Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Avukatlık Ortaklık Sözleşmesi”
- Uyuşmazlık: Davacı avukatlar ile davalı avukat arasında adi ortaklığın bulunup bulunmadığı ve davacıların davalıdan alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının çeşitli aşamalarda ortaklığın bulunduğuna yönelik ikrarı, davacının ihtarnamesinde kısmi ortaklık şeklinde çalıştıklarını bildirmesi, davalının sulh ceza mahkemesindeki beyanı ve ofis içi hesap dökümünde gelir paylaşımının belirtilmiş olması gibi delillerden taraflar arasında adi ortaklığın bulunduğu, davacıların resmi kayıtlarda sigortalı çalışan olmalarının adi ortaklık şeklinde çalışılmasına engel teşkil etmediği ve davalının itirazlarının raporlarda incelendiği gözetilerek, taleple bağlı kalınarak hükmedilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı vekili avukatlık ortaklığının temyiz dilekçesini hangi avukatın imzaladığının ve yetki belgesinin bulunup bulunmadığının belirsiz olması nedeniyle usulüne uygun vekâlet sunulup sunulmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Avukatlık ortaklığı tarafından temyiz dilekçesinin hangi avukat tarafından imzalandığının belirtilmemesi ve yetki belgesinin ibraz edilmemesi, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 67. maddesi uyarınca usulüne uygun vekâlet koşulunu yerine getirmediği gerekçesiyle dosyanın eksikliklerin giderilmesi için mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Murisin vefatı üzerine avukatlık sözleşmesinin sona ermesi nedeniyle avukatlık ücretinin mirasçılardan talep edilip edilemeyeceği ve ücretin nasıl hesaplanması gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Murisin ölümüyle vekalet ilişkisinin sona erdiği, mirasçıların murisin borçlarından sorumlu olduğu, ancak vekalet ücretinin her bir dava dosyası için avukatın emeği ve davanın niteliği gözetilerek hakkaniyete uygun şekilde ayrı ayrı hesaplanması gerektiği, mahkemece bu hususlar dikkate alınmadan vekalet ücretine hükmedildiğinden karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı avukatın, davalı iş sahipleri ve diğer davalı avukat aleyhine, aralarındaki avukatlık ücret sözleşmesi ve iddia edilen ortaklık ilişkisi nedeniyle vekalet ücreti alacağı isteminin reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, davalı iş sahipleri adına vekalet hizmeti verdiğini ve vekalet ücretine hak kazandığını ispatlayamaması, sunulan sözleşmenin vekalet hizmetinin verildiğini ispatlamaya yeterli olmaması ve diğer davalı avukata husumet yöneltilmesinin de mümkün olmaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan avukatlık ortaklık sözleşmesinden kaynaklanan alacak davalarında, zamanaşımı, faiz başlangıç tarihi, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hukuka uygunluğu, hesaplamaların doğruluğu, yapılan ödemelerin mahkemece dikkate alınıp alınmadığı ve karşı davanın kabul edilip edilmeyeceği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin Yargıtay'ın bozma kararına uygun hüküm verdiği, bozma dışında kalan hususların kesinleştiği ve karar düzeltme talebinde ileri sürülen sebeplerin Yargıtay'ın onama kararını düzeltilmesini gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek karar düzeltme talebi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız azil nedeniyle vekalet ücretinin miktarının tespiti ve uygulanacak Avukatlık Kanunu hükmünün belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin davacı avukatı haksız olarak azlettiği, taraflar arasında yazılı bir avukatlık ücret sözleşmesi bulunmadığı ve vekaletnamenin verildiği tarihte yürürlükte olan 4667 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 164. maddesi uyarınca, ücretin davanın açıldığı tarihteki taşınmaz değeri üzerinden hesaplanması gerektiği gözetilerek Daire kararının onanmasına, tarafların karar düzeltme taleplerinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, birleşme yoluyla devraldığı şirketle davacı avukat arasında yapılan avukatlık ücret sözleşmesinden kaynaklanan ücret alacağına ilişkin itirazın iptali davasında, alacağın miktarı, zaman aşımı ve icra inkar tazminatı taleplerinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukat ile devralınan şirket arasında geçerli bir avukatlık ücret sözleşmesi bulunduğu, alacağın likit olduğu ve zaman aşımına uğramadığı, ancak icra inkar tazminatı koşullarının oluştuğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının icra inkar tazminatı yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekâlet ücreti alacağı davasında zamanaşımı süresinin ne zaman başlayacağı ve davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vekâlet ücretinin, işin tamamlanmasıyla muaccel hale geldiği, davacı avukatın dava konusu işleri 2006 yılında tamamladığı, bu tarihten itibaren işlemeye başlayan beş yıllık zamanaşımı süresinin dava tarihinden önce dolduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı kooperatifin, davacı avukatları haklı nedenle azletmesinin ardından, avukatların hak kazanacakları vekalet ücretinin miktarı ve davacıların açtığı itirazın iptali davalarının akıbeti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kooperatifin vekili olan davacı avukatların, kooperatif yöneticilerinin aleyhine açılan ceza davasında, kooperatif ile vekalet ilişkisi devam ederken yöneticileri savunmaları nedeniyle azillerinin haklı kabul edilmesi, ancak haklı azil durumunda dahi azil tarihi itibariyle kesinleşmiş işler için vekalet ücreti talep edilebileceği gözetilerek; kesinleşme durumu tespit edilemeyen dava dosyaları yönünden eksik inceleme yapılması nedeniyle vekalet ücretine ilişkin kısım bozulmuş, hukuki danışmanlık ücretine ilişkin ve usuli müktesep hak oluşan kısım ise onanmıştır. - Uyuşmazlık: Haksız azil nedeniyle düzenlenen ücret sözleşmesi gereğince vekalet ücretinin tahsili talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı vekilinin vasi atanmasına ve avukatlık sözleşmesinin geçersizliğine ilişkin itirazlarının reddi ve davacı avukatın haksız azledilmesi sebebiyle taraflar arasında düzenlenen sözleşmedeki vekalet ücretine hak kazanmış olması gözetilerek, usul ve yasaya uygun bulunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Haksız azil nedeniyle akdi vekalet ücreti alacağının tahsili ile buna bağlı icra takibine yapılan itirazın iptali istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile davacı avukatlar arasında imzalanan avukatlık ücret sözleşmesinin geçerli olduğu, davalının sözleşme tarihinde fiil ehliyetine sahip olduğu ve davacı avukatların haksız olarak azledildiği gözetilerek, davacıların sözleşme hükümlerine göre vekalet ücreti talep etme hakkı bulunduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.