yetiştirme programı kapsamında başka bir üniversitede doktora yapan araştırma görevlisinin, mecburi hizmet yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle yapılan ödemelerin iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Maaşın çalışmanın karşılığı olduğu ve ödenen maaşların geri alınmasının Anayasa’nın 18. maddesindeki zorla çalıştırma yasağına aykırı olacağı, ancak yolluk gibi diğer ödemelerin geri alınabileceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının davacı için kullandığı ifadelerin kişilik haklarına saldırı oluşturup oluşturmadığı ve manevi tazminat gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, görevi gereği yaptığı açıklamalar nedeniyle davacıya yönelik sarf ettiği sözlerin, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyecek ölçüde ağır ve onur kırıcı olduğu, davacının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve manevi tazminat ödenmesini gerektirecek nitelikte haksız fiil oluşturduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşçinin kıdem ve ihbar tazminatı talep ettiği davada, işçinin işten ayrılma dilekçesinin istifa mı yoksa ikaleye yönelik bir icap mı olduğu ve işveren tarafından daha önce benzer durumdaki işçilere kıdem tazminatı ödenmesinin işyeri uygulaması oluşturup oluşturmadığı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece ilk bozma kararına uyularak yapılan araştırmada, davacı ile benzer durumda olan bazı işçilere kıdem tazminatı ödendiği tespit edilmiş ve bu durumun davacıda kıdem tazminatı ödeneceği yönünde haklı bir beklenti yarattığı, davalının da bu güveni pekiştirdiği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların holding hisselerini paravan şirketlere devretmek suretiyle gerçekleştirdikleri eylemlerin nitelikli dolandırıcılık mı yoksa hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu mu oluşturduğu, eylemlerin katılan sayısınca zincirleme suç mu yoksa tek bir suç mu olduğu ve sanık ... hakkında TCK'nın 167. maddesindeki şahsi cezasızlık hükmünün uygulanıp uygulanamayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların şirket yönetimindeki yetkilerini kullanarak şirket malvarlığı üzerinde tevdi amacına aykırı tasarrufta bulunmalarından sonra bu tasarrufların ortaya çıkmaması için hileli davranışlar sergilemelerinin eylemlerini dolandırıcılık suçuna dönüştürmeyeceği, şirket aleyhine hizmet ilişkisiyle bağdaşmayan tasarruflar yapmalarının hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı, şirketin tüzel kişilik kazanması ve doğrudan şirketin zarar görmesi nedeniyle eylemlerin zincirleme suç değil tek bir suç teşkil edeceği, tüzel kişiye karşı suç işlenmesi nedeniyle TCK'nın 167. maddesindeki şahsi cezasızlık hükmünün uygulanamayacağı ve sanık ... hakkında katılan ...'e yönelik nitelikli dolandırıcılık suçundan dava açılmadığı halde mahkumiyet kararı verilmesinin usule aykırı olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının sanık ... yönünden kaldırılmasına ve diğer sanıklar yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: ÖYP kapsamında araştırma görevlisi olarak görev yapan davalının ilişiğinin kesilmesi üzerine, üniversiteye dönmeme taahhüdünü ihlal ettiği iddiasıyla açılan alacak davasında, taahhütnamenin geçerli olup olmadığı ve davalıların borçlu olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 674 sayılı KHK ve 6578 sayılı Kanun ile 2547 sayılı Kanun'a eklenen düzenlemeler ve Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nın görüşü uyarınca, 50/d maddesi kapsamındaki araştırma görevlilerinin mecburi hizmet yükümlülüğünün bulunmaması ve taahhüt senedinin bağlayıcılığının ortadan kalkması nedeniyle davalıların borçlu olmadığı gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.