Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ömür Boyu Sağlık Sigortası”
- Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacı işçiye ömür boyu sağlık sigortası yapmayı taahhüt ettiği sözleşmeden doğan cezai şartın miktarının fahiş olup olmadığı ve cezai şartta indirim yapılıp yapılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Cezai şartın miktarının belirlenirken Türk Borçlar Kanunu'nun 182. maddesinin son fıkrası uyarınca indirim yapılması gerektiği halde, Bölge Adliye Mahkemesince indirim yapılmadan hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sağlık sigorta poliçesi kapsamında, sigortalının kardiyomiyopati rahatsızlığı nedeniyle yaptığı tedavi giderlerinin sigorta şirketi tarafından karşılanması gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı sigorta şirketinin, sigortalının rahatsızlığının genetik geçişli olduğunu ve bu nedenle poliçe kapsamı dışında kaldığını iddia etmesine rağmen, bozma kararı sonrası alınan bilirkişi raporunda bu iddianın ispatlanamaması ve davalının ömür boyu yenileme garantili poliçe vermiş olması gözetilerek, tedavi giderlerinin poliçe teminatı kapsamında olduğuna karar verilmiş ve ilk derece mahkemesinin vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu bacağını kaybeden davacının, ilk protez gideri ile ileride yapılacak protez giderlerinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 98. maddesinde belirtilen tedavi giderlerinden olup olmadığı ve bu giderlerin sorumlusunun SGK mi yoksa zorunlu mali sorumluluk sigortacısı mı olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: 2918 sayılı Kanun'un 98. maddesiyle SGK'nın sorumluluğuna giren tedavi giderlerinin, üniversite hastaneleri ve diğer resmi/özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sunduğu sağlık hizmet bedelleriyle sınırlı olduğu, ilk protez uygulaması için fatura düzenlenmiş olsa dahi bunun SGK’nın değil sigorta şirketinin sorumluluğunda bulunduğu ve ileride yapılacak protez giderlerinin de sigorta şirketinin sorumluluğunda olduğu gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu meydana gelen yaralanma nedeniyle takılan ve ileride değiştirilmesi gerekecek protez giderlerinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 98. maddesi kapsamında tedavi gideri olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği ve bu giderlerden SGK'nın mı yoksa zorunlu mali sorumluluk sigortacısının mı sorumlu olduğu hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Trafik kazası sonucu takılan ve ileride değişmesi gerekecek protez giderlerinin 2918 sayılı Kanun'un 98. maddesinde belirtilen sağlık kurum ve kuruluşları tarafından sunulan sağlık hizmet bedelleri kapsamında olmadığı, bu nedenle SGK'nın değil, işleten, sürücü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumlu olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sigortalının yaşlılık aylığına hak kazanabilmesi için çalıştığı işten ayrılma şartının Anayasa'ya uygunluğu ve davacının aylığa hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 62. maddesindeki "çalıştığı işten ayrıldıktan sonra" ibaresinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ve davacının diğer aylık bağlanma şartlarını sağlaması gözetilerek, davacının yaşlılık aylığına hak kazandığı kabul edilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan davacının, davalı sigorta şirketinden sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatı ile geçici bakıcı gideri talep etmesi üzerine maluliyet raporunun yetersizliği ve vekalet ücreti hesabındaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Maluliyet raporunda, davacının psikiyatrik durumunu değerlendirecek uzman doktor bulunmaması, travma sonrası stres bozukluğunun ömür boyu devam edip etmeyeceğinin tespit edilmemesi ve vekalet ücretinin hatalı hesaplanması sebebiyle, İtiraz Hakem Heyeti kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yaşlılık aylığı talebinde bulunduğu tarihte çalışıyor olması nedeniyle, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 62. maddesindeki "çalıştığı işten ayrılma" şartının aranıp aranmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin, 506 sayılı Kanun'un 62. maddesindeki "çalıştığı işten ayrıldıktan sonra" ibaresini iptal etmesiyle oluşan yeni hukuki durumun değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, direnme kararı onanmış ve dosya Özel Daire'ye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının yaşlılık aylığı tahsis talebinde bulunduğu tarihte 506 sayılı Kanun'un 62. maddesinde aranan "işten ayrılma" şartını sağlayıp sağlamadığı ve bu şartın Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesinin yargılamaya etkisi.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 506 sayılı Kanun'un 62. maddesindeki "çalıştığı işten ayrıldıktan sonra" ibaresini iptal etmesiyle oluşan yeni hukuki durumun değerlendirilmesi gerektiği ve derdest davalarda Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmasının zorunlu olduğu gözetilerek, direnme kararı uygun bulunmuş ancak dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Arabuluculuk yoluyla yapılan işçi-işveren anlaşma tutanağının iptali için açılan tespit davasında, davacının güncel hukuki yararının bulunup bulunmadığı ve bölge adliye mahkemesi kararının kesin olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Arabuluculuk anlaşmasının geçerliliğinin işe iade davasında ön sorun olarak incelenebilmesi nedeniyle, davacının anlaşmanın iptali için ayrı bir dava açmasında güncel hukuki yararının bulunmadığı ve bu nedenle de bölge adliye mahkemesi kararının kesin olması gerektiği gözetilerek, çoğunluk görüşüne karşı olarak temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Arabuluculuk yoluyla yapılan işçi-işveren anlaşma tutanağının iptali için açılan tespit davasında, davacının güncel hukuki yararının bulunup bulunmadığı ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının kesin olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşe iade davalarında Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının kesin olması ve arabuluculuk anlaşmasının geçerliliğinin işe iade davasında ön sorun olarak incelenebilmesi nedeniyle, davacının anlaşmanın iptali için ayrı bir dava açmasında güncel hukuki yararının bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın kesin olduğu ve onanması gerektiğine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İhtiyari arabuluculuk sonucu imzalanan anlaşma tutanağının işçinin gerçek iradesini yansıtmadığı iddiasıyla iptali ve feshin geçersizliği nedeniyle işe iade talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, işçinin arabuluculuk sürecinde iradesinin fesada uğradığını ispatlayamadığı, arabulucunun tarafsızlığını zedeleyecek bir durumun olmadığı ve işçinin emeklilik talebinde bulunurken yeterli zamanı olduğu gerekçeleriyle onanmasına karar verilmiştir. Karşı oy ise, işe iade davalarına ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının kesin olması ve arabuluculuk tutanağının geçerliliğinin işe iade davasında ön sorun olarak değerlendirilebilecek olması nedeniyle, tutanağın iptaline yönelik ayrı bir tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı görüşündedir. - Uyuşmazlık: Trafik kazası sonucu yaralanan davacının, davalı sigorta şirketinden sürekli iş göremezlik, geçici iş göremezlik, geçici bakıcı giderleri ve rapor ücreti talep ettiği tazminat davasında, maluliyet oranının tespiti, gelir hesaplamasının yapılması ve uygulanacak faiz türüne ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının maluliyet oranının tespitinde ilgili yönetmelikteki 12 aylık sürenin dikkate alınmaması, gelir hesabında davacının gerçek gelirinin tespit edilmemesi ve şirket aracı olması nedeniyle avans faizi uygulanması gerekirken yasal faize hükmedilmesi hatalı görülerek İtiraz Hakem Heyeti kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.