Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu”
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında uygulanan ikinci kez mükerrirlik hükmünün, birinci kez mükerrirliğe esas alınan suçun 5237 sayılı TCK'nın yürürlüğünden önce işlenmesi nedeniyle hatalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İkinci kez mükerrirliğe esas alınan suç ile temyiz konusu suçun 5237 sayılı TCK döneminde işlenmiş olması yeterli görülerek, birinci kez mükerrirliğe esas suçun 765 sayılı TCK döneminde işlenmesinin ikinci kez mükerrirlik hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı reddedilmiş ve direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hükümlünün denetim süresi içinde işlediği kasten yaralama suçundan dolayı hükmün açıklanması suretiyle verilen adli para cezasının hesaplanmasında hata yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece hükümlü hakkında belirlenen adli para cezasının hesabında, ceza indirimi ve para cezasına çevirme aşamalarında aritmetik hatalar yapılarak fazla ceza verildiği gözetilerek, 5271 sayılı CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca Yargıtay tarafından hukuka aykırılık giderilerek doğru miktar üzerinden ceza belirlenmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın temyiz incelemesi devam ederken ölümü üzerine kamu davasının düşüp düşmeyeceği hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hükmün kesinleşmesinden sonra ölümü halinde, Türk Ceza Kanunu'nun 64/1. maddesi gereğince kamu davasının düşeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına ve davanın düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Erteli cezanın infazına ilişkin karar verme yetkisinin, infaz hakimliğinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 7242 sayılı Kanun'un 9. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK'nın 51. maddesi ve 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu'nun geçici 2. maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, ertelenen cezanın infazına ilişkin karar verme yetkisinin infaz hakimliğinde olduğu gözetilerek, asliye ceza mahkemesinin erteli cezanın infazına dair kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 765 sayılı TCK’dan 5237 sayılı TCK’ya uyarlama yargılamasında, yaş küçüklüğü indiriminin uygulanma şekline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uyarlama yargılamasında hükümlünün suç tarihinde 18 yaşından küçük olması nedeniyle 5237 sayılı TCK’nın 31/3. maddesindeki yaş küçüklüğü indiriminin uygulanması gerektiği, ancak bu indirimin uygulanmasında öncelikle yaşıyla orantılı bir ceza belirlenmesi, ardından bu ceza üzerinden takdiri indirim yapılması gerekirken, doğrudan müebbet hapis cezası üzerinden indirim yapılması ve 31/3-son hükmünün de hatalı uygulanması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi hukuka aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 7406 sayılı Kanun ile TCK'nın 86/2. maddesine eklenen "suçun kadına karşı işlenmesi halinde cezanın alt sınırı altı aydan az olamaz" hükmünün, 18 yaşından küçük kadınlara karşı işlenen basit yaralama suçlarında uygulanıp uygulanmayacağı konusunda bölge adliye mahkemeleri ceza daireleri arasında görüş ayrılığı bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 7406 sayılı Kanun'un gerekçesinde kadına karşı şiddetin önlenmesi amacıyla yapılan değişiklikte mağdurun yaşıyla ilgili bir sınırlama yapılmadığı, nüfus kaydında kadın olarak kayıtlı herkesin bu düzenlemenin korumasından yararlanması gerektiği ve Anayasa Mahkemesi’nin de bu düzenlemenin eşitlik ilkesine aykırı olmadığı yönündeki kararı gözetilerek, 18 yaş altı kadın mağdurlar için de TCK 86/2’deki ceza alt sınırının uygulanması gerektiği yönündeki görüş doğrultusunda uyuşmazlık giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlü hakkında kasten yaralama suçundan verilen cezada hesaplama hatası yapılarak fazla ceza verilip verilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlüye verilen cezada, suçun unsurları ve ceza kanunu maddeleri gereğince yapılması gereken artırım ve indirimler hesaplanırken aritmetik hata yapılarak fazla ceza verildiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuş ve Yargıtay tarafından hukuka uygun ceza belirlenmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlünün ikinci kez mükerrir olup olmadığı ve cezasının ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilip çektirilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün daha önce aldığı cezada 5237 sayılı TCK'nın 58/9. maddesi uygulandığından ve 5275 sayılı Kanun'un 108/3. maddesi gereğince ikinci kez mükerrir sayılamayacağı gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına ve cezanın ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair hükmün kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükümlü hakkında kasten yaralama suçundan verilen cezada hesaplama hatası yapılarak fazla ceza verilip verilmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlüye verilen cezada 5237 sayılı TCK'nın 86/3-e maddesi uyarınca yapılması gereken artırımda hesaplama hatası yapılarak fazla ceza verildiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuş ve Yargıtay tarafından hukuka uygun ceza belirlenmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne karşı yapılan temyiz başvurusunda cezanın eksik belirlendiği ve uygulanan hak yoksunluğunun hukuka uygun olmadığı iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın eyleminde silah sayılan bıçak kullanmasının tespit edilmesine rağmen cezanın Türk Ceza Kanunu'nun 86/3-e maddesi uyarınca artırılmaması ve kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında Türk Ceza Kanunu'nun 53/4. maddesi gereğince hak yoksunluğuna hükmedilememesine rağmen hükmedilmiş olması nedeniyle eksik ceza tayini ve usule aykırı hak yoksunluğu hükümleri bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdura yönelik kasten yaralama eylemi sonucu oluşan yaralanmanın ceza tayininde eksik değerlendirildiği iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdurun yaralanmasına ilişkin çelişkili adli tıp raporları nedeniyle, yaralanmanın Türk Ceza Kanunu'nun 86. ve 87. maddelerine göre doğru şekilde değerlendirilip değerlendirilmediğinin tespiti için Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararı eksik inceleme ve eksik ceza tayini nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükümlünün açık ceza infaz kurumuna ayrılma talebinin reddine dair verilen infaz hakimliği kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin itiraz mercii kararının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Adli para cezasından çevrilen hapis cezasının infazının 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesi uyarınca doğrudan açık ceza infaz kurumunda yapılması gerektiği, bu nedenle kapalı ceza infaz kurumundan açık ceza infaz kurumuna ayrılmada adli para cezasından çevrilen hapis cezasının hesaba katılmaması gerektiği gözetilmeksizin, itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, itiraz mercii kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.