Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İflası İstememe Suçu”
- Uyuşmazlık: İcra İflas Kanunu'nun 345/a maddesinde düzenlenen "sermaye şirketinin iflasını istememe" suçundan yapılan şikayetin süresinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suçun oluşumu için iflas koşullarının oluştuğu tarihin tespiti gerektiği, yerel mahkemenin ise bu tespiti yapmadan icra takibinin kesinleştiği tarihi suç tarihi olarak kabul edip eksik incelemeyle şikayet hakkının düştüğüne karar vermesi isabetsiz görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sermaye şirketinin iflasını istememe suçundan sanık hakkında eksik araştırmayla beraat kararı verilip verilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suç kastı bulunmadığı savunması ve bilirkişi raporunun sadece dava dosyasındaki bilgi ve belgelerle düzenlenmiş olması, şirketin aktif ve pasifinin tam olarak belirlenmesi için ticari defter, bilanço ve banka hesapları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sermaye şirketinin iflasını istememe suçunda, 6763 sayılı Kanun ile değişik CMK'nın 253 ve 254. maddelerinde düzenlenen uzlaştırma hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 6763 sayılı Kanun ile CMK'nın 253. maddesinde yapılan değişiklikle "etkin pişmanlık" ibaresinin çıkarılması sonucu İİK m. 345/a'da düzenlenen ve takibi şikayete bağlı olan "sermaye şirketinin iflasını istememe" suçunun da artık uzlaştırma kapsamına girdiği, uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmada öncelikle uygulanması gereken bir kurum olduğu ve İİK m. 354'teki özel etkin pişmanlık hükmünün yerini almadığı gözetilerek yerel mahkeme hükmü bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sermaye şirketlerinin iflasını istemek mecburiyetinde olanların iflası istememesi suçundan sanık hakkında verilen mahkûmiyet kararına karşı yapılan kanun yararına bozma talebinin inngelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihi ile mahkeme karar tarihi arasında, suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek, yerel mahkemenin mahkûmiyet kararı bozulmuş ve dava düşürülmüştür. - Uyuşmazlık: Sermaye şirketlerinin iflasını istemek mecburiyetinde olanların iflası istememesi suçundan sanık hakkında verilen mahkûmiyet hükmünün zamanaşımı ve adli para cezasının belirlenme şekli yönünden hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın 8 yıllık olağan zamanaşımı süresine tabi olduğu, zamanaşımını kesen son işlemin sanığın ilk savunması olduğu ve bu tarihten mahkûmiyet hükmüne kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleştiği, ayrıca adli para cezasının belirlenmesinde de hukuka aykırılık bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına ve davanın zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sermaye şirketinin iflasını istememe suçundan sanık hakkında beraatine ilişkin verilen hükmün, eksik araştırma ile hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suç kastı bulunmadığı savunması ve bilirkişi raporunun yalnızca dava dosyasına sunulan bilgi ve belgeler ile icra dosyasının incelenerek düzenlenmesi karşısında, şirketin aktif ve pasifinin tam olarak belirlenmesi için gerekli incelemenin yapılmadan beraat kararı verilmesi, eksik araştırma nedeni ile bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Suç eşyasını satın alma suçundan mahkum olan sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair yerel mahkeme kararının yasaya uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, suç eşyasını satın alarak haksız kazanç elde ettiği, mağdurun zararını gidermediği ve gidermeye yönelik bir çaba sarf etmediği gözetilerek yerel mahkemenin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair kararının onanmasına, ancak hükmün ardından suçun uzlaştırma kapsamına alınması nedeniyle dosyanın mahalline gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın silahlı terör örgütü yöneticisi olma suçundan yargılandığı davada, Yargıtay 9. Ceza Dairesince verilen hükmün sanığa etkin savunma hakkı tanınıp tanınmadığı ve verilen cezanın miktarının isabetli olup olmadığına ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın savunma hakkının kısıtlandığı, son sözünün sorulmadan hüküm verildiği ve sanığa atılı suçun örgüt üyeliği olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek Yargıtay 3. Ceza Dairesinin sanığı silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkum eden hükmü, temel cezanın miktarının isabetsizliği nedeniyle bozulmuştur. - Özet bulunamadı.
- Uyuşmazlık: Sanığın, müvekkili aleyhine verilen icranın geri bırakılması kararını temyiz etmeyerek ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu işleyip işlemediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın temyiz etmeme hususunda müvekkilinin talimatı olduğu, temyiz etse dahi kararın bozulma ihtimalinin bulunmadığı ve müvekkilinin talimatıyla yeni bir icra takibi başlatıldığı gözetilerek, görevi kötüye kullanma suçunun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın, mağdura yönelik gerçekleştirilen teşebbüs aşamasında kalan nitelikli yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve nitelikli kasten yaralama suçlarından, suç işlemek amacıyla kurulan silahlı örgüte üyelik sıfatıyla cezalandırılmasına ilişkin hükümlerin yasal ve yeterli gerekçe içerip içermediği ve eylemlerin örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenip işlenmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın örgüt lideri sıfatıyla, örgütün faaliyet alanı kapsamında mağdura yönelik işlenen suçlardan sorumlu tutulmasını gerektirecek yeterli delil bulunmadığı, mağdur beyanlarının çelişkili olduğu, olay tarihinde örgütün varlığına dair yeterli delil bulunmadığı, sanığın eyleme katılımı veya talimat verdiğine dair delil olmadığı ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gözetilerek, yerel mahkeme hükmü bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.