Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ödeme Kesintisi”
- Uyuşmazlık: Davalı Kurum tarafından davacı eczaneye uygulanan cezai şart ve ödeme kesintisinin iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: İlaçların reçete sahibine ulaştığı ve 2016 yılı Eczane Protokolü'nün 5.3.2. maddesi hükmünün uygulanma şartlarının oluşmadığı gözetilerek, davalı Kurum tarafından uygulanan cezai işlemin iptaline ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı SGK tarafından yapılan hak ediş kesintisinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sağlık Uygulama Tebliği ve ilgili mevzuat hükümleri uyarınca, yapılan işlemlerin geri ödeme kapsamında olmadığının ve davalı kurumun yaptığı kesintinin haklı olduğunun tespit edilmesi, ayrıca yapılan yersiz ödemeye ilişkin işlem tarihinden itibaren faize hükmedilebileceğinin kabulü gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika aidat alacaklarının tahsili istemine ilişkin olup, işverenin aidat kesintisi yapma yükümlülüğünün hangi tarihten itibaren başladığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İşverenin aidat kesintisi yapma ve ödeme borcunun, sendikanın üye işçilerin listesini ve aidat miktarını işverene bildirmesi ve ödeme talebinde bulunmasıyla başlayacağı gözetilerek, talep tarihinden önceki dönemlerin de hüküm altına alınmasının hatalı olduğu gerekçesiyle, mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sosyal yardım ödemelerinden eksik gelir ve damga vergisi kesilmesi nedeniyle davalıya yapıldığı iddia edilen fazla ödemenin tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin bozma kararına uygun olarak, bilirkişi raporu ve Yargıtay’ın emsal kararları gözetilerek, davalının dava açılması ile temerrüde düşmüş sayılacağı ve faizin dava tarihinden itibaren işleyeceği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yıllık izin alacağının hesaplanmasında gelir vergisi kesintisinin doğru yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahsup işlemi yapıldıktan sonra bakiye miktara %35 gelir vergisi kesintisi yapılarak sonuca gidilmesinin hatalı olduğu, brüt yıllık izin ücretinden yapılan brüt ödeme mahsup edildikten sonra kademeli gelir vergisi kesintisi yapılarak net bakiye izin ücretinin hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının ücretinden yapılan kesintilerin hukuka uygun olup olmadığı ve buna bağlı olarak ücret farkı talebinin yerinde olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: İşverenin, Sayıştay raporu üzerine fazla ödenen ücretleri işçi ücretinden keserek geri almasının haklı bir sebebe dayandığı ve 4857 sayılı Kanun'un 62. maddesindeki işçi ücretinden kesinti yapılabilme şartlarının oluşmadığı gözetilerek, ücret kesintisi alacak talebinin kabulüne ilişkin yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinde kararlaştırılan ücretin altında kalan dönemlere ait ücret farkı ve işverence yapılan ücret kesintisinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinde belirtilen ücretin işçiyi bağlayacağı, işverence yapılan ücret kesintisinin ise fazla ödemelerin geri alınması niteliğinde haklı bir nedene dayandığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde borçlu tarafından taksitler halinde ödeme yapılması durumunda, icra tahsil harcının her ödeme sırasında mı yoksa alacağın tamamının ödenmesinden sonra mı tahsil edileceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 28. maddesinin (b) bendi uyarınca icra tahsil harcının alacağın tahsili sırasında, kısmi ödemelerde dahi her ödeme anında alınması gerektiği, harcın tahsilinin alacağın tamamının ödenmesine kadar ertelenmesinin kanun hükmüne aykırı olduğu gözetilerek, icra müdürlüğünün her ödeme sırasında harç kesintisi yapma işleminin doğru olduğu ve yerel mahkemenin direnme kararının onandığı sonucuna varılmıştır. - Uyuşmazlık: Sağlık hizmeti satın alma sözleşmesi kapsamında davalı kurum tarafından davacı şirkete uygulanan cezai şart, yersiz ödeme kesintisi, sözleşme feshi ve Medula/BKDS sistemlerinin pasif hale getirilmesi işlemlerinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda, davalı kurumun iddia ettiği kampanya ihlali ve sunulmayan sağlık hizmeti faturalandırılmasına dair iddialarının ispatlanamadığı, ayrıca uyarı yazıları ile cezai işlem arasında bir yıldan fazla süre geçmiş olması nedeniyle aynı fiilin tekrarından söz edilemeyeceği gözetilerek, davacı şirket lehine verilen karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kurumun, davacı sağlık kuruluşuna yaptığı avans ödemesinden sonra, fatura incelemesi sonucu tespit edilen fazla ödeme için yaptığı faiz kesintisinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 97. maddesi gereğince davalı kurumun fatura incelemesini 3 ay içinde tamamlaması gerekirken, bu süreyi aşması nedeniyle kusurlu olduğu ve bu nedenle faiz kesintisinin yasal dayanağı bulunmadığı gözetilerek, önceki bozma kararına uygun olarak yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sağlık hizmeti sunucusuna yapılan avans ödemesinin yersiz olduğunun tespiti üzerine, bu ödemeye işletilen faizin kesilmesinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un 97. maddesi uyarınca fatura ve eklerinin incelenmesi için öngörülen üç aylık sürenin davalı kurum tarafından aşılması nedeniyle oluşan gecikmenin davalı kurumun kusurundan kaynaklandığı, bu nedenle yersiz ödemeye işletilen faizin kesilmesinin hukuka aykırı olduğu gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının fark ücret ve ücret kesintisi alacaklarının olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının imzaladığı iş sözleşmelerinde ücretin açıkça belirlendiği, işverence yapılan kesintilerin fazla ödemelerin geri alınması niteliğinde haklı bir sebebe dayandığı ve kanuna aykırı olmadığı gözetilerek istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.